Bu günden itibaren haftada iki gün (Salı ve Perşembe günleri) bu köşede analiz başlığı altında yazılarıma başlıyorum.
Tüm okurlarıma selam olsun.

Ülkemizde başında Milli ifadesi olan iki Bakanlık vardır. Bunlardan birisi Milli Savunma Bakanlığı, diğeri Milli Eğitim Bakanlığıdır. Bu iki bakanlık ülke savunmasının ve eğitiminin temel yapı taşlarıdır. İki kurum da siyaset üstü kurumlarımızdır veya öyle olmalıdır.

Kışlaya ve okula siyaset girmemelidir.

Maalesef üzülerek görmekteyiz ki, bu iki bakanlık da siyasetin baskısı altındadır.
Ülkemizi çağdaş, muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak olan eğitim sistemimiz; liyakatsız eğitimciler ve siyasi baskılarla orta çağın karanlığına doğru götürülmektedir.
Akşamdan sabaha değişen sınav sistemleri öğrencilerin kafasını karıştırmış velileri de huzursuz etmiştir.
Günlük yap-bozlarla bir türlü normal mecrasına oturamamış milli eğitimimiz, olmadı sil-baştan tekrarlarla başa dönülmesi zaman kaybıyla birlikte başarıyı da olumsuz etkilemekte, dünyada başarı ortalamalarında ülkemizi son sıralara geriletmiştir.

Bu durum ülke halkını üzmekte yüreklerimizi incitmektedir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün öncülüğünü yaptığı modern, ilerici, çağdaş eğitim sistemi siyasi ikballer uğruna zaafa uğratılmış, türlü entrikalar ve karalamalarla bilimin ışığından yoksun bırakılmıştır. Modern okullardan sanki devlet elini çekmiş, eğitim öğretim vakıflara ve cemaatlere bırakılmış okulculuk özel okullarla rant kapısına dönüştürülmüştür.
Üniversiteye giden çocuklarımız geleceklerinden umutlarını kesmiş, okuma heveslerini yurt dışı üniversitelere bağlamış, mali durumları iyi olanlar da başka ülkelerdeki üniversitelere kayıt yaptırmışlardır. Böylelikle beyin gücümüz de ülke sınırlarının dışına kaçmış oluyor.

Son üniversite (LYS) sınavlarında başarı gösterip üniversitelerin çeşitli fakültelerine kayıt yaptıran öğrencilere istatistiksel olarak baktığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkmaktadır:

Üniversiteye kayıt yaptıran öğrencilerin; %17´si İmam Hatip okulu mezunları, %40´ı Anadolu Lisesi mezunları, %60´ı Fen Lisesi mezunları olduğu görülmektedir.

Sayın Milli Eğitim Bakanımız elmas değerinde bir eğitim sistemimiz var diyor, sayın Cumhurbaşkanımız maalesef eğitimde yeterli başarıyı yakalayamadık deyip itirafta bulunuyor.

Sizce kim gerçeği söylüyor?
Bence Sayın Cumhurbaşkanımız doğruyu söylüyor.