Ligde iki takımında herhangi bir iddiasının bulunmaması ortaya gazozuna bir maç havası çıkardı Tokat´ta… Öyle ki, o kadar güzel hava ve müsait bir ortama karşın Toktaspor´un bizle oynadığı maçlarda ilk kez tribünleri bu kadar boş buldum.
Tokat´lı meslektaşlarım, kulübün 5-6 milyon borcu olduğunu, bir anlamada gelecekten ümitsiz olduklarını söylediler. Bizim o kadar borcumuz yok fakat şehrin ilgisizlik durumuna bakınca, bizle ortak yanları çok. Mesela bakıyorum bize, Hatay mağlubiyeti sonrası herkes hemen terk etmiş kulübü. Play-off potasındayken her şey güllük gülistanlıktı ama tersi olunca işler anında değişiverdi. Hep söylediğimiz bu, İnegölspor´da herkes iyi gün dostu. Bizde biliyoruz güzel havada piknik yapmayı ya da gezmeyi. Bizde biliyoruz Tokat´ın bin 500 km´lik git-gel yolunun zorluğunu ama bu iş böyle, iyi-kötü günde takımın yanında olacaksın, olmuyorsan ona buna sallamayacaksın. Bundan dolayı biz İnegölspor olarak gelecek planları yaparken, kesinlikle bazı şeyleri göz ardı etmemeliyiz.
Gelelim saha içindeki mücadeleye. İki takımında konumlarından dolayı kadroda rotasyona giderek bir anlamda gelecek sezonu görmek istediler. Tokatspor´da özellikle Alperen ile Teoman arkadaşlarından bir adım öne çıkmayı başardılar. Özelikle Alperen duran toplarda müthiş yetenekli, Teoman ise savruk görünümüne rağmen etkili bir hücum oyuncusu. O da takımına gelecek adına büyük katkı sağlayacaktır. Bizde ise kalede haftalar sonra Mustafa ilk 11´de başladı. Maçın genelinde çok ciddi hata yapmadı, duran toptan gol yedi, 2-3 etkili şut çıkardı, iki pozisyonda ilerde yakalandı fakat oyunun gidişatını değiştirecek bir sorun yaşatmadı. Tokatspor´un kazandığı ikinci serbest vuruşta topun direkten dönmesi bana barajımı yanlış kurdurdu yoksa Alperen istediği yere topu atıyor mu şeklinde muamma bıraktı. Genel olarak Mustafa için olumlu konuşmak gerek.
Savunmada Kemal´in yanında bu defa Murat vardı. Genç oyuncu çok istekli, hırslı, bazen müdahalelerde dozunu fazla kaçırıyor ama bana göre bir stoperde olması gereken herşey var. Hatta attığı golde ona bir nebze gelecek açısından moral olmuştur. Sağda Enes, solda İsa bu maçta ahım şahım bir atak organizasyonuna girmediler. Fakat haklarını yemeyelim, oyunun bazı dönemlerinde ofansa katkı vermediler desek te haksızlık olur.
Ön liberoda Emirhan iyi oynadı. Bu sezonu dolu geçiren futbolculardan biri. Sezon başı sanırım Bursaspor´a dönecek ve kampa dahil olacak. Alınmasın fakat Bursaspor kadrosunda kalması zor gibi. Ondan sonra kararını tekrar İnegölspor´dan yana kullanırsa kendi kazanır. Çünkü göz önünde olması Milli Takımlar karmasına gitmenin nedeni İnegölspor. Bundan dolayı bana göre önümüzdeki sezonda bizde kalırsa gelecek adına kendisine daha da katkı sağlayacaktır diye düşünüyorum.
Genç Ömer Faruk maçı 90 dakikada sahada kalarak tamamladı. Ben mücadelesini beğendim fakat lig başında alın direkt oynatın transfer yapmayalım dersek o da zor gibi. Sadece zaman gerekli. Kanatlarda Enes Ata ilk yarının sonunda oyundan çıktı. Ben ligin ilk yarısında oynayan Enes ile 2. yarıdaki arasında gece ile gündüz arasında fark görüyorum. Şahsen kendisinden çok ümitli olduğum bu oyuncu bazı maçlarda sahada yokları oynadı. Fakat Emrihan için söylediklerim Enes Ata içinde geçerli. Yola bizle devam ederse kendi kazanır fakat ilk haftalardaki performansını baz alıyorum.
Cengiz bazı anlarda saman alevi gibi çıkışlar yaparak zor gelen İnegölspor´un ateşleyicisi durumundaydı. Bazı maçlarda performansı tartışılsa da amatör kümeden gelen bir oyuncu olarak 2. yarı çok katkı sağladığını düşünüyorum.
Forvet arkasında maça başlayan Raif sahada gezindi durdu ama finalde sahneye çıktı, şık bir gol attı ve maçı döndürdü. Bize kötü oynadığında neden yazmıyorsunuz diyenlere işte bunu söylüyoruz; ne zaman ne yapacağı belli olamayan bir futbolcu. Teknik heyet içinde böyle. Oyundan alsan gol umudun azalır. Yapman gereken bu oyuncuyu farklı motive etmek.
Ahmet Hakan rakip stoperler arasında istediği vuruşu yapamadı. Zaten beklediği topları da alamadı. İlerisi için umutlu olduğum oyunculardan birisi ama bazen topa gitmemesi, kanatlara yakın oynamaması da buna sebep. Çünkü bazen top sana gelmiyorsa sen topa gideceksin, bunları bu yaşta yapmazsan sonra işler daha da zor olur. Fakat daha iyi olacak eminim. Bu düşüncelerim Kaan içinde aynı. O ilk geldiği haftalarda rakip savunmaya daha fazla baskı yapıyordu, bunu bırakmış sanırım. Kendisi futbolcu oldum düşüncesinde ise yanılıyor. Bana göre en büyük silahı koşması.
Bu sezonun forma bulamayan şanssız oyunculardan Yasin´i de ilk kez görme imkanı bulduk. Hem solda hem sağda oynayabilen genç oyuncu bana göre üstünde durulması gereken bir stilde. Fizik olarak zayıf görünse de çabuk ve oyunu zekası iyi. Toplada çok çabuk hareketleniyor. Şanssızlığı solda İsa gibi bir oyuncu olması. Fakat Yasin´in de eksikleri giderdiği taktirde bu oyuncudan eksiği kalmayacaktır. Çabuk kestirip atılmaması gereken bir futbolcu olduğu kanısındayım.
Son olarak bu hafta formaliteden daha öte formalite bir maç olan Mersin İdmanyurdu maçı var ve bana göre kalan iki maçta oynamayan oyuncular oynatılıp, önümüzdeki sezondaki kadromuzu daha iyi etüt etmiş oluruz ki, o da bize daha fazla yarar sağlayacaktır.