Tesbih merakı, meraklılarını yavaş yavaş iflah ol-maz bir şekilde sarar ve tesbih meraklıları artık kendilerini birdenbire tesbihlerin dünyasının içinde bulu- vermiş olurlar. Tesbihler ile dost olanlar, meraklı olanlar, bu işe gönül verenler artık kendilerini tesbihlerin dostluğundan ayrı tutamazlar. Tesbihlere karşı iflah olmaz bir sevgiye yakalanmış olurlar. Tesbihler ile uğraşan ustalar, koleksiyonerler, tesbih satıcıları, hepsi tesbihlerden ayrı bir zevk alırlar. Tesbih adına özel olarak yazılmış kitaplar bile piyasada var. Çünkü tesbih başlı başına bir ilim ve sa-nat dalı. Tesbih, artık günümüzde ibadet aracı olmanın dışında, koleksiyon, stres arma aracı olarakta insan hayatında yer alıyor. Tesbih bazıları tarafından parmak uçlarındaki hu-zur olarak nitelendiriliyor. Namaz kılanlar, aşiret ağaları, kabadayılar ve meraklıları alıyordu eskiden, şim- di ise strese iyi geldiği açıklamaları, filmlerdeki oyuncuların etkisiyle, tesbihlere gençler ve kadınlarda da-hil olmak üzere rağbet edenlerin sayısı gittikçe ço- ğalıyor. Hatta kapitalizmin tüketim çılgınlığını körüklemesiyle, sevgililer günü, babalar günü gibi özel günlerde, babalarına, eşlerine, sevdiklerine tasbih alanlarında sayıları gittikçe artıyor. Kimine göre ibadet aracı bir eşya, kimine göre ekonomik değeri olan bir araç, kimine göre sanat, koleksiyon, antika, uğraş yada hobidir, tesbih. Tesbih sevgisi ve merakı yüzünden, Konya’da kurulan tesbih borsası bile var. Konya sarraflar çarşısındaki Kapı Cami’nin avlusunda Türkiye’nin her ye- rinden gelen meraklılar burada buluşuyorlar. Sadece tesbih satan dükkan sayıları eskiye nazaran gittikçe çoğalıyor. Seyyar tezgahlar ve çanta ile de değerli tesbih satanlar var. Ayrıca Urfa, Mardin, Diyarbakır, Konya, Kayseri, İstanbul, Bursa gibi şehirlerde tesbih satanların tesbih sattığı kahveler var. Almanya’dan bile Bursa’ya tesbih müzayedesine uçak ile tesbih almak için gelen bile var. Yunanistan ve fransa gibi ülkelerin büyük şehirlerinde müstakil tesbih müzeleri var. Tesbih tutkunları, tebihlerini önce gül, sonra ba-dem yağı ile temizliyorlar. Tesbihler koleksiyonerlerin çocukları gibi, onlara çocuk gibi bakarlar. Tesbih günümüzde emeklilerin hem geçim kayna-ğı hem de teselli kaynağı haline geldiği gibi sadece 30 yıl bu iş ile uğraşıp ekmeğini lazananlarda mevcut. Tesbihler çeşitli nesnelerden yapılıyor. Bitki, ağaç türleri, hayvan boynuzları, hayvan dişleri ve kemikle-rinden, taşlardan, camlardan. En çok ilgi gören türler ise: mercan, sedef, akik, amatis, katalin, fildişi, deve dişi, kemikler: deve kemiği, fil kemiği, gibi. Boynuzlarda ise: boğa, keçi, geyik, ceylan. Ağaç ve bitkisel maddelerden en çok talep edilenler ise şöyle: kehribar, zeytin çekirdeği, vişne çekirdeği, gül, peleseng, vengi, kuka, andız, ardıç, kızılcık, yılan ağacı, zeytin ağacı, şimşir ağacı, öd ağacı gibi. Kehribar diye yüksek fiyatlara anlamadan alanlar var. Tesbih konusunda aldatılmak çok kolay, aldanmamak uzmanlık gerektiriyor. Dünya, tesbih piyasası İran’lıların ve Çin’lilerin eli-ne geçmiş durumda. Arabistan pazarları ise Kore, Çin ve İtalya tarafından paylaşılmış. Tesbih, gözümüze küçük bir obje gibi gözüküyor ama, tesbih üzerine yazılan müstakil kitapları okuyun-ca, o küçücük objenin arkasında kocaman bir dünya-nın gizlendiğini anlamış oluyoruz. Edebiyat ve kültürümüzde tesbihin küçümsenmeyecek derecede yer aldığınıda görüyoruz. Bu işler bir hastalıktır. Herkes tesbihe büyük para bağlamaz ama tutkun olanlar ne yapar eder almak istediği tesbihi alır. Tutumlu biri olsa da paraya kıyar alır. Üzerinde parası yoksa, borçlanmayı sevmese bile, tesbih sevdasına borçlanarak beğendiği o tesbihi alır. Tesbih deyip geçmemek gerek. Tesbih için alt tarafı tesbih diyenler yanılmış olurlar. Değerli tesbihler başlı başına bir sanat değeri taşımaktadırlar. Ayrıca, tesbih uğraş ve ilim gerektiren bir objedir. Tesbih ile uğraşmanın zevki bambaşkadır. Bunu da ancak tesbihler ile uğraşanlar bilir.