“İnegöl Ayçiçeği” ya da “İnegöl Ala´sı” yazdığınızda İnternette bir çok konu başlığı ve bir çok bilgi ile karşılaşıyorsunuz. Ya da konu ile ilgili bir esnaf ya da işadamına soracak olsanız size önemli bir sektör ile karşılaştığınızı anlatan cümlelerin arkası kesilmeyecektir. Bu binanın ilk tuğlasını hatta tuğlalarını ören Basri Güven Amca´dan dinlediklerimi aktarayım.

1932 yılı İnegöl doğumlu amcamız 1954 yılı askerlik sonrası komşu ilçe pazarlarında sebze meyve satarak geçimini sağlamaktadır. Bu böyle devam ederken 1959 yılında bir gün sabah erken kalkamaz. Akşamdan nakliye kamyonuna yüklediği sebze meyve Yenişehir Pazarına gider amcamız da bir yakınının bisikleti ile arkadan Yenişehir´e gidebilir. Malları başka bir pazarcıya toptan satmak zorunda kalır. Boşalan meyve sandıklarını akşamüzeri alacağından pazarı dolaşarak vakit geçirir. Köylülerin getirmiş oldukları kabak çekirdekleri ilgisini çeker. En fazla 160 Kuruştur. Halbuki İnegöl´de bir esnaf İki liradan satın alıyordur. Amcamız pazarda gördüğü kabak çekirdeklerini satın almaya başlar.

Yanına yaklaşan biri kabak çekirdeklerini ne yapacağını sorar O da İnegöl´de satmak üzere topladığını söyler. Kendisini tanıtır Bursa Cumhuriyet Caddesi´nde kuruyemişçilik yapan bir esnaftır. 225 kuruştan kabak çekirdeklerini satın alır. Kendisine devamlı getirebileceğini söyler. Basri Güven Amcamız Yenişehir, Pazarcık, Bilecik gibi çevre pazarlardan topladığı kabak çekirdeklerini İnegöl Minibüsleri´nin bagajında Bursa´ya götürür. Birkaç ay sonra Bursa´da başka kuruyemişçilere de satmak isteyince kavrulmuş olarak satın alabileceklerini söylerler. Amcamız hemen ilçemizdeki simit fırınlarınla temasa geçer kurutulmuş olarak satma süreci başlamıştır.

1966 yılından itibaren de kendi fırınında kavurmaya başlamıştır. Zaman içinde Bursa´ya Orhangazi, Yalova Karamürsel, Eskişehir gibi çevredeki yerleşim yerlerine de çekirdek götürmeye başlanır. 1968 yılında Niğde Aksaray´dan getirip sattığı beyaz ayçiçeği çok ilgi görünce ilçemizde de ekim dikimi yapılmaya başlar. Öncesinde ilçemizde yalnızca yağlık ayçiçeği ekimi yapılmaktadır. İnegöl´de ekim başlaması ile de yeni bir sürecin kapısı aralanır. 2013 yılında “İnegöl Ala´sı” adıyla marka tescili alan “İnegöl Ayçekirdeği”nin öyküsü kısaca böyle.

Bugün 85 yaşında olan amcamız 1962 yılında bez çuvallardan beşer kiloluk naylon torbalara geçişlerini ve çay bardağının ölçü olarak kullanıldığı günleri mutluluk ile hatırlıyor. Evlerde fason olarak küçük torbalara doldurttuklarını ve küçük naylon poşetlerin ağızlarının mum alevinde ısıtılarak yapıştırıldığı günleri unutmadığını söylüyor. 1987 yılından itibaren işlerini oğulları Muammer, Muzaffer ve Metin Güven´e devretmiş. 1959 yılında başladığı ekmek kavgasının bugün ilçemizde bir sektör haline gelişinin haklı gururunu yaşıyor. Saygılarımla.