16 yıldır ülkenin direksiyonunda yer alan AK Parti için 2019 yerel seçimleri adeta  ya “tamam” ya da “devam” niteliğinde olacak. 

Genel olarak Belediye Başkanlarının performansından memnun olmayan AK Parti lideri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük bir değişime imza atması bekleniyor. 
Seçim startının verilmeye başlandığı bugünlerde, en çok merak edilen konulardan birisi Alinur Aktaş sonrası koltuğa oturan Alper Taban’ın yeniden aday gösterilip, gösterilmeyeceği sorusu.
Dışarıdan siyaseti izleyen biri olarak bana göre yapılan en büyük yanlış, adayların, aday adayları içerisinden belirlenmiş olmasıdır. Mesela İnegöl’den örnek verelim;
İnegöl Belediye Başkan adaylığı için 20 ismin başvuruda bulunduğunu düşünelim. Ancak, başvuran 20 aday adayı da vizyonsuzsa ne olacak?  Bu nedenle belediye başkan adaylarının şehri iyi tanıyan, başarı hikayesi olan, siyasi birikimleriyle beraber vizyonu geniş olan kişi olması gerekir. Peki bu kriterler yeterli mi? Elbette ki hayır.
Belediye Başkanı öncelikle lider olmalı. Oturduğu makamın hakkını veren, tüm kesimlerin saygı duyduğu, vasıflarla donanmış olması gerekiyor. Bana göre AK Parti’nin önceliği buna vermesi lazım.
Mesela İnegöl’e kim level atlatır? Bunun düşünülmesi, yani kafa yorulması gerekir. İlla bu ismin aktif siyasetin içinde olması gerekmez ya da aktif siyasetin içinde olan en donanımlı isim bulunmalıdır. Partinin doğru ismi bulması ve “bizim adayımız budur” demesi gerekir. 
İnegöl’ün siyasi kültürü ve geçmişine bakarsanız aslında ne demek istediğimi gayet iyi anlamış olursunuz. 
AK Parti, kendine çok fazla güveniyor. Bu güvenin mimarı Başkan Erdoğan... Erdoğan’ın varlığı nedeniyle teşkilatlarda “Kim aday gösterilirse gösterilsin, O kişi güle oynaya kazanır“ havası var.

Bir gün bu hava pahalıya patlayacak. Bulunduğum her ortamda söylüyorum; AK Parti 2002 ruhuna geri dönmeli. İnanın bana 2002’de ki ilçe teşkilatını bugün başa getirirseniz, AK Parti İnegöl’de tarihi oy alır. O dönemin partililerinde ki çalışma iştahı bugün yok. Herkes kendi havasında.
Geçen gün bir ortamda bir dostumuz şöyle bir çıkış yaptı;
“Bugün İnegöl Belediyesi başka bir partinin elinde olsaydı, son bir yılda yapılanların hangisini yapmazdı, ya da yapamazdı?”
“Alper Taban iyi bir insan” görüşü herkes tarafından kabul ediliyor. Ancak iyi bir lider, vizyonuyla değer katan bir Belediye Başkanı, büyük düşünüyor ve harika projeleri var diyeni görmedim.
Çok çalışıyor, belediyenin asli işlerini iyi takip ediyor diyenler çok ama kimse rutin belediye başkanlığının dışına çıkıyor, cesur kararlar alıyor, şehrin gelişiminde ciddi çalışmalar yapıyor diyen yok.

Belediye bünyesinde bir daire müdürü olsa, “en başarılı daire müdürü olur” diyen çok, hatta “O’na yakışan en büyük görev 2. adam olmaktır. Alinur Aktaş döneminde gerçekten bu görevi süper yürüttü” diyenler gerçekten çok fazla.
Ancak, dünyada ki ve Türkiye’de ki gelişim hızına yaklaşmak için, bu hıza ayak uyduracak biraz deli, biraz cesur, biraz masaya yumruğunu vuran, biraz da ağır abi rolünde bir başkan adayı şart.

Şimdi elbette bu köşe yazımı okuyan bazı derin abiler oldukça rahatsız olacaktır. Ama sustukça geldiğimiz durum ortadır. Eğer bir medya kuruluşuysak, birileri cesurca olanı biteni kaleme almak zorundadır.
2019 seçimlerinde AK Parti’nin İnegöl’de ki aday kriteri Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yerini dolduracak bir isim olmalıdır. İl Başkanı olan Ayhan Salman taktir ettiğim biridir. Beklentiler, O’nun döneminde ilk kez yapılacak olan yerel seçimlerde “İşte İnegöl’e bu isim yakıştı” dedirtecek bir ismi Ankara’ya kabul ettirmesidir.