Aşk her anonim bilgisi taşıyan kalbin çarpma özlemine son veren bir duygu. Aşk çoğu zaman çocukça ve bu aralar ölüm kokusu soğuktan epey bir uzakta. Bu aralar yaşanan bir gerçek tekrar gün yüzüne çıkmış durumda. Sevdiği adam ile evlenmek istediğini söyleyip ailesinin kırıcı tepkisiyle karşı karşıya kalan genç kız kendini hareket eden araçtan dışarı bıraktığı için ölüm kalım savaşı vermekte. Bir diğeri sırf sevdiği kişi ile evlenmek istediği için ağabeyinden gördüğü şiddet yüzünden intiharı çare olarak görmekte. Ki bu ölümlerin en büyük sebebi vazgeçmek istemeyişlerinde,  sevdikleri kişiyi kaybetme korkusu bugüne kadar öğrendikleri her şeyi unutturdu belki de. Ölümlerin en büyük sebebi kurdukları hayallerin yok olmasını istememelerinde. Peki ailelerin bu tepkisi niye? Erken yaşta evlenmemesi içinse ölüm elde edilen tek sonuç. Maksat evladının iyiliğini istemekse karşısına geçip duygularını küçük düşürmeden konuşmak en iyisi olacak belki de. Böyle olunca kişi ailesinin onu düşündüğü kanaatine varacak ve hatta evlilik planları ertelenmiş olmakla beraber hayalleri ile birlikte sessiz sedasız devam edecek. Ailenin çocuklarına güveniyor olması o kişinin hata yapmasını engelleyecek. Kişi kendisini anlayan ailesine hak verecek. Aile arkasında olunca genç kız aklından kötü olan ne varsa geçirip intihar etmeyecek. Hatta beklemek ilk kez bu kadar güzel gelecek. Çünkü ailesinin bu konuda yanında olduğunu, hiç değilse olumsuz yönde tepki vermediğini bilecek, ölmeyecek. Ailenin tutumu çok önemli. Aile isterse kızı yaşayacak. Aile ister ve kızından güzellikte istemeyi bilirse kız evlenme fikrini sırf kendisini düşünen ailesi için erteleyecek. Aile isterse aşk, ebeveyn, ölüm gibi başlıklar eşliğinde kızlarının yitip giden hayatları üzücü bir haber haline gelmeyecek.