İnegöl Meslek Yüksekokulu Pazarlama Programı Öğretim Görevlisi Cihad Doğan yaptığı açıklamada, çok kültürlülükten bahsederek, “Çok kültürlü kentlerin en belirgin özelliği tek bir amaç ya da payda da birleşilmesi hususudur” dedi.
TEK BİR AMAÇ YA DA PAYDA DA BİRLEŞMEK
Cihad Doğan, “İnsanların topluluk halinde yaşamaya başlamaları geçmişten beri var olan önemli bir toplumsal etkileşimdir. Tarih seyri içerisinde, ülke ve devlet sınırlarının genişlemesi ya da daralması, ülkelerin dağılması ya da yeni ülkelerin kurulması, savaşlar, hastalıklar, devlet politikaları, ülkeler arası mübadeleler gibi nedenler insanların bir yerden başka bir yere kalıcı olarak yaşamak maksadıyla zorunlu ya da gönüllü olarak göç(ler) gerçekleşmiştir. Günümüze doğru geldiğimiz dönemlerde, insanların ekonomik refah düzeylerini yükseltilme arzusu, daha geniş ve çeşitli eğitim ve sağlık ihtiyaçlarının giderilmesi, devlet ve özel şirket görevlendirmeleri, farklı yerlerde yaşama isteği gibi nedenlerle insanlar kalıcı olarak yer değiştirmektedirler. Gerçekleşen yer değişimleri bizleri “çok kültürlülük” kavramı ile tanıştırmaktadır. Zira yaşanan iç ve dış göçlerde birey, kendi kültürünü, geleneklerini ve kültürel normlarını yurt olarak kabul ettiği topraklara taşımaktadır. Çok kültürlülük, temelde iki önemli toplumsal olguyu ortaya çıkartmaktadır; kültürel çatışma ve kültürel etkileşim. İnsanların kendi kültürlerini taşımaları ve bu kültürü yaşama ve yaşatma arzusu göçün yaşandığı coğrafyalarda farklı kültürel çatışmaların yaşanmasına neden olmaktadır. Diğer taraftan ise; farklı kültürlerin bir araya gelmesi toplumsal ve kültürel etkileşimi ortaya çıkartmaktadır. Kültürel etkileşim, kültürel çatışamaya nazaran toplum ve topluluk kültürünün zenginleşmesine dolayısıyla ana merkezde toplanan ve ortak payda olarak adlandırabileceğimiz yeni bir kültürel yaşantıyı beraberinde getirmektedir. Çokkültürlülük, klanlaşma, kolonileşme, kendini diğer toplum ve kültürlerden ayrıştırma ve bu bağlamda izole etme, kutuplaşarak kültürel çatışmaya neden olur. Ancak bakılması ve uyulması gereken nokta; ortak değer yargıları ile hareket etme ilkesidir. İnegöl, Türkiye’de endüstriyel kalkınmanın yaşandığı önemli yerleşimlerden biridir. Aynı zamanda İnegöl, gerek tarihsel süreçte yaşanan dış göçler gerekse sanayileşmeye bağlı olarak gerçekleşen iç göçlerle çok kültürlüğü içerisinde barından bir kültür çeşitliliği olan bir kenttir. İnegöl gibi çok kültürlülüğün olduğu bir kentte asıl olan tek bir kimlikte birleşilmesi ve kültürler arası etkileşim yoğun bir biçimde sağlanarak kültür çatışmalarının yaşanmasına mani olunması hususudur. Bu cihetle bakılması kent kültürünün ve kentlilik bilincinin oluşmasına ve sürdürülebilirliğine neden olmaktadır. Çok kültürlüğünün çıtasını “İnegöl” ve “Kent” kavramları ile tek bir başlıkta toplanılması hem ortak ve toplu yaşamın getirilerine hem de kentlilik bilincinin oluşmasına neden olacaktır. Çok kültürlülük her ne kadar “farklılık” olarak görünse de özünde ve temelinde “farkındalık” kavramını da ortaya çıkmasına, algılanmasına ve bu algının sosyal yaşantıya tezahür etmesi anlamına gelmektedir. Çok kültürlü kentlerin en belirgin özelliği tek bir amaç ya da payda da birleşilmesi hususudur” diye konuştu.
