"Coronayı bilmem kim saldı? Hangi ülke silah olarak kullanıyor? İlaç şirketlerinin işi, İsrail'in oyunu, İngiltere'nin plânı, 5G'nin cilvesi..." gibi haberleri görmekten ve duymaktan kusacağım artık, yeter.
Allah'ın plânının olabileceğini bir tarafa bırakıp, bilmem hangi ülkeyi kaos tanrısı ilân ede ede, o ülkeleri ve yöneticilerini yücelttiğinizin, her şeyin hâkimi ve tetikleyicisi olduklarını bilinçaltınıza telkin ettiğinizin farkına lütfen varın ve algılarınızla oynamalarına müsaade etmeyin.
Bilmem kaçıncı yüzyılda bu kadar gelişmiş laboratuvarlar, böylesi bir çıkar ilişkisi dünyada mevcut değilken daha beter salgınlar olmuş ve tüm insanlık bundan etkilenmişken, şimdi ise neden bu salgının tetikleyicisi olan ve tek gayenin bizi temizlemek olduğu Allah'ın gücünü düşünmektense, illâ kaos tanrıları üretip esas meseleyi ıskalıyorsunuz?
Dünya yaratıldığından beri nice felâketler yaşanmış ve bu felâketleri birebir yaşayan insanların, bundan sonra bir daha asla dünyanın eskisi gibi olamayacağına dair inançları hep tersine olmuştur. Nuh tufanını (A.s) hatırlayın. Felâket kalkmış, tufan dinmiş, dünya süt liman olmuş, hayat tekrardan başlamış, bahar yine gelmiş, düzenler yeni baştan kurulmuşken; neden birilerinin de ısrarla istediği gibi 'kaos tanrısı' arama peşine düşüyor ve esas mesajı anlamıyorsunuz? Evet, onlar tam da bunu istiyorlar." Kaosu da, düzeni de biz getirir, dilersek hepinizi de kendimizle beraber yok ederiz" algısını oluşturmak için çaba sarf ediyorlar. Oysa Allah dilemese yaprak bile kıpırdamazken; bunun bir süreç olduğunu, gelip geçeceğini, bize düşenin sadece Allah'ı anmak ve tüm güçlerin üzerinde bir gücün olduğunu bilerek yüceltmek iken, kendinizi neden kapana kıstırılmış fare gibi hissediyor, yarının ne getireceğini bilmeden Nuh tufanı'nı (A.s) felâket sayıyorsunuz? İnanıyor ve tevekkül ediyorsanız gemiye binin, yok eğer şüphe duyuyorsanız umutsuzluğa kapılıp kaos tanrıları ile vakit kaybedin. Kalbinizi ve inancınızı kendilerine çevirmenizi hedefleyen bu tanrılar, istikâmetinizi şaşırtmak için çalışıyorlar.
Hayır efendim, düzen sizin istediğiniz ve biçimlendirdiğiniz gibi kurulmayacak. Nuh'un (A.s) gemisi tekrar yol alacak. Kötülük lânetlenecek, şeytanın diğer gözünü de kör edip, diğer ayağını da kıracak erler, yiğitler hep var olacak. Dünya sizin istediğiniz tarafa değil, sahibinin emrettiği yöne dönecek. Musa'nın (A.s) yardığı denize dört nala gidenler boğulacak, son nefeste imana gelenlerin ağzını, Cebrail (A.s) balçıkla bir güzel sıvayacak, Yusuf (A.s) zindanlardan çıkacak, Muhammed (A.s) gönülleri yine fethedecek. Siz ne plânlarsanız plânlayın; düzenin üzerinde bir düzen, kaderin üzerinde bir kader, kötülüğün üzerinde hep bir iyilik olacak. Tutmayacak bu dünyaya çaldığınız, şeytanın tükürüğü olan kokuşmuş mayanız... Nice Firavunlar gördü yeryüzü, nicelerinin esamesi bile artık okunmazken, siz de bu kervana dâhil olacaksınız. Sizden korkmuyoruz, sizi asla güç olarak görmüyoruz. Allah'ın vaadi asla şaşmayacak ve yeryüzüne dağılıp her birinizi, arkasına saklandığınız gargat ağacına asacağız. Size vaad edildiğini söyleyerek üzerinde katliamlar yaptığınız topraklara gömeceğiz sizi. Vahye tutunacağız, akla tutunacağız, Peygamber'e tutunacağız. Sisteminizin hipnoz etkisi bize tesir edemeyecek. Esas mesajı ıskalamayacağız, yaptıklarınıza boyun eğmeyeceğiz, dünyayı döndürmeye çalıştığınız yönün çarklarını, biz vahiyle kıracağız. Beklemeyeceğiz artık atacağınız adımları, sizler adımlarımızdan korkacaksınız. Kal-u Belâ sözümüze sadık kalıp, Erkam'ın evine çevireceğiz evlerimizi. Biz ve siz varız artık bundan sonra, iyilik ve kötülük var, siyah ve beyaz var, zehir ve şifâ var. Karışmayacak artık ne rengimiz renginize, ne tadımız tadınıza, ne içimiz içinize. Musa'nın (A.s) asası gibi ayırdı bizi, Nuh'un (A.s) gemisine bindik, biat ettik peygamberle. Her şey yeniden başlıyor ve her şey yazıdaki gibi olacaksak eğer süt liman bir dünya bizi bekliyor ve süt gibi tertemiz oluyoruz efendim.
Unutmayın, istikâmet Nuh'un (A.s) gemisidir. Düzenler değişecek fırtına dindiğinde ve tam da bize sunulan bu fırsatı değerlendirmek vaktidir. Yoksa bir daha zor bulursunuz coronayı.
Hepinize önce iman, sonra sağlık diliyorum efendim. Saygılar...
