Konu ile ilgili açıklama yapan İlçe Tarım ve Ormancılık Müdürü İbrahim Ekren, “Zehirli mantar vücudun direnç ve bağışıklık sistemini yok ederek ağrılı ve sancılı bir ölüme neden olabilir. Zehirli mantarları ayırt etmek, dış görünüşüne bakarak, her zaman toplandığı yöre dikkate alınarak tespit etmek yanlıştır. Mantarların zehirli ya da yenebilir olduğunun ayırt edilmesi yalnızca uzman kişiler ve laboratuar ortamında ayırt edilebilir. Mantarların koparıldıktan sonra iç kısmının mavileşmesi mantarın zehirli olduğunu gösterir, ağaç üzerinde yetişen mantarlar zehirsizdir ya da gümüş bir kaşık veya para ile kaynatılınca zehri kaybolur gibi inanışların da hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Zehirli mantar, zehirsiz mantar diye ayrım yapmak çok doğru bir yaklaşım değildir. Bazı öldürücü mantarlar var ki, bunlardan kaçış, kurtuluş yok, belli bir doz yendiği zaman panzehiri de yok, yüzde 90 öldürmektedir. Öldürmeyen birçok zehirli mantar var. Bu tür mantarları yedikten sonra oluşan en ufak sindirim sorununu bile zehirlenme saymalıyız” dedi.

NAYLON TORBAYA KONMAMALIDIR

Ekren, "Pazardan alınan mantarlar kesinlikle zehirlidir anlamına gelmemektedir. Yöremizde bilinen, zehirli olmadığı ispatlanmış türlerin satın alınıp yenmesinde bir sakınca yoktur. Ancak pazardan alınan mantarlar taze olmalı, naylon torbada olmamalıdır. Halkımız genellikle ishal olmayı, zehirlenmekten saymamaktadır. Ama bazen sizi 3 gün tuvaletten çıkartmayacak kadar kötü mantarlar pazarlarda satılabiliyor. Buna benzer zehirlenmeler bozuk mantarlardan kaynaklanabilmektedir. Mantarları zehirli ya da zehirsiz diye ayırmanın hiçbir teknik ve metodu yoktur. Böyle bir genelleme yapmak yanlıştır. Mantarın zehirli olup olmadığının bilimsel bir dayanağı olmalıdır. Yenebilirliliği güncel bir kaynaktan kontrol edilir veya uzman kişi görüşüne başvurulur” diye konuştu.

MANTAR İNSANLARIN HAYATINA MALOLABİLİR

Genel kural olarak, yakıcı tadı olan, nahoş kokulu, küflenmiş, çürümüş ya da çürümeye yüz tutmuş mantarların toplanmaması ve satıcıdan kesinlikle alınmaması gerektiğini ifade eden Ekren, "Ayrıca, bazı yanlış inanışlar da vardır. Pişirmek, mantarın zehrini öldürür, mantarı yoğurtla yemek zehirlenmeyi önler düşüncesi oldukça yanlıştır. Mantar kesinlikle tehlikeli ve zararlıdır. Emin olunmadığı sürece uzak durulmalıdır. Bilinen türler alınmalı ve yenmelidir. Menşei bilinmeyen mantarlar, zehirli olup olmadıkları ispatlanmamış mantarlar tüketilmemelidir. Mantar tamamen pişmelidir. Pişmeden yenen bazı mantarlar zehirli olabilir. Bazı insanların çiğ mantarlara karşı hassasiyeti bulunabilir. İlk defa yeniyorsa az yenmelidir. Taze ve genç olmalarına dikkat edilmelidir. Sert, kuru ve kayış gibi olan mantarlar yenmemelidir. Yarım mantar bilgisi insanların hayatına mal olabilir. Bir mantarı aşağı yukarı tanımak yeterli değildir. Bir mantarı tüketebilmek için yüzde yüz tanımak gerekir. Bilinen mantar türlerini de çok dikkatli tüketmek gerekir. Zehirli olmadığı kanıtlanmış türler olmalıdır. Uzman kişilerin ve laboratuvar sonuçlarının bilinmesi gerekir ki, insanlar sağlığını kaybetmesinler. Mantar zehirlenmesi bilinenin aksine hemen belirmemektedir. En erken 3-5 gün etkisini göstermekte, tedavisi birkaç ay sürmekte veya birkaç ay içerisinde acılı ve sancılı bir şekilde ölümlere neden olabilmektedir. Mantar zehirlenmesi bulantı, kusma, şiddetli karın ağrısı, terleme, yüksek nabız, ishal, havale ve bilinç kaybı ile ortaya çıkar. Bu tarz bir rahatsızlık durumunda derhal, hiç zaman kaybetmeden en yakın sağlık merkezine başvurulmalıdır” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim