Uzun bir bocalama döneminden sonra yaptığı çıkışla Play-off sınırına 5 puan yaklaşmışken Sivas deplasmanında 6 puanlık maçta Sivas Belediyesi’nden 4 gollü bir mağlubiyetle Play-off’a mendil sallayan ardından evinde Bayburt’u konuk ettiği maçta da 2 puanı çimlere gömen temsilcimiz İnegölspor, geçtiğimiz Pazar günü deplasmanda konuk olduğu ligin diplerinde rahatlamaya çalışan Sarıyer maçında oynadığı kötü oyunla maalesef kalesinde gördüğü 5 golle Sakarya maçı hezimetinden sonra ikinci hezimetini yaşadı. Bu farklı mağlubiyetle takımımız camiaya “Biz bu Türkiye’nin 2.liginin en yaşlı ve tecrübeli kadromuzla ancak kümede kalabildik. Şampiyonluk veya Play-off hayalimiz bu kadardı. Lig bitse de GÖNDERİLSEK” mesajını verdi.

Rakip Sarıyer takımı bu sezon kötü günler yaşıyordu. Bu 5 gollü galibiyetle rahat bir nefes aldı. Yıllarca Süper ligde boy göstermiş, geçmişi tecrübelerle dolu. Her ligde oynamış istikrarsız bir takım. Devre arasında yaptığı akıllı takviyelerle küme düşme potasından uzaklaşmasını bildi. Evinde konuk ettiği İnegölspor’u unutamayacağımız bir gol rekoru ile hezimete uğrattı.

İnegölspor’a gelince Teknik heyet maça kalede son 2 maçta kalesinde 5 gol gören Gökhan, geride Türker-İbrahim-Samet-Serkan, ortada Furkan Özyapı-Bahadır-Emir, ileride Aykut-Ömer Faruk-Yusuf tertibiyle çıktığı maça kötü başlayan ve oynadığı etkisiz oyunla sahanın her yerinde sos vermeye başlayan kalesinde gördüğü hatalı gollerden sonra 2.yarının başında Emir’in yerine Fatih’i, Bahadır’ın yerine Yılmaz’ı, Aykut’un yerine Ersel’i ve Samet’in yerine de Serhat Emirler’i oyuna alarak radikal bir değişiklik uyguladı. Ancak bu değişiklikler takımımızı toparlamaya direncini arttırmaya yetmedi. Bu değişikliklerden sonra da kalesinde 4 gol daha gördü. Maçın analizini yapmanın bundan sonraki maçların neticesine bu kafa ve bu mantıkla fazla bir etki yapmaz. Yapsa da Sivas hezimetinden sonra atı alan Üsküdar’ı geçti. Sivas hezimetinden sonra teknik heyetin kadroda büyük bir değişikliğe gitmesi gerekiyordu. Mevcut kadroda yeterli sayıda genç yoksa U-19 takımımız grubunda Play-off’a kalamadı. Bu gençlerden takviye yaparak kalan FORMALİTE‘ye dönüştürdüğü son 5 maçta denenmesinde fayda gördüğü bütün gençlere yer vermesi gerekiyordu. Sarıyer maçında maalesef bunu yapmadı. Ya da yapması yetkililerce istenmedi. Sezon başından itibaren takımın orta sahası SOS veriyor. Müdafaamızdaki kilit noktalarda yaşlı ve geriye dönüşleri zayıf olan oyuncular, forvette ise Ersel’in müzmin sakatlığı nedeniyle alternatifsiz oyuncular. Orta sahası çalışmayan bir takımın forveti etkili olamaz. Evinde saç baş yolduran puan kayıpları. Buna rağmen zaman zaman istikrarsız çıkışlarla küçük bir heyecan yaratsa da takımımızın iskeletindeki hayati sorunlar Play-off iddiasından uzaklaşmasına neden oldu.

Sonuç olarak Sivas deplasmanı ve evindeki Bayburt maçlarından sonra lige havlu atan İnegölspor, Sarıyer deplasmanında camiamıza bu sezonun ikinci büyük hezimetini yaşattı. Bu hezimetin analizini önce yönetim ve daha sonra teknik heyetimiz ve istemeleri halinde oyuncularımız önce ayrı ayrı sonra da hepsi bir araya gelerek mutlaka yapmalıdır. Bu analizden ve değerlendirmelerden ne çıkar bilemeyiz. Ancak bir şeyler çıkmalı. Bundan sonra kalan 4 maç gelecek sezona yönelik oynanmalıdır. Teknik heyetimize ve oyuncu kardeşlerimize bu maçtan sonra bir sorum var; “Bu Sarıyer maçı hezimeti size yakıştı mı?” Hezimete uğradığınız takımın fikstürdeki yerine ve puanına baktınız mı? İnegölspor forması değerli bir formadır. Lütfen bunu kalan 4 maçta unutmayın. Futbolda 3 netice vardır. Futbolda her netice olabilir. Ancak teknik heyetler maçlara en doğru ve adaletli kadrolarla çıkmak sahaya sürdükleri oyuncular da profesyonelliğin gereğini yerine getirerek süre aldıkları kadar canını dişine takarak iyi mücadele etmek ve teknik heyetlerin planlarını uygulamak zorundadır. Bunu yapmadığınız veya yapamadığınız an sonuç kaçınılmaz olarak böyle olur. İnegölspor’un kalan 4 maçında başarılarını yazmak dileğiyle.

“BAŞKA İNEGÖL SPOR YOK