Malumunuz üzere İran asıllı Türkiye cumhuriyeti vatandaşı işadamı Reza Zarrab ülke gündemini meşgul etmeye devam ediyor. ABD´ye sözde seyahati esnasında tutuklanan ve İran´a karşı ABD ambargosunu delmekle suçlanan malum şahıs hükümetin birçok mensubunu rüşvet almakla suçluyor.
Fakat ortada ABD varsa orada bir problem var demektir.

Zira ABD ve Zarrab bir şekilde anlaştı. Zarrab, hakkında nitelindirici dolandırıcılık, ambargo delme ve kara para aklama gibi toplam 90 yıl hapis cezası gerektiren 6 suçun tümünde SUÇLU olduğunu itiraf etti. Ancak itirafçı konumunda olduğu için cezası hafifleyecek.

Tabi bu işten Zarrab kazançlı çıkarken Türkiye zararlı çıkacak. Zaten kamuoyunda Türkiye´nin itibarını zedelemek için uğraş veren ABD, bu hedefine ulaşmak için daha da fazla yol katedeceğe benziyor.
İddialar gün geçtikçe artacaktır. Fakat FBI kontrolünde tutulan ve bu şekilde ifade veren birinin iddiaları ne kadar doğrudur, tartışılır.
Şayet anlattıkları doğru ise yer yerinden oynar. Çünkü iddialar yenilir yutulur gibi değil.
Şahsen ben iddiaların ABD tarafından yapılması ile iddia muhataplarına karşı güvensizliğim arasında kalmış durumdayım.
Evet, ABD Tayyip Erdoğan vasıtasıyla Türkiye Cumhuriyeti ile olan düşmanlığını ilan etmiş olabilir ancak bu iddiaların asılsız olmayacağı anlamına gelmiyor.

*****

REZA ZARRAB BİR PROJEDİR

Reza Zarrab bir projedir. Bu projeyi hazırlayanlar da bu işin sonunda bundan kazanç sağlayanlardır. Bu projenin kaybedeni biz olabilir miyiz, evet bu bir ihtimal. Fakat kaybeden olmamız haksız olmamızı göstermez. Burada beni ilgilendiren tek konu hükümet yetkililerine verildiği iddia edilen rüşvettir. Bunun dışında gelişen olaylara kafa yormuyorum.
ABD´nin ambargosunun delinmesine niye üzüleyim? ABD´nin ambargosu delinsin, ekonomisi batsın, devleti yıkılsın umurumda değil. Umurumda olan bakanlarımızın adının karıştığı rüşvet skandalıdır. Umurumda olan Türkiye Cumhuriyeti Devletidir.
Türkiye Cumhuriyeti Devletini ABD´den de rüşvetten de korumalıyız. Bu her Türk vatandaşının asli görevidir.

*******

YAPMA GENÇ ADAM

Genç adam aracının egzozunun susturucusunu iptal ettirmiş, o da yetmezmiş gibi arada silah patlaması gibi ses çıkartıyor. Çocuklar elleriyle kulağını tıkıyor, yaşlılar yüzünü buruşturuyor. Bebek arabasıyla giden anne korkudan zıplıyor, ağlayan bebeğini susturmaya çalışıyor. Hacı amca kızıyor, bir adam küfürler savuruyor.
Ey genç adam;
Kullandığın ucuz aracının yerine hayal ettiğin pahalı aracı alabilmiş olsaydın böyle şeyler yapmazdın değil mi?
Ey genç adam;
Sol camını açıp sol kulağınla egzozdan çıkan ses ile mest olurken birileri ne kadar rahatsız oluyor farkındasın değil mi?
Ey genç adam;
Patlattığın egzozdan korkan genç kızların senin kardeşin olmasını istemezdin değil mi?
Ey genç adam;
Sokak arasında son sürat giderken önüne çıkabilecek küçük bir çocuğa neler olabileceğini hayal edebiliyorsun değil mi?

Ey genç adam aklını başına al. İnsanları rahatsız ediyorsun. Kul hakkına giriyorsun. Yıllar sonra bu yaptıklarından pişman olacaksın.
Daha fazla kul hakkına girmeden, daha fazla pişmanlık yaşamadan gel son ver bu kirliliğe.

******

Velhasıl…
Müslüman bir devletin bakanlarının rüşvet aldığı ispatlanırsa ortada çok büyük bir sorun var demektir. Belge görmek istiyorsanız, Bakara Suresi 188. Ayete bakabilirsiniz.