17 Ağustos 1999’da merkez üssü Gölcük’te meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki depremin 20’nci yıl dönümünde, İnegöl Doğal Afetler Arama Kurtarma Ekibi (İNDAK) acı günü hatırlatarak depreme dikkat çekti.

17 Ağustos 1999’da gece yarısı saat 03.02’de merkez üssü Gölcük’te meydana gelen Marmara Depremi, Türkiye’nin bugüne kadar gördüğü en büyük doğal afetlerden biri olarak tarihteki yerini aldı. 20 yıl önce 17 bin 480 vatandaşın yaşamını yitirdiği ve on binlerce vatandaşın da yaralanmasına yol açan depremin yıl dönümünde, İnegöl Doğal Afetler Arama Kurtarma Ekibi (İNDAK) Başkanı Ömer Gürkan bir açıklama yaptı.

MARMARA DEPREMİ 16 MİLYON KİŞİYİ ETKİLEDİ

Gürkan, bölgemizde uzun yıllar telafi edilemeyen hasarlara yol açan Marmara Depreminin tüm ülkeyi yasa boğan bir doğal afet olduğunu ifade etti. Dönemin şartlarında belki de çok fazla hazırlıklı olunmayan, deprem gerçeğinin günümüzdeki kadar dikkate alınmadığı bir ortamda yaşanan 7.4 büyüklüğündeki depremin milletimizde ve ülkemizde kalıcı hasarlara yol açtığını kaydederek, “Marmara Depreminde 17 bin 480 vatandaşımız yaşamını yitirdi. Bu acı unutulacak bir acı değil. Bunun yanında on binlerce vatandaşımız yaralandı. 20 yıl önceki bu acı, bugün aynı şiddetle canımızı acıtıyor. Kocaeli, Sakarya, Yalova, İstanbul ile civar il ve ilçelerde büyük bir yıkıma sebep olan 1999 Marmara Depremi, Ankara'dan İzmir'e kadar çok büyük bir alanda hissedildi. Açıklanan resmi verilere göre depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti. 23 bin 781 kişi de yaralandı. Yine 285 bin 211 konut, 42 bin 902 işyeri hasar gördü. Yaklaşık 16 milyon kişinin depremden doğrudan ve dolaylı olarak etkilendiği açıklandı” dedi.

YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR

Ömer Gürkan, ülkemizin dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunduğuna da dikkat çektiği açıklamasında, İnegöl ve civarının deki deprem kuşakları üzerinde yer aldığını hatırlattı. Bu nedenle deprem gerçeğini kabullenmek gerektiğini kaydeden Gürken, “Geçmişte yaşanan depremlerin günümüzde ve gelecekte de yaşanılması kaçınılmaz. Deprem riskinin yoğun olduğu bir ülkeyiz. Bizler de İNDAK olarak bu minvalde kurulmuş gönüllü bireylerden oluşan bir ekibiz. İNDAK olarak sadece deprem üzerine değil, tüm doğal afetlere karşı hazırlıklı olmak adına gönüllü üyelerimizde çalışıyoruz. Ancak deprem konusu üzerinde hassasiyetle duruyoruz. Her bir üyemiz vatandaşlarımızı deprem konusunda bilinçlendirmek için eğitimler, bilgilendirmeler yapıyor. Depreme karşı hazırlıklı olmak adına neler yapılmalı, şehirler nasıl imar edilmeli, mevcut yaşam alanlarında depreme karşı nasıl hazır olunmalı, günün her anı, her saatinde depreme yakalandığımızda nasıl tepki vermeliyiz konusunda okullardan başlayarak yetişkin bireylere ulaşabileceğimiz alanlara kadar her alanda eğitimler veriyoruz. Tatbikatlar yaparak kişilerin, kurumların depreme hazır olup olmadıklarını test ederek eksiklerimizi tamamlamak adına çalışıyoruz. Bilgilendirme broşürleri dağıtarak daha bilinçli bireyler olma adına mücadele veriyoruz. İşte bugün, 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin yıl dönümünde, 20 yıl önceki bu acının bir daha yaşanmaması için bir kez daha ilçe halkımıza çağrıda bulunmak istiyoruz; deprem öncesi her evde yapılması gereken deprem çantalarını, aile bireylerinin deprem anında nerede ve nasıl korunacağı, toplanma yeri ve benzeri hazırlıkları yapalım. Deprem anında her şey için çok geç olabilir. Bugün tedbirimizi almazsak, yarın kendimizi ve ailemizi koruyacak zamanımız olamayabilir. Bu duygu ve düşüncelerle böyle bir acının ülkemizde ve dünyada bir daha yaşanmamasını temenni ediyor, depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımızı bir kez daha rahmetle anıyor, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum” diye konuştu.

Editör: TE Bilişim