Konu hakkında açıklama yapan CHP İlçe Sekreteri Yasemin Soydan, “10 Aralık günü İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilişinin 70. Yıldönümü. Türkiye, Dünya İnsan Hakları gününe bu yılda geçmiş yıllarda olduğu gibi her alanda binlerce hak ihlalinin gerçekleştiği bir ülke olarak girmektedir. Bu iktidarın son 16 yılına baktığımızda yaşamın her alanında hak ihlallerinin yoğun olarak gerçekleştiğini görmekteyiz. Hak ihlallerinin en çok yaşandığı alanlardan birisi de çalışma yaşamı ve işçi haklarının ihlalidir.

16 yıllık iktidar süresince işçilerin ve emekçilerin üzerindeki baskıyı ve sömürüyü günden güne arttırmıştır. Düşük ücretler, güvencesiz çalışma koşulları, işçiler ve emekçiler üzerinde yoğunlaşan siyasal baskılar AK Parti iktidarının 16 yıl boyunca işçilere ve emekçilere uyguladığı sömürü politikalarının temel noktalarıdır. İktidarın görevde bulunduğu süre zarfında işçinin hem sofrasındaki lokmasına göz dikmiş, hem de çalışma yaşamında canına kast etmiştir. İktidar işçiler üzerinde ki siyasi ve iktisadi baskıları yoğunlaştırmış, anayasal ve evrensel tüm hukuk kurallarını hiçe sayarak ülkemizde sömürüye dayanan güvencesiz bir emek rejiminin temellerini atmıştır. En az 21 bin işçi işyerlerinde göz göre göre ölüme gönderildi. Soma, Tuzla Tersaneleri, Davutpaşa, Ostim, Kozlu, Karadon, Ermenek, Esenyurt, Torunlar, Şirvan ve Şırnak’ta yaşanan iş cinayetleri AK Parti iktidarı döneminde öne çıkan iş cinayetleridir. Sadece 2018 yılının ilk 11 ayında en az bin 800 işçi, işyerlerinde çalışırken yaşamını yitirdi. İşyerleri alabildiğince denetimsizliğe terk edildi. Çalışma yaşamı işçilerin yaşamlarını göz ardı edecek şekilde hazırlandı. İş cinayetleri en çok inşaat, maden, enerji iş kolu gibi iktidarın sermayesinin temel dayanağı olan iş kollarında yoğun olarak gerçekleşti.

Yönetmenlik değişiklikleri ile beraber işyerinde 50 işçiye kadar işçi çalıştıran işyerlerinde işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırmak ve kayıtlı defter tutmak zorunluluğu kaldırıldı. Hükümet politikalarının çalışma hayatına direk etki eden İnsan Hakları ihlallerini şu başlıklar altında toplayabiliriz; grev hakkı hukuksuz bir şekilde ortadan kaldırıldı. AK Parti, örgütsüz politikaların mimarı oldu. AK Parti, çalışma yaşamını topyekûn güvencesizliğe terk etti. Özelleştirmeler ile ülkemizin tüm kamu mirası peşkeş çekti. Taşeron işçiye kadro hayal oldu. Bütün bu olumsuzluklara rağmen bizler büyük önder Gazi Mustafa Atatürk’ün de belirttiği gibi; “Hak kutsaldır, hakkın korunmasına çalışmak da ödevlerin en kutsalıdır.Hak ve Adaletin bulunmadığı bir yerde hürriyet ve demokrasi vardır denemez” demiştir ve Türk milleti, hak ve hürriyete tarih boyunca büyük önem vermiştir. Son olarak öncelikle ülkemizde ve dünyada İnsan Hakları ihlallerinin son bulmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim