İnsan doğduğu andan itibaren birçok eğitim sürecinden geçer. Okumak, insan için, en kolay ve en etkili öğrenme yoludur. Çünkü kitap okumak insanları geliştirir kültürlerini arttırır. Dünyayı yorumlama yeteneklerini daha iyi hale getirir. Kitap okuma sayesinde insanlar başkalarının düşüncelerini daha iyi anlar daha hoşgörülü olurlar. Kitap okuma sayesinde insanların ufukları gelişir.

      Gelişmiş ülke toplumlarının insanları sahip olduğu bilgilerin birçoğunu okuyarak öğrenir ve günümüzde okuma alışkanlığının sağladığı avantajları her alanda yaşamaktadırlar. Az kitap okuyan ülke toplumlarının eğitim düzeyleri düşüktür. Yeni kuşak, kitap okumanın yersiz olduğunu düşünür. Bu düşüklükle gelişenler, gelecekte ülkenin ekonomisine de zarar verebilirler. Ülkemizin kitap okuma oranı diğer ülkelere kıyasla çok daha azdır. Ülkemizin okuma ve izleme oranları arasında da dağlar kadar fark var. Televizyon izleme oranlarının %94 , okuma oranlarının  %4,5 gibi bir sayıyla ortaya çıkması hepimizi şaşırtıyor. Bence televizyona bu kadar rağbet gösteren, bu kadar televizyonun içine düşen bir milletin sonu maalesef çok kötü olur.

     Hepimiz biliyoruz ki kitap okumanın ayrı bir tadı vardır. Okuyan kişiler, çok okumanın getirdiği zengin kelime dağarcığına sahiptirler. Etkileyici konuştukları için bir nevi ağızlarından bal damlar.

     Kitap okuma merak işidir. Merak olmadan okuma olmaz. Bir kitap temel olarak iki nedenden dolayı alınır ve okunmaya başlanır. Biri; “kitap okumam lazım, bu benim için çok önemli” düşüncesidir ki bu düşünceyi ikinci neden olan “merak” takip etmezse işe yaramaz.

“Merak” tek başına okutturur. Ama “okumam lazım çünkü…” düşüncesi tek başına bir kitabı okutturmaz.

Merak eden insan okur. Ancak okuma alışkanlığı kazanmayan biri bu merakını kısa sürede yitirebilir. Peki, okuyan biri olmak için neler yapmak gerekmektedir?

Okuma alışkanlığı henüz oluşmamış ise öncelikle ilgi alanlarımıza giren konulardan başlamalıyız.

Merakla ve severek okuyacağımız bir dergi veya gazeteye abone olmalıyız. Her yeni sayının tamamını bitirmeyi bir görev bilmeliyiz.

Okumak için özel bir zamanın olmasını beklememeliyiz. Çünkü günlük işler çoğu kez buna imkân vermeyecektir. Bulduğumuz her fırsatta okumalıyız.

Her gün kitap okumayı alışkanlık haline getirmeye çalışmalı, mümkün olduğunca her akşam işlerimizi erken bitirmeye çalışıp, yatmadan önce veya sabah namazından hemen sonra kitap okumaya özen göstermeliyiz. Böyle sakin vakitlerimizi Kur´an-ı Kerîm ve kitap okumakla değerlendirmeliyiz.

Asla rastgele kitap okunmamalı gereksiz bilgilerle vakit israfı yapmamalıyız.

Okumaktan sıkıldığımızda sabretmeli, devam etmeli bunu başaranlar gibi bizim de alışabileceğimizi ve bir gün zevkle kitap okuyan bir insan olabileceğimizi asla unutmamalıyız.

 

İşte Yapılabilecekler:

 BİR KİTAP SEÇİN
Etrafta hiç kitabın olmadığı bir yerdeyseniz, nasıl okuyabilirsiniz ki? Okuyacak bir şeyler bulun. Gazete, dergi, roman; herhangi bir şey… Önemli olan; seçtiğiniz yayının size bir başlangıç sağlaması. Buradaki püf noktası şu: Sakın ilk etapta çok kalın ve ağır bir kitap seçmeyin!

 GÜNLÜK OKUMA RUTİNİNİZ OLSUN
Ne okuyacağınıza karar verdiniz. Şimdi sıra, günde 15 dakikanızı sadece okuyarak geçirmeye geldi… Bu 15 dakika boyunca tamamen kitaba odaklanın, başka hiçbir şeyle ilgilenmeyin. 15 dakika sonra kitabı kapatıp başka şeylerle ilgilenebilirsiniz. Bunu her gün tekrarlayın. Alışkanlık haline getirin. Zamanla 15 dakikayı günde 20-30 dakikaya çıkarın.

 SIKILDIYSANIZ YARIDA BIRAKIN
Başladığınız kitaba bir türlü odaklanamıyorsanız, sıkılıyorsanız veya bitiremeyecek gibi hissediyorsanız sakın kendinizi suçlamayın ve korkmayın! Bu çok normal. Hiç kimse her başladığı kitabı bitiremez. ‘İlla bitireceğim´ baskısıyla da kitap okunmaz. Demek ki o kitap size göre değilmiş… Tekrar tekrar denemenin hiçbir mahsuru yok. Hemen yeni bir kitaba başlayın.

 SOSYAL MEDYADA OKUDUĞUNUZ KİTABI DUYURUN
İnsanlarla paylaşmak sizi motive edebilir. Örneğin Facebook durumunuzu ‘kitap okuyor´ olarak değiştirebilir, okuduğunuz roman hakkında bir-iki cümle yazarak arkadaşlarınızla fikir alışverişinde bulunabilirsiniz.

 BİR KİTABA BAŞLAMADAN ÖNCE, MASANIZIN ÜZERİNE KİTABIN ANLATTIĞI EŞYALARI KOYMAYI DENEYİN
Hikâyeler ve kurmacalarda her zaman küçük betimlemeler olur. Kitabın anlattığı eşyayı masanızın üzerine koyup o paragrafları okurken eşyaya bakmak konsantrasyonunuzu artırabilir. Örneğin Orhan Pamuk´un Masumiyet Müzesi romanını okurken masanızda başkarakter Füsun ve Kemal´inkine benzer eşyaların olması hoşunuza gitmez miydi?

 NE OKUYACAĞINIZA KARAR VERMEDEN ÖNCE ELEŞTİRİLERİ GÖZDEN GEÇİRİN
Kitap ekleri bu konuda size yardımcı olabilir. Güvendiğiniz isimlerin önerdiği kitapları takip edin. İlginizi çekebilecek konuları işleyen romanları bir kenara not edin. Kendinize ‘okuma listeleri´ oluşturun. Bu listeye sadık kalın.

BİRKAÇ İPUCU

1- Unutmayın: Kitap okumayanların, ‘Zamansızlıktan okuyamıyorum´ diyenlerden hiçbir hiçbir farkı yoktur!
2- Kötü alışkanlıklar, rahat bir yatağa benzer. İçeri girmek kolaydır, uyanmak zor! Artık uyanma vakti geldi... Hemen bir kitap alın!
3- Her zaman olumlu olun! Eğer okumanın eğlenceli olduğunu düşünürseniz hakikaten eğlenceli olduğunu fark edeceksiniz. Kitabı okumadan önce kendinize, “Çok iyi vakitgeçireceğim!” deyin.
4- İyi bir kitap, iyi bir okuma deneyimi sunar.
5- Gün geçtikçe ve okuma alışkanlığınız oturdukça daha çok zevk alacağınızı unutmayın.
6- Okumanın başka bir alternatifi yoktur. Onun yerini hiçbir aktivite tutamaz.
7- Asla vazgeçmeyin!

BUNLARA DİKKAT!

1- Bir gün bile okuma rutininizi bozmayın.
2- Sevmediğiniz bir şeyi okumak için kendinizi çok zorlamayın.
3- İlk etapta eski ve yabancı kelimeleri içeren, anlaşılması zor kitapları seçmeyin.
4- 15 dakikalık okuma rutininizi 1 gün sonra 30-60 dakikaya çıkarmaya kalkmayın. Bu sizi baskı altına sokabilir ve vazgeçmeniz için bahane üretmenize sebep olur!

Peki, Neler Okumalıyız?

Öncelikli okumamız gereken kitabımız Kur´an-ı Kerîm olmalı ve her gün en az 10 sayfa okumayı alışkanlık haline getirmeliyiz.

Her Müslüman´ın bilmekle mükellef olduğu temel dini bilgilerle ilgili kaynak kitapları okumalıyız. Bu ilimlerin her müslüman için farz olduğunu düşünmeliyiz.

Özellikle iman, ibadet, ahlâk ve cihad ile ilgili şuur verecek kitapları tercih etmeye çalışarak Müslümanlığımızı güzelleştirmeyi hedeflemeliyiz.

Dünya gündeminde olan olayların bizleri de yakından ilgilendirdiğini düşünüp, sıcak gündemi merak etmeli gazete, dergi, köşe yazıları ve makaleler okuyarak gündem takibi yapmaya ve kültür seviyemizi yükseltmeye çalışmalıyız.

Seçkin yazarların seminer ve söyleşilerini takip etmeliyiz.

Kütüphanelere ve kitapevlerine gitme alışkanlığı kazanmalıyız.

Okuduğumuz kitapların önemli yerlerinin altını çizmeli, yavaş ve dikkatli okumalı ve bitirdiğimiz bir kitabı paylaşabileceğimiz insanlarla mütaala ederek bilgilerin kalıcı olmasını sağlamalıyız.

 

Kıymetli okurlarımız! Umarız yukarıdaki maddelerin yardımıyla okuma engelimizi aşar ve faydalı kitaplar okuyarak okuyan-araştıran, yaşayan ve anlatan bilinçli Müslümanlardan olmayı başarabiliriz.

      Okumaya çok zaman ayıralım. Kitabı boş zamanlarımızda değil de; her zaman okuyalım.