Yeni nesil gençliğin iyi yâda kötü yanlarını bir terazinin kefelerine koymaya kalksanız mutlaka iyi yönleri ağır basar. Bu günkü yazıma neden böyle bir konu ile başladım?
     Benim yaşımda olanlar hatırlayacaklardır, 1980 yılı öncesi Sağ-Sol çatışmalarının yaşandığı o kanlı ve dehşet dolu günleri. O tarihlerde benim gibi Milliyetçi ve muhafazakâr arkadaşlarımızın birçoğu vatan haini satılmış yâda kandırılmış Ateist gençler tarafından ya katledildiler, ya da dövülerek hastanelik edilmişlerdi. 
     Şükürler olsun ki bu gün ki gençliğimizin bu türde bir sorunu yok. Yavaş, yavaş inançlı ve ahlaklı bir gençlik yetişmek üzere! Her ne kadar istisnai durumlar olsa da geleceğe yönelik bir kuşku söz konusu değil. O sözünü ettiğimiz yıllarda bizlere ne yakıştırmalar yaptıkları bu günkü gibi aklımda:
     “Örümcek kafalılar!”,  “Yobazlar!”, “Faşistler!” “Gericiler!” gibi aklınıza ne gelirse bizlere sarf ederlerdi. Dini bilgilerden yoksun, Tanrı tanımaz bir gençlik zamanı yaşamıştık. Tabii ki bu gençliği o hale getiren sebepler vardı. Ve öylesine haince planlar hazırlanmışlardı ki sormayın. Böyle bir korkunç u ortama getirenler senaryolarını hazırlarken, hem içte ve hem de dışarıdan planlanan oyunların kurbanı olmuşlardı. Oysa şimdi ki gençliğin birçoğuna baktığımızda, şükürler olsun ki bu gün yetişen nesil en azından camileri dolduran ve inançlı, ahlaklı bir gençlik profili oluşturmaktadır! 
     Her fırsatta ülkemize yönelik saldırıları kınayıp tepki gösteren, Vatanını, Milletini ve Bayrağını seven asla hainlerin oyununa gelmeyen bir gençlik yetişmekte. Hainler ne kadar çaba sarf ederlerse etsinler bu inanç ve imanla yetişen gençliği etkileyemediklerini anladıkları için, şimdilerde farklı metotlar geliştirerek gençliğimizi demolize ve kategorize etmeye çalışmaktalar.  Peki, nedir bu uğraşın amacı:
     Gençliğimizi inançlarından ve benliğinden uzaklaştırmak için onlara uyuşturucu, içki, sigara gibi kötü alışkanlıklara yöneltmekte, saygısız ahlaksız bir gençlik vücuda getirerek geleceğimizin teminatı olan gençliğimizi bitirmek amacındadırlar. 
     Öte yandan umursamaz bir gençlik yetiştirilmesi için harcanan çabaların bir başkası da: Yabancı hayranlığını ön plana çıkarıp gençliği Disko, bar ve çeşitli içkili eğlence mekânlarına çekip, İslam’ı yaşamalarına engel olmak. Zaman, zaman bu amaçlarına ulaşmış olsalar da, bu gençlik sayısı azınlıkta kalmaktadır. Bizi gururlandıran ve gün geçtikçe artarak çoğalan ihlâslı gençlik sayısıdır. Bu da büyük çoğunluk teşkil etmemektedir. Bizleri sevindiren ve ümitlendiren de bu dur.
     Bu arada bize ve ülkemizi yönetenlere büyük görevler düşmektedir. Öncelikle yapılması gereken, televizyon programlarının yayın akışları eğitici ve öğretici olması ve genç nesil kendi öz kültürümüz ile yetiştirilmesi için çaba sarf edilmelidir. TV programları yabancı hayranlığı ve onların kültürlerinden uzak şekilde hazırlanmalıdır. Bu programlarda öz kültürümüz işlenmeli geleceğimizin teminatı olan gençliğimiz büyüğüne saygılı, terbiyeli ve inançlı birer birey olarak toplumumuza kazandırılmalıdır. 
     Bu arada büyük şehirlerimizde sokak çocukları ve kimsesiz, parklarda bahçelerde yaşayan çocuklar ile uyuşturucu müptelası gençler (Tinerci)adı ile bilinen bağımlılar da toplanıp tedavi altına alınmalıdır. Bu gençleri meslek edindirilip topluma kazandırılmalıdır. Bu gençleri kendi kaderlerine terk edilmeyip toplum içinde habis bir çıban olmaktan kurtarılmalıdır. İşte o zaman arkamıza bakmadan ileri bir medeniyet seviyesine gelebiliriz.
     Günümüzde eğitim kurumları sadece öğretim yapmakta. Oysa eğitim, tabiri caiz ise adeta rafa kaldırılmış. Eğitim işini gerçek anlamında öğrencilere vermemiz gerekir.Milli Eğitim Sistemi, Eskiden olduğu gibi gerçek bir eğitim ve öğretim kurumları haline getirilmelidir. Benim yaşta olanlar çok iyi bilirler. Bizim zamanımızda okullarda “Yurttaşlık” adında dersimiz vardı. Bu ders yeniden hayata geçirilip, ilkokuldan başlamak kaydıyla ortaokullarda da zorunlu ders olarak verilmelidir. Bütün bu anlattıklarım tam manası ile uygulanırsa işte o zaman geleceğimizin sağlıklı ve sağlam toplumuna kavuşabiliriz.
     Rabbim gençlerimizi her türlü olumsuzluklardan ve kötü alışkanlıklardan korusun!