Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, fiyat artışları bir türlü kontrol altına alınamayan ve enflasyonu negatif etkileyen kırmızı ette yeni bir formülü hayata geçirdi. Bakan Mehmet Eşref Fakıbaba´nın açıkladığı formüle göre, Et ve Süt Kurumu (ESK) tarafından büyük market zincirlerine kurulacak reyonlarda halka ucuz ve sağlıklı et sunulacak. Bakan Fakıbaba, "Mahalle aralarında şubesi olan belirli marketlerde reyon satın alıp ESK´nın ürünlerini satmayı planlıyoruz. Dar gelirlilerin kesesine uygun kıyma ve kuşbaşıyı satışa sunacağız. ESK´nin kendi paketleri içinde ESK damgası taşıyan sağlıklı, temiz, evimde yediğim eti bu reyonlarda vatandaş daha ucuza yiyebilecek" diye konuştu.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından ithal et getirilerek zincir marketlerde ucuz et olarak satılmasına tepki gösteren et üreticileri ve kasaplar, uygulamanın devam etmesi halinde orta ölçekli kasapların ve hayvan üreticilerin iflas edeceğini belirttiler.

BU NE KİTABA UYUYOR NE DE DEFTERE SIĞIYOR

İthal etle Türkiye´de et fiyatlarının düşürülmesinin yanlış olduğunu ifade eden Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Birliği Muhasip üyesi Şaban Çetizli, “Her şeyden önce bir vatandaş olarak ucuz et satılmasına destek veriyorum. Ancak bir yere kadar. Sen kendi ülkende üretirsin, kendi ülkendeki üreticine ürettirirsin, besicine, köylü üreticine destek verirsin, belli bir kar marjı sağlarsın, ucuz ette yedirirsin. Bunu sağlarsan bizlerde sizleri her yerde methederiz. Ama sen kendi ülkende üretene destek verme, yemin çuvalı 60 liraya dayanmış, buna müdahil olma, üreticiyi, kasabı destekleme, sen git büyük marketleri destekle. Almayalım dediğimiz halde dış ülkelerden ithal et getir ve burada da ucuz et diye sat. Bu ne kitaba uyuyor ne de deftere sığıyor. Sırbistan´dan et alındığından beri tepki gösteriyorum. Kendi üreticimizi desteklemedikten sonra hiçbir zaman sonuca gidemeyiz. Her sene ithal hayvan sayısı artıyor. Geçen sene 300 bin getirdiysek, bu sene 500 bin getiriyoruz. Şimdi 600 bin getireceğiz. 15 Kasım´da 50 bin adet besi danası getireceğiz, bunu besicilere dağıtacağız. Dökme suyla nereye kadar varabiliriz? Bizim kendi üreticimizi desteklememiz ve sahip çıkmamız lazım. Girdi maliyetlerini düşürmemiz lazım. Düşük maliyetle biz ürettirdiğimizde o zaman bende Bakanlığımızı yanındayım. O zaman inek 24-25 liraya kesilecek, kasaplarda da kıyma 30 liraya kadar satılacak denir” dedi.

İKİ YIL İÇERİSİNDE İTHALATI BİTİRECEKLERİNİ SÖYLÜYORLAR

Tarım Bakanı her değiştiğinde geriye dönüş olduğunu belirten Şaban Çetizli, “İthal eti getiriyorlar. Bu getirilen etler marketlerde işlenmiyor. Başka bir yerde fason işlettirilip, paket halinde geliyor. Ne olduğu belli değil. Devletin kendi Et Süt Kurumunda işlenmiş olsa canı gönülden bende destek veriyorum. Bakanlığa soruyoruz; sizin hedefinizde kasaplar mı var, vatandaşlar mı var, üretici mi var? Bakanlıkla görüştüğümüzde iki yıl içerisinde ithalatı bitireceklerini söylüyorlar. Hayvancılığı tekrar canlandırmak için çalıştıklarını belirttiler. İnşallah Bakan bey değişmez. Çünkü her yıl Bakanımız değişiyor. Yeniden geriye dönüyoruz” diye konuştu.

BİZE DE VERİN, BİZDE SATALIM

Türkiye´ye 6 bin ton etin geldiğini ifade eden Çetizli, “Marketlere dağıtıldı. Ucuz diye vatandaşlar hemen aldı. Raflara baktığımızda ne gördük? Bakanlığın bir tane yetkilisi etleri kontrol etti mi? O marketlerde satılan ithal etin yarısı kıyma, yarısı kuşbaşı mı? Kuşbaşı yok veya çok azdı. Niye? Marketler kaliteli et koymak zorunda. Ama kıymalı getirip, koydu. Kıymayı neyle yaptığı soru işareti. Ama vatandaş kasaba geldiğinde bana şuradan yarım kilo kıyma ver dediğinde, istediği etten alabiliyor ama markette bu yok. Biz bunlara karşıyız. Kasaplar olarak bizlerde bakanlığımızdan talepte bulunduk. Bize de verin, bizde satalım dedik. Yerli dana eti, diğer ithal et diyelim. Niye bize vermiyorlar? Buna karşı cephe almış durumdayız” dedi.

BOYKOT EDİYORUM VE DÜKKANIMI KAPATIYORUM

Çetizli, “Zaten piyasada darlık var. Alt tabanda para yok, sıkıntı var. Esnafta alışverişler zaten kesat. Birde bu uygulama başladı. Kasaplarda tamamen işler durdu. Ben Bakanlığımızı boykot ediyorum ve bu hafta sonu dükkanımı kapatıyorum. Bu böyle yürümez. Benim bu dükkanda her ay 2 bin 500 lira giderim var. Elektrik, KDV, stopaj ödüyorum. Alışveriş olmayınca zarar etmeye başlayacağım. Hep büyük esnafa destek verilmesin. Biraz da küçük esnaf desteklensin. Niye küçük esnafa sahip çıkılmıyor?” diye konuştu.

FASON BESİCİLİKLE VE İTHAL KARKASLA BU İŞ ÇÖZÜLMEZ

İthal et konusunun Türkiye için yeni bir konu olmadığını belirten İnegöl Entegre Et Süt Mamulleri Ltd. Şti. (Yeni İnegöl Mezbahanesi) Genel Müdürü Fahri İnkaya ise, “Geçmiş dönemlerde de zaman zaman ithal et sürekli giriş yapıyor. Kimi zaman karkas, kimi zaman canlı büyük baş olarak giriyor. Bunun bir çözüm olmadığı geçmiş dönemlerde de belliydi. Şimdi de çözüm olacağını zannetmiyorum. Bunun için bu ülkenin hayvan üreticisine devletin destek vermesi gerekir. İthal etle ülkedeki et sorununun çözüleceğine inanmıyoruz. Ya yem fiyatlarına bir düzenleme getirmesi lazım veya süt fiyatlarını iyileştirmesi gerekir. Karkas et ithalatı zaten dönem dönem oluyor ama canlı hayvan ithalatı sürekli oluyor. Bu da iyi bir şey değil. Sen kendi hayvancına fason besicilik yaptırıyorsun. Fason besicilikle ve ithal karkasla bu iş çözülmez. Bunun için üretimin desteklenmesi lazım. Bu da tabi ki Tarım Bakanlığının yapacağı projelere bağlı. Bizde iki yıllık bir şirket olarak elimizden geldiği kadar fiyatları en ucuz şekilde tüketicilere sunmaya çalışıyoruz. Şuanda bizde 32 liraya kıyma, 36 liraya da kuşbaşı satılmaktadır. Hemen hemen bir senedir de fiyatlarımız bu şekilde devam ediyor. Ancak şuan gelen ithal etler 29-31 lira arasında değişiyor. Bu uygulama 2-3 ay devam ederse hem orta ölçekli kasapları bitirir hem de elinde biraz yüklü miktarda hayvanı olan üreticileri bitirir. Bunun için yetkililere buradan seslenmek istiyorum; bu iş ithalle çözülmez. Biran evvel hayvan üretimini desteklemeleri gerekiyor. Bir örnek vermek istiyorum; 10 milyon nüfuslu Belarus´ta 8 milyon büyükbaş havyan varken, 80 milyon nüfuslu ülkemizde 8 milyon büyükbaş hayvan var. Biran evvel hayvan üretiminin desteklenmesi ve yeniden canlandırılması gerekiyor” dedi.

DÜKKAN KAPATMALAR BAŞLAR

Uygulamanın devam etmesi halinde kasapların dükkan kapatmaya başlayabileceğini ifade eden İnkaya, “İthal et satışları marketlerde 3 ay devam ederse, orta ölçekli kasapların sayısı yarı yarıya düşer. Kasapların yüzde 50´si dükkanlarını kapatma noktasına gelir. Zaten ülkede genel bir ekonomik sıkıntı ve dar boğaz var. Sadece esnaf olarak değil, elinde 40-50 adet büyükbaş hayvanı olan besicilerinde iflası demektir” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim