Kış aylarını yavaş yavaş terk ettiğimiz bugünlerde mevsim değişimlerine bağlı olarak sürekli yorgun ve kendini depresif hissedenlerin sayısı artmaktadır. Güneşli bir güne merhaba diyip, aniden yağan yağmurla bir anda kapanan gri bir gökyüzü içimizi de karartabilmekte, düşen enerjiyi yerine koymak için de kişiler kendilerini bir paket bisküvi açarken bulmaktadır işte bunu önlemenin ilk yolu sıcacık tarçınlı, zencefilli  bitki çaylarıdır. Siz ce özellikle kışın artan zencefil ve tarçın kullanımı sadece tesadüf mü? Vücudu ısıtan ve dengeleri sağlayan bu iki leziz baharat, kan şekeri düzeni ve tokluk hissi için de birebirdir. Özellikle çocuklar için yemeklerimize zencefil ilave etmeyi unutmayalim. Yaptıgımız yemeklere Doğal antibiyotik olarak nitelenditdiğimiz spğan ve sarımsak eklemeyide unutmayalım.

Mutlu eden yiyecekleri beslenmenize sokun. Bunların başında Bal, tahin pekmez karışımı, elmsa, portakal, muz, ceviz, somon, koyu yeşil yapraklı sebzeler, havuç, tarçın, zencefil, gelmektedir.

Gece yemeleri bu dönemlerin en büyük kilo kabusudur. Bunun için gün içinde doğru beslenmeye özen gösterin.En temel kural ortamdan muzur gıdaları uzaklaştırmaktır.

Mevsim geçişleri sindirim sorunu ve gaz şikayetleri de artabilir bunun için günlük meyve tüketimine önem verin.

Mutlaka açık havada yürüyüşlere çıkın. Ağır spor yapıyorsanız biraz tempoyu düşürün ya da kapalı ortamlarda ve geç saatlerde antreman yapıyorsanız egzersiz türünü değiştirin. Bunun için en doğru kararı sizi takip eden spor hocanız verecektir.

Susuz kalmamaya dikkat edin. Sıvı eksiliği ve dolaşımın yavaşlaması, organların çalışma temposunu düşürmelerine neden olabilir. Bu nedenle sadece kendinizi susuz hissettiğinizde su içmeyin, hergün en az 8-10 bardak su tüketmeyi alışkanlık haline getirin.

Mevsim geçişlerinde virüslerden korunmamız için, vücudumuzu sıcak tutan gıdalar ile mutlaka beslenmemiz gerekiyor. Hava sıcaklığındaki ani değişikliklere karşı mutlaka tedbirli bir şekilde giyinelim.

Tedbiri elden bırakmamak dileğiyle.