Türk Akreditasyon Kurumu’nun Bütçe görüşmeleri kapsamında Mecliste söz alan AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel, “Biz Ak parti olarak, Türk dış politikasını yurtta ve dünyada barış ekseninde sürdürmeye devam edeceğiz. Biz Cumhurbaşkanlığı sistemimizi de icraat ve politikalarımızı da varlık sebebimiz milletimize anlatmaya, 2023, 2053 ve 2071 vizyonumuzu her ortamda konuşmaya kararlıyız. Ülkemizin iç siyaset meselelerinde olduğu üzere, dış siyaset politikasında da katkı görmediğimiz muhalefetten, adeta bir çağrı merkezi gibi hattın diğer ucuna bağlanan yabancı aktörlerle iş tutan muhalefetten, destek ve takdir beklemiyoruz” dedi.

AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel, Dışişleri Bakanlığının kuruluşu Türk Akreditasyon Kurumu’nun Bütçe görüşmelerinde Mecliste AK Parti grubu adına söz alarak açıklamalarda bulundu.

Milletvekili Gürel, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

 “Türk Akreditasyon Kurumu, TÜRKAK, ülkeler arası ticari ilişkiler ve bunun temelini oluşturan, ithalat ya da ihracata konu ürün ve hizmetlerin uluslararası standartlara uygunluğunun değerlendirilmesi, denetlenmesi ve belgelendirilmesi gibi çok önemli bir faaliyeti yürüten ülkemizde akreditasyon hizmetini sunan tek kuruluşumuzdur. TÜRKAK, Sağlıklı gıda temini, bakımlı ve güvenilir araçlarla yol alma, asansörde kalmadan kat inip çıkma gibi farkına dahi varmadığımız birçok alanda insanın günlük yaşam konfor ve güvenliğine dolaylı yollardan dokunmaktadır. Müreffeh bir Türkiye’nin inşa edilmesine önemli katkı sağlamaktadır.

Türkiye ekonomisinde, sanayisinde ve sosyal hayatta, kritik izleri bulunmaktadır. TÜRKAK, Covid pandemi sürecinde, maske, dezenfektan ve dezenfeksiyon cihazları konusundaki test ve belgelendirmeye yönelik akreditasyon taleplerini ivedilikle çalışılarak, ihtiyacı gidermiştir. Aşı ve ilaç geliştirme konularında milli imkanlarla gerekli geliştirme ve tasarım işlemlerinin ön şartı; iyi Laboratuvar uygulamaları uygunluk beyanını pandeminin hemen öncesinde 3 laboratuvara vermiş, bu alanda OECD ile Verilerin Karşılıklı Kabulü anlaşmasını imzalamış ve ülkemizde yapılan aşı-ilaç geliştirme faaliyetlerinin dünyada muteber olmasını sağlamıştır. Gelinen nokta Türkiye adına büyük bir başarıdır.

Yine terör örgütünün korkulu rüyası olan Türkiye’de üretilen İHA, SİHA, drone sistemleri gibi inovatif ürünler, her türlü donanım ve sarf malzemeleri için üreticilerinin uluslararası pazarda boy göstermesinin ön şartı olan AS 9100 belgelendirmesine yönelik akreditasyon hizmetinin sunulması hazırlıklarını tamamlamıştır. Bu şekilde son yıllarda çıkış yakaladığımız ve hızla ivme kazanan savunma ve havacılık alanında TÜRKAK endüstriye de katkı sağlamaktadır.

Lütfen dikkat buyurun, Aralık 2020 itibariyle TÜRKAK’ın akredite ettiği kuruluş sayısı 1841’dir. Bugün akreditasyon sayısı, çeşitliliği ve insan kaynağı açısından TÜRKAK Avrupa’da ilk 5, dünyada ise ilk 10 akreditasyon kuruluşu arasında konumlanmaktadır. Bu başarı kuşkusuz AK Parti iktidarının ve politikalarının sonucudur. Bu itibarla, Türkiye’nin 18 yıldır gururla yürütülen dış politikasının mimarı olan Sayın Cumhurbaşkanımıza müteşekkiriz. Davos çıkışı ile başlayıp Dünya 5’ten büyüktür söylemi ile gelişen ve Doğu Akdeniz’den Kıbrıs’a, Suriye’den Azerbaycan’a geniş bir coğrafyada geçerli kılınan, nice milletlerin gönlünde karşılık bulan dış politikamız bugün bizim gurur kaynağımızdır.

Sayın Bakanımızın, ‘Türk milletinin girişimci ruhunu, vicdanlı ve adaletli kültürünü dış politikamıza yansıtıyoruz. Sahada ve masada güçlü, yerli ve milli bir dış politika izliyoruz’ söylemli rehberliğinde çalışan TÜRKAK, akreditasyon hizmetini ve ulaştığı “Know-How”ı ihraç ettiği ülkeler ve aralarında Çin, Güney Kore, Pakistan, Kosova, Tunus, Körfez Ülkeleri gibi 30’a yakın ülkenin kuruluşları ile akreditasyon altyapılarının güçlendirilmesi projelerindeki yaptığı iş birlikleriyle, karşılıklı güven ortamında Türk sanayicisi, girişimcisi ve ihracatçılarının yeni pazarlara açılmasına destek olmuştur. Ayrıca test, tıbbı tahlil, sera gazı hizmetleri başta olmak üzere, uygunluk değerlendirme hizmetlerinin büyük bir kısmı, artık yerli ve milli kuruluşlarca verildiği için geçmişte bu hizmetler nedeniyle yurt dışına akan güncel pazar hacmi takribi 20 ila 25 milyar lira şimdi ülkemizde kalmaktadır. Yani, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin uluslararası politikaları, TÜRKAK’ın gelişimine ve etki alanını artırmasına etken olurken¸ TÜRKAK da T.C. Hükümetinin dışişleri politikalarına hizmet etmiştir. Dış politika vizyonu, gayret ve başarıları için sayın Bakanımıza ve yol arkadaşlarına teşekkür ediyorum.

Biz Ak parti olarak, Türk dış politikasını yurtta ve dünyada barış ekseninde sürdürmeye devam edeceğiz. Biz Cumhurbaşkanlığı sistemimizi de icraat ve politikalarımızı da varlık sebebimiz milletimize anlatmaya, 2023, 2053 ve 2071 vizyonumuzu her ortamda konuşmaya kararlıyız. Ülkemizin iç siyaset meselelerinde olduğu üzere dış siyaset politikasında da katkı görmediğimiz muhalefetten, adeta bir çağrı merkezi gibi hattın diğer ucuna bağlanan yabancı aktörlerle iş tutan muhalefetten destek ve takdir beklemiyoruz. Ancak Sayın Milletvekilleri, bütçe görüşmeleri başladığından bu yana Gazi Meclis çatısı altında, 19. Bütçeyi yapma selahayetini milletten aldığımız halde, siyaset etiğinden ve gerçeklerden tamamen uzak, popülist söylemlerle süreci sabote eden bir muhalefet ile muhatap olmaktayız. Malumunuz akreditasyon kelime anlamıyla standarda uygunluğu, kaliteli ve doğru alt yapıyı edinmiş bir hizmet demektir. Bu minvalde gönül ister ki bu ülkede siyaset yapan ana muhalefet ve ortakları da siyaseten bir akreditasyona sahip olsun. Öyle ki bu akreditasyon ile güven veren, siyasetin ana ilkeleri olan dürüstlük, omurgalılık, şeffaflık gibi ilkeler doğrulusunda hareket edilsin. Bu ülkenin bir ferdi olarak muhalefetten en tabi beklentim budur”

Editör: TE Bilişim