Dernek lokalinde Yönetim Kurulu Üyeleriyle birlikte bir basın toplantısı düzenleyen ADD Başkanı Ali Darıcı, “16 Mart 1920’de İstanbul’un düşman kuvvetleri tarafından işgal edilmesi üzerine, bağımsızlık mücadelesinin bundan böyle Anadolu’da sürdürüleceği fikri kesinlik kazandı. 17 Mart 1920’de Mustafa Kemal, meclis konusunda ilk genelgesini yayınlayarak, milli mücadele yanlılarını Ankara’ya çağırdı. 22 Nisan 1920’de yapılan çağrı ile 23 Nisan 1920 günü saat 14.00’da merasim ve dualarla meclis açıldı. İstanbul’dan gelen 90 mebusa ilave olarak 125 devlet memuru, 53 asker, 53 din adamı ve çeşitli sayıda tüccar, çiftçi ve hukukçudan oluşan kadrosuyla çalışmalarına başladı. 24 Nisan 1920’de Mustafa Kemal, meclis başkanı seçildi” dedi.

23 Nisan’ın, 1921 yılında resmi bayram olarak kabul edildiğini hatırlatan Ali Darıca, “23 Nisan’ın çocuk bayramı olarak kutlanışı ise, 1927’de Atatürk’ün himayesinde başlamıştır. Bu kutlamalara, daha sonraki yıllarda bazen adı bazen de kutlama şekli değişse de, aynı coşkuyla devam edildi. 1933 yılında Atatürk yeni bir gelenek başlattı ve o seneki 23 Nisan sabahında çocukları makamında kabul etti ve Milli Eğitim Bakanı Reşit Galip Bey’in kaleme aldığı Andımız, çocuklar tarafından ilk kez o tarihte okundu. 1970’lerde artık, 23 Nisan Çocuk Bayramı tüm ulus genelinde kutlanan bir bayram halini aldı. 1975’ten itibaren TRT programlar yaparak, kutlamalara katkı sağladı. 1979 yılından itibaren bayrama, tüm dünya uluslarının çocukları da katılmaya başladılar. İlk kutlamalara Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, Irak, Bulgaristan, İtalya ve Romanya katılmıştır. 2007 yılında 61 ülkeye ulaşan katılım, sonraki yıllarda yarı yarıya azalmıştır. 1980 yılında çocuk parlamentosu oluşturuldu. Böylece 23 Nisan Çocuk Bayramı milli hakimiyet Bayramıyla tamamen aynı etkinlikte, birlikte kutlanmış oluyordu. 1981 yılında bu iki bayram tamamen birleştirildi. Ama ne yazık ki, özellikle son zamanlarda 23 Nisanlar, 19 Mayıslar, 30 Ağustoslar, 29 Ekimler ve 10 Kasımlar gibi anma ve kutlama etkinlikleri oldubittiye getirilmek istenmekte. Cumhuriyetin kazanımları, Atatürk’ün kendisi ve hatta Türk Bayrağı bile istismar edilmekte. Atatürk’ün gençlere ve çocuklara yaptığı uyarı, hiç bir zaman unutulmamalı, ‘Memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ama büyük Türk milletinin azimli ve tutarlı girişimleri sayesinde görülen bu tehlike en kısa zamanda bertaraf edilecektir’. Atatürk’e, Cumhuriyet’e, vatan topraklarına ve atalarımızın kanından rengini alan şerefli Türk Bayrağına uzanan eller anında kırılacaktır. Ata’mın güvenliği Türk çocukları, sizlere emanet edilen bu Cumhuriyetimize sahip çıkacağınıza inanıyor ve güveniyoruz” diye konuştu.

 

Editör: TE Bilişim