31 Mart akşamı İnegöl’de sandıklar açıldığında muhalefeti hayal kırıklığına uğratan bir sonuç ortaya çıktı. Sonuçları derinlemesine incelediğimizde aslında konuşulacak çok şey görüyoruz.

Bana göre bunların en başında, Cumhur İttifakının önemli bir tamamlayıcısı olan MHP var.

2014 seçimlerinde Fikret Fidan’la seçimlere katılan MHP, ciddi bir oy patlaması yaşamıştı. Yüzde 32,60 oy alan MHP, 31 kişilik Belediye Meclisine 8 üye soktu. Ancak daha sonraki dönemde partide yaşanan bölünmeyle MHP’nin içinden İYİ Parti doğdu.

MHP’nin neredeyse tüm etkin isimleri İYİ Parti’ye katıldı. Partinin omurgasını oluşturan Hasan Toktaş, Müfit Besler, İsmail Karaman ve Hasan Aksu gibi kamuoyuna malolmuş isimlerle birlikte binlerce MHP’li İYİ Parti’ye katıldı. MHP’nin adeta içi boşaltılmış gibiydi.


Ancak cepheyi terk etmeyen ülkücü kanadın bazı isimleri, yokluk içinde partiyi sabırla ayakta tuttular. Belediye Meclisinde ki 5 üyeleri istifa edip, İYİ Parti’ye katılmış ve partinin finansman kaynakları olan isimleri de kaybetmişlerdi.  

Şimdiki İlçe Başkanı Aytekin Torun’un yanı sıra, Fehmi Sarı, Hakan Ergül, Sinan Döngel, Emin Özdemir, Uğur Bayram gibi isimler gemiyi terk etmediler.

Parti genel merkezinin izlediği yol haritasını harfiyen uygulayan partililer, bugün geldiğimiz noktada olağanüstü bir aşamaya geldiler. MHP’nin AK Parti ile Cumhur ittifakı kurmasının ardından uykudaymış gibi görünen parti, bugün ülkenin kaderini belirleyen bir parti konumuna geldi.

Önce genel seçimde, ardından yerel seçimde sağlanan kıskandıracak bütünlük sayesinde, MHP küllerinden adeta yeniden doğmuş oldu.


31 Mart seçimlerini bir gazeteci olarak çok iyi gözlemlemeye çalıştım. Yapılan ittifaklarda parti tabanlarının bütünlüğü sağlanamıyordu. Hakeza CHP ve İYİ Parti arasında ki bütünlüğün tam olarak sağlanamadığı gibi.


Ancak MHP İnegöl yönetimi, ittifakın nedenlerini seçmenlerine çok iyi anlatmasını başardı. Tüm Meclis Üyeleri AK Parti adayı Alper Taban ve AK Partili adaylarla gerçekten alkışlanacak bir birliktelik kurdular. Hemen hemen her seçim gezisinde birlikte hareket ettiler. MHP’liler sadece AK Partililerle değil, bireysel gezilerde yaptılar. Ben uzun yıllar sonra MHP’yi bu kadar organize gördüm.

Malum AK Parti’nin başarısında ki en büyük etkenler biri, alternatif bir parti olmamasındandı. Bana göre, MHP Genel Merkezinin izlediği politika sayesinde, MHP alternatif bir parti hüviyetine büründü.

AK Partili seçmenlerin önceki yıllarda ikinci partileri Saadet Partisiydi. Bana göre bu durum değişti. MHP muhafazakar kanadın bana göre ikinci partisi haline geldi. Hatta şunu da iddia ediyorum;  İnegöl’de AK Parti yerine MHP seçime girseydi, yüzde 55-63 bandında oy alabilirdi. Hatta AK Parti ve MHP yarışa girseydi. MHP yüzde 30’luları rahat geçerdi.

Tabi bunlar benim izlenimlerim. Bu sebepledir ki, AK Parti’ye güç veren bir MHP var. Ancak bu güce ulaşmasında AK Parti’nin de ciddi katkısı var.

31 Mart seçimleri sona erdi. MHP meclise 8 isim soktu. Özellikle Ahmet Genç ve Faruk Adıyaman isimleri, gerek duruşları, gerekse de donanımları açısından siyasette parlayacak isimler arasında.  Ergün İlçin ve Önder Özer Erdoğmuş ise, siyasete kazandırılmış yeni yüzler. Ben bu iki isminde MHP’ye ileriki yıllarda ciddi katkı sağlayacaklarını düşünüyorum. Dava adamı olan İrfan Çakır, Sedat Eceryıldız ve Cavit Dülger’de yine az önce saydığım isimlerle MHP’yi mecliste temsil edecek isimler arasında. Memuriyet hayatından sonra yaşamını İnegöl’de sürdüren ve uzun zamandır Fenerbahçeliler Derneği’nde görev yapan Mevlüt Akbay’da MHP’ye katkı sağlayacak diğer bir isim olacak.

Ama bu köşe yazısında dile getirmek istediğim kişilerin başında MHP İlçe Başkanı Aytekin Torun var. Bugüne kadar kendisiyle hiçbir platformda oturmuşluğum ya da tanışıklığım olmadı. Ancak kendisini yakından takip ediyorum. Özellikle seçim döneminde muazzam bir çalışma performansı gördüm kendisinde. Partide birlik ve bütünlüğün sağlanması noktasında, olası yaşanacak olumsuzluklara anında müdahale etti. Bana göre Aytekin Torun’la İnegöl siyaseti bir isim daha kazanmıştır.

Saygılarımla…