Ülkenin gündemini gereksiz yere meşgul eden bir Osmanlı Tokadı tâlihlisi vardı ki nihayet gündem dışında kalması hepimizi rahatlattı.Bu ülkede gündemin değişmesi ışık hızından bile süratliyken mâlum kanalın sabah haberlerini sunan göz çapağı,bu olayın birileri tarafından tezgâhlandığını dile getiriyor ve ekliyor;İmamoğlu denen ‘şeytanın toynak cilâsının’ o gün gerçekleştireceği devasa,görkemli,tanrısal,aman da aman,hanimiş de hanimiş şiddetinde Maltepe mitingini gölgelemek ve  bunun konuşulmasını engellemek adına birileri tarafından kıskançlığı tavan yapmış mâlum şahısların yapacağına işaret ediyor.Mesaj yeterince açıktır sanırım.           
   Tatlış mı tatlış,her kesimi kucaklayan,bu ülkenin vatandaşlarının boşaltım ve üreme organlarını düşünmekten başka dertleri olmayan,beyin ve bağırsak kıvrımları yer değiştirmiş bu kanalın bir de Erdoğan’a derin mi derin tavsiyesi var ki,gülerken istemsizce ağlıyorsunuz.Kıyıda köşede kalmış,ismini halkın çoğunun bilmediği birinin nasıl olur da büyükşehir belediye başkanlığına aday gösterilip,sonrasında bunu alnının teriyle kazanması,üstüne de bonus olarak bu kadar çok sevilmesini Erdoğan’ın irdelemesi gerektiğini dile getiriyor.Yani herif kendi kompleksini o kadar büyütmüş ki,muhtar bile olamaz dedikleri adamın bugün ülkenin başkanı hatta bırakın ülkeyi dünyada en çok sevilen insanlardan biri olarak görülmesinin kabızlığını İmamoğlu denen posayla gidermeye çalışıyor ve  bunu da kabızlığının sebebi olan adama tavsiye olarak sunuyor.Ne badireler atlatıp da bugünki başarıya ulaşmış birine bu önerilerde bulunmak,Erdoğan tarafından muhatap alınmaya çalışma gayreti olsa gerek.Ortada ödüllendirilmesi gereken bir başarı hikâyesi varsa,bunun sahibi öncelikle Erdoğan olur.Kargaların bile bir taraflarıyla güleceği bu tavsiyenin sahiplerinin önünüze lider diye sundukları insanların sizi insanca yönetmek derdinde hiç olmadığı,tamamen uluslararası işbirlikçilerine şirin görünmek gâyesi taşıdığı,iş başına gelir gelmez de partizan tavırlarla hareket edip tüm yandaşlarını belediyelere doldurarak  eski çalışanları kapı dışarı ettikleri bu belediye mafyalarının insan kıyımı,ele geçirdikleri zaman da ülkeden bozma meyhaneye çevirecekleri bu toprakları anzarotla sulayıp anason biçecekleri kıvama getirmeleri şaşılacak bir durum değil.”Ne vereyim abime?” tarzında bir konumlanmayla seçimlerde yol alan CHP;hacı oldu,hoca oldu,hafız oldu,hatim indirdi,ölüleri yine diriltti.E daha ne olsun?Ay’ı ikiye mi yarsın?Prim vereceğiniz her şekle giren bu yanardöner ithâl ürünleri gaza getirdiğiniz sürece Ay’ı değil ama,ülkeyi paramparça etmeye devam edeceklerdir. 
   Sınıf başkanı olamama sendromu diye bir rahatsızlıkla literatüre geçecek genel başkanlarının yüzünde bakkal rolündeki Ali Şen kurnazlığı var ki dili bile kendisinden illAllah etmiş.Ne zaman ağzını açsa kendisine muhalefetin kralını yapan dili ile rezil olmaya her daim hazır.Alıştıkları bir mızıkçılıkla bu zamana kadar Allah,hak,hukuk,adalet diyen her lideri dalavereleriyle ezber bir şekilde alt edip darbeler düzenleyen bu şahıslar,Erdoğan gibi bir nimetin karşısında darbe senaryolarının tutmamasını hazmedemiyor oluşlarından,daha bir saldırgan ve yıkıcı etkilerle hareket ediyorlar.İçinde bulunduğumuz bu cam kenarı manzara da Erdoğan’la başedememelerinin sonucudur.Klâsik irtica söylemleri ve Fadime Şahin gibi sahte mağdurlarla bu işin üstesinden gelemeyeceklerini bildiklerinden,ülkeyi altılı ganyan kuponu gibi görüp habire başkaca jokeylerle milletin tepesine çıkacakları günü bekliyorlar.Öyle bir huzursuz iklimleri mevcuttur ki;bunların yanlarından yürüseniz üzerinize yatarlar,arkalarından gelseniz çifte savururlar,önlerinden yol alsanız bu defa da sırtınıza yiyeceğiniz tekme ile kalırsınız.Bunlar asla milletle yol yürümek derdinde değillerdir. 

YENİ BİR NEFES…(Mİ?)  
   Hayırlı olsun demek istiyorum fakat dava derdi olmayacaksa,tamamen kişisel hesap ve siyasî şöhret derdiyle dertlenip,yeni bir Temel vakâsı ile karşı karşıya kalacaksak;Fatih Erbakan’ın liderliğinde Yeniden Refah Partisi’nin bu ülkeye hiç bir faydası olmayacağı gibi,bizi birbirimize kırdırmaya çalışan şahısların ekmeğine yağ sürecektir.Fatih Erbakan muhteşem bir hatiptir,babası siyasî bir dehâdır ancak davaya adanmayacak bir oluşum ve Erdoğan’ı aşağı çekme gibi bir yol izlenirse,Erdoğan sempatizanları tarafından değil Erbakan’ın oğlu olması,babalarının oğlu olsa bile asla destek çıkmayacaklar,alternatif olarak görmeyeceklerdir.Son yıllarda Ak Parti içindeki rantçı,torpilci,’İslamî burjuva’ kafasıyla hareket edenlerin sayısı o kadar fazla ki,halkın isyan etmemesinin ve buna dur diyememesinin tek sebebi ve hatrı sayılır kişisi Erdoğan olmasından kaynaklıdır.Çoğu partilinin kafasında artık şu iki profil mevcut;Erdoğan bir tarafa Ak Parti bir tarafa.Büyük bir kesimin ısrarla Ak Parti ile olan bağının kopmamasının tek sebebidir sayın Erdoğan.Şunu tekrar ifade etmek gerekir ki;ahlâk,ibadet,din,bekâ,ezan,derdiyle dertlenmeyi bir kenara bırakıp,burjuva dertler edinmeye devam edilirse,önüne alternatif sunulan bu halkın büyük bir kısmı oraya doğru kaçınılmaz olarak yol alacaktır.Müslüman halkın feraseti öyle güçlüdür ki,oksimoron tadındaki bu yaşam tarzına daha fazla izin vermeyecektir.Bu zamana kadar davamıza yapılan her türlü saldırının karşısında durup iktidara da hâkim olduktan sonra rövanşist duygularla hareket edip “ceplerimizi doldurma sırası şimdi bizde” diyerek hareket edenin,domuz yerken Besmele çekmekle hiç bir farkı yoktur. 

COMANDANTE MAÇOĞLU  
     Ülkede estirilmeye çalışılan komünizm rüzgârının sahiplerinin,eteklerini havalandırması neticesinde tüm çıplaklığıyla kendilerini gördüğümüz içi hava dolu çakma solcuların göreve gelir gelmez ilk icrâatlerini bilmeyeniniz yoktur.Kendine komünist bu çakma Marx,az daha bizim kapitalist Müslümanlar’ı da kafalıyordu.Ovacık’daki görevi başındayken en koyu Müslüman’a bile övgü düzdüren,aslında İslam’dan nefret edip çiçek böcek dağıtan,en ahlâkî sorumlulukları yerine getiriyormuş gibi görünen bu tiplere benim şuursuz Müslüman kardeşim prim verdiği sürece,zamanı geldiğinde ilk gözü oyulacaklar listesinin başında kendisini bulacaktır.Yok ya comandante Maçoğlu,o maya tutmaz.Hasta Siempre eşliğinde sonsuza kadar uğurladı bu ülke o kafayı…Ama işte gel gör ki her yolu deneyen İslam düşmanları;eskimiş,kokuşmuş ne kadar ideoloji ve fosil varsa mezarından çıkarıp en cafcaflı kıyafetlerle bu ülkenin topraklarında gezdirmekten vazgeçmiyor.Toraja kabilesi bile bunların ellerine su dökemez.Öyle ölü kutsayıcı nekrofil hastalar ki bunlar,halkın diriden medet ummasına asla müsââde etmeyip,ısıtıp ısıtıp önümüze koydukları ölü helvasıyla ruhları zehirlemeye devam ediyorlar… 

    Hayat kısa,yol uzun diye mücadeleden vazgeçmeyeceğiz değil mi dostlarım?Bazı mücadeleler kazanmak için verilmez.Ateşe su taşıyan karıncanın imanına sahip olmayalım mı?Ne dersiniz? 
   Ateşi söndüren suyunuz bol olsun.