Çok sevgili Brunson kardeş. Ben bu mektubu yazarken sen uzaklara doğru yol alıyor olacaksın. 
Öncelikle bir dönem sana ajan falan dediğimiz için özür dileriz. Vallahi Putin’in gazına geldik. Neymiş efendim ABD düşmanmış da bizi Suriye’de tehlikeye atıyormuş da, sınırlarımızın dibinde Kürdistan kuracakmış, egemenliğimiz tehlike altındaymış, biz Brunson’u tutarsak elimiz güçlenecekmiş. 
Neymiş efendim dünya beşten büyükmüş falan filan... 
Ya bunları Trump yer mi? Adam zengin bir kere. İşte biz işin bu tarafını düşünemedik kusura bakma. Yaptık bir eşeklik hakkını helal et. Bazen dostlar arasında olur böyle şeyler. Yetmiş seksen yıllık mazimiz var. Ne dediniz de yapmadık? 
Süt içmeyin süt tozu için dediniz içtik. Marshall yardımlarıyla bizi kendinize kul köle ettiniz bir şey demedik. Kore’ye ölmeye çağırdınız gelip öldük. Darbe yaptınız başımızın üstüne dedik. Askerimizin başına çuval geçirdiniz ağzımızı açmadık. 
Başımıza terör örgütlerini musallat ettiniz bir şey mi dedik? PKK’ya yardım etmekle kalmayıp, YPG diye uluslararası bir örgüt oluşturup yüzlerce tır silahla donattınız, sesimizi çıkarmadık. 
Ne istediniz de vermedik Brunson kardeş? Valla biz seni çok sevdik. 
Bilmem kaç kere Suruç’a gitmişsin. PKK’lılarla sürekli görüşüyormuşsun. Amacın Hıristiyan bir Kürt devleti kurmakmış. Lakabın ‘Kürt Papaz’mış. Misyonermişsin, ajanmışsın falan. 
Yahu ne var bunda Brunson kardeş. Daha bir kaç sene önce Çözüm Süreci zamanı bunların benzerlerini bizim kanallarda canlı yayınlarda gazeteciler gözümüzün içine baka baka söylüyorlardı. Biz alışığız böyle şeylere. Aslında takmazdık da dedim ya Putin’in gazına geldik. Çin’le, İran da doldurdu biraz, ne yalan söyleyelim. 
Bir de çıkınca “İsa’yı ve Türkiye’yi çok seviyorum” demişsin. Ya sen ne yufka yürekli bir adamsın. Sen ne beyefendi bir ajansın. O nasıl tatlı bir hainliktir maşallah. 
Canın sıkıldı mı öyle ajanlıktır, bölücülüktür, İslam’ı yıkmaya çalışmaktır falan istersen, çekingenlik yapıp da gelmemezlik etme. Bize bölücü olsun, hain olsun, biz bayılırız öyle şeylere. 
Sen sıkma canını sakın. Şimdi Amerika’ya git dinlen biraz. Bağlantılarınla görüş. Bilgilerini aktar. Bilgiler yetmezse kozmik odaya da bekleriz. Kozmik odanın çaycısı da bir çay yapıyor valla yatıya kalırsın. Çayımızı içerken bir taraftan da devletin gizli belgelerine bakarız. Biz yabancılara bilgi sızdırmaya bayılırız. 
Sen bakma içimizdeki ayrılıkçılara. Neymiş efendim ‘Kahrolsun Amerikan Emperyalizmiymiş.’ Neymiş efendim ‘Brunson’un salınması milli vicdanı yaralamışmış.’ Neymiş efendim ‘biz Amerikan mandası değilmişiz’ 
İllahi memlekette manda mı kaldı? Sulak yer mi bıraktılar da Amerikan mandası olsun? Sen takılma bunlara Brunson kardeş. Bunlar hep eski kafa. 
Neyse lafı daha fazla uzatmayayım da Trump Başkan beklemesin. 
Yengeye selamlarımızı iletirsin. Çocukları da öp bizim için.