DEVA Partisi İnegöl İlçe Başkanı Kani Ahmet Erbay, mobilya sektörünü eleştirdi.
Erbay şöyle konuştu;1000 yıldır Türk toprağı olan bu kadim şehirde zengin ormanları vesile oldu 1700 lerde kalyon yapıldı Osmanlı tersanesine..
Kara taşımacılığı önemli hale geldi at arabası üretildi, obutçuluk yapıldı..
Gençlerimiz evlenecek yaşa geldi çeyiz sandıkları İnegöl’den dedik tüm ülkeye gönderdik..
Takunya yaptık , fırın küreği yaptık..
Dünya değişiyor , büyüyor denildi 1945 te ilk tasarımlı mobilya üretildi..
Bu şehir tek tek marka olmak bir yana topyekün marka haline geldi..
İnegöl Mobilyası özellikle 2000 li yılların başında tasarım, endüstriyel üretim anlayışı, tedarik zincirinin baş halkası olması, üretim bilinci yerleşmiş yetenekli çalışma arkadaşları, Türkiye’nin her noktasına ulaşan müthiş bir lojistik ağıyla, sunum konusunda her gün kendini geliştiren pazarlama çalışanları ve vizyoner girişimci işinsanları ile artık yarım milyar $ ihracat yapan bir markadır..
Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğin adının dahi geçmediği , yine diğer bir sorun olan cari açığın kapanmasına fayda sağlayan 7.büyük ekonomisi olarak ülkemizin en büyük 17. şehri olarak kabına sığmaz bir büyüklüğe ulaştı..
Çanta elinde şehir şehir başlayan pazarlama anlayışı bugün ülke ülke , kıta kıta haline geldi.
Osmanbey caddesi ile başlayan sunum serüveni, Ertuğrulgazi ile çağ atladı, mobilya avm konsepti ile tüm ülkeye örnek oldu.
Dünyanın en büyük fuarlarına katılan adından söz ettiren bu şehir , Avrupa’nın en büyük fuarına katılımcı gönderen en büyük üretim sahası oldu.
Ne şehri idare edenler bu vizyona ayak uydurabildi , ne de merkezi hükümet bu şehrin değerini bilebildi..
Müşteri davet etsen geçtiği çukurlu yollardan utandı üreticiler..
Atyapısı tamamlanmadan yapılan OSB lerde, mobilya sanayilerinde herşeye rağmen üretim yapmaya çalışırken enerji sorunları ile karşılaşıldı hatta gaz gelmiyor dolayısıyla elektrik yok üretim yapamazsın bile denildi..
Kanalizasyon sorunlarından tutun da internet ağına kadar onlarca sorun ile boğuşurken ama üretim devam etti..
Dış pazarlar için herkes mücadele etti ama yeri geldi dış politikadaki eksen kaymaları ve istikrasızlık yüzünden yıllarımızı kaybettik ama olsun yeni pazarlar var diyerek çalıştık, ürettik..
Artan döviz kurları ihracata olumlu yansır diye umut ederken daha hızlı artan hammadde maliyetlerine rağmen siparişlerimiz var düşüncesi ile zararı göze alıp üretime devam etti üreticilerimiz..
Yeri geldi üretim için hammadde tedariği sağlanamadı kimileri çıkıp nisandan sonra MDF sorunu kalmayacak dese bile üzerinden yıl geçti ne MDF sorunu çözüldü ne cam ayna…
Ücret zammı, artan enerji fiyatları , enflasyon baskısı ile yapılan maliyetleri 150 milyon TL den fazla para harcayarak İstanbul’da fuara girdi mobilyacılarımız , sipariş aldılar..
Döndüler geldiler elektrik faturaları bire 2, bire 3 artmış…
Hammaddeye zam gelmiş..
Şimdi yine fuar..
Artık fuarların sayısı tartışılır hale geldi.
Heyecan ve motivasyon kaybı var.
Eskiden hiç olmazsa bakan gelirdi açılışlara akşama ulusal haber değeri olurdu açılışın..
Şimdi ise kim görevden ne zaman affedileceğini bilmediği için artık bakanlar da gelemiyor..
Vali , Büyükşehir Belediye Başkan vekili, milletvekili..
Yakında dostlar alışverişte görsün diye bile diyemeyeceğiz.
Yapılan masraf bir kenara alınan siparişleri iptal etmek zorunda kalacağımız günlere gidiyoruz..
Bu sorun çalışanı ile işvereni ile herkesin sorunu..
Sahi siz ne yaptınız bu şehir için ?
Siz kim misiniz?
İnegöl’ün oyunu ve desteğini alıp , İnegöl’ü idare(!) edenler..
Kamera gördüler mi mikrofona coşanlar..
Sürekli övenler, övünenler..
Sorun çıktığında nandular gibi kafalarını masalarının altına gömenler..
Gün gelecek DEVA yönetimde olacak..
Sizin arkanızdan koşan değil, önünüzü açacak yeni ufuklar çizecek bir yönetim anlayışı sergileyeceğiz..
Sözümüz olsun Deva olsun..
