Yeni sezona şampiyonluk hedefi ile başlayan, ancak lige iyi bir başlangıç yapamayan temsilcimiz İnegölspor, geçtiğimiz hafta maddi bunalım nedeniyle transfer yasağı olup, lige PAF takımı ile çıkmak zorunda kalan Gaziantepspor’u 3 golle gönderdikten sonra, Pazar günü üçüncü maçını deplasmanda Bodrumspor’a konuk olduğu maçın ilk yarısında da kalesinde gördüğü 3 golle inanılmaz derecede kolay teslim olan ve ligin ilk maçında açıkça, ‘Biz lige henüz hazır değiliz’ dedi.
Bodrum’da böylesine kolay teslim olan ve 2. ligin en iyi kalecisi Şener’in kalesinde tam 3 gol gören İnegölspor, evine üzgün döndü. Bu dönüş beklenmeyen bir dönüştür. Bu sonuç beklenmeyen bir sonuçtur. Bodrum’dan birçok soru işareti ile dönen temsilcimiz, umarım bu hafta, bu maçın değerlendirmesini iyi yapacaktır.
Rakip Bodrumspor’la geçtiğimiz sezon aynı grupta oynadık. Lige yeni çıkmışlardı. Sezon boyunca sallandılar. Hatta uzun süre düşme potasına yakın yerlerde çırpındılar. Ancak bu sezon lige iyi başladılar. 6 puanları oldu. 3.cü sıraya yükseldiler. İnegölspor’u Gaziantep maçında iyi etüt edip, Pazar günü gereğini de yaptılar. Bir devreye tam 3 gol sığdırarak, maçı adeta ilk yarıda kazandılar.
İnegölspor’a gelince, teknik heyet maça kalede Şener, geride Enes Bayır-Kemal-Volkan-Osman, ortada Serhat-Birhan-Emirhan-Ozan, ileride Raif ve Yusuf tertibi ile çıktığı maçın ikinci yarısında Enes’in yerine Arif, Ozan’ın yerine Cengiz, Yusuf’un yerine Yaşar’ı oyuna aldı. Bu değişiklikler ilk yarıdaki 3 golü kapatmaya yetmedi. Atalarımızın dediği gibi “Perşembe’nin geleceği Çarşamba’dan belli olur” misali İnegölspor evinde oynadığı Gaziantep maçına ful kadrosuyla çıkmasına rağmen, rakibin aşırı zayıflığından mı, yoksa yeni transferlerin henüz uyum sağlamadığından mı bilemem, ancak şampiyonluğa kurulan ve alternatifli geniş kadrosuna rağmen, özellikle büyük umutlarla alınan bazı oyuncular beklenen performansı gösteremiyorlar. Bunu geçen hafta yazdım. Futbol tecrübeme ve İnegölspor’u 25 yıldan beri takip eden biri olarak futbol birikimlerime dayanarak yazdığım şeylerin, Bodrum gibi biraz zor takımlara karşı oynayınca su yüzüne çıktı. Henüz ligin başındayız. Bu eksiklikler çabuk giderilebilir. Bunu yapmak için de, eldeki mevcut kadroyu daha objektif elden geçirerek maçlara en ideal 11’lerle çıkabilir. Yeni yönetim alternatifli, geniş bir kadro kurdu. Bunu yaparken hatırı sayılır bir para harcadı. Şampiyonluğu hedeflemesi kadar doğal bir şey yok. Ancak bunu nasıl yapacak. Tabi ki bunu teknik heyet oyuncularla bütünleşerek yapacak. Bodrum hezimeti beklenmeyen bir sonuçtur. Bu maçla ve takımla ilgili birçok eleştiri ve tepki olabilir. Bunlar yapıcı olmak kaydı ile dikkate alınmalıdır. Bu hafta içeride oynanacak Kastamonu maçı çok önem kazandı. Bodrum maçının yaraları hızla sarılarak bu maça konsantre olmalıdır.
Sonuç olarak, İnegölspor şampiyonluk hedefi ile başladığı lige, iyi başlayamadı. İlk iki haftayı 4 puanla kurtarırken, geçtiğimiz hafta Bodrum deplasmanında S.O.S. verdi. Bu ağır yenilgi, İnegölspor’u hedefinden saptırmamalıdır. Daha ligin henüz başındayız. Liderin 9, İnegölspor’un 4 puanı var. Önümüzdeki hafta evinde ağırlayacağı Kastamonuspor’u yenerek lige umutla devam edebilir. Ancak bunu yapabilmek için yeni transferler maçlara ağırlığını koymak zorunda. İlk 3 maçta bunu göremedik. Yeni transferlerden stoper Volkan hariç hepsi sahada gezindi. Mevcut kadroda sağ bek, 1 stoper, orta sahanın tamamı ve iki açık, santrafor mevkileri sahipsiz ortada duruyor. Bu formalar yüreğini koyup kapacak oyuncularımızı bekliyor. İlk 3 maçtan gerekli dersleri çıkararak ve özellikle oyuncularımız psikolojik olarak motive edilerek performansları yükseltilebilir. Yeni transferlerimiz iyi olmasalardı, İnegölspor da olmazlardı. Ancak bir türlü gerçek performanslarını sahaya yansıtamıyorlar. Bu hafta Kastamonu maçı ile yeni bir sayfa açıp, lige dolu dizgin devam etmeleri dileğiyle başarılar diliyoruz. “İnanmak başarmanın yarısıdır” sevgili oyuncu kardeşlerim, buna inanmalısınız. İnegölspor’un başarılarını yazmak dileğiyle…
