“Samimiyet “ kelimesini günlük hayatta çok kullanırız.”Lütfen samimi olalım.”, “ Tüm samimiyetimle söylüyorum inan!”, “Nedense bana pek samimi gelmiyor.” gibi ifadeler mesela…
Nedir samimi olmak? “Samimi olalım, samimiyetle söylüyorum.” derken ve “Muhataplarımız bizlere samimi gelmezken” bizler ne kadar samimiyiz hiç düşündük mü?
Samimiyet varlığın özüdür, gerçeğin ve doğrunun ta kendisidir. Yalanın, hilenin ve kötü niyetlerin olmamasıdır samimiyet. İnsanın olduğu gibi gözükmesi, içiyle dışının bir olmasıdır samimiyet. Konuşurken, anlatırken, dinlerken, yazarken, öğrenirken ve öğretirken farklı mülahazalara girmeden sadece Allah´ın rızasını aramaktır samimiyet.
Samimi insan bir başkadır. Fikri ve zikri ne olursa olsun samimi insan her zaman daha farklı olmuştur. Samimiyetin olduğu yerde korku, kaygı ve bunalımlar yoktur. Çünkü bilirsin ki “Bu insan böyle, neyse o.”
Samimiyet aslında halis bir niyet, kesin bir inanmışlıktır. Samimiyette yalan yoktur, oyun yoktur, fesatlık yoktur. Samimiyet, başarının en büyük anahtarı, başlıca altın kuralı ve olmazsa olmazıdır. Samimi olanın davası şer dahi olsa galip gelir.
Samimiyet…
Kulun Rabbini görüyormuşçasına ibadet etmesidir. Gizli saklı; aleni, aşikâr her yerde ondan hayâ edip günahlardan kaçınmasıdır.
Samimiyet…
Biz Müslümanların Peygamber Efendimizi sözde değil özde sevmesidir. Peygamber Efendimizin hayatını iyi anlayıp sünnetine uygun yaşama ve hadislerini hayata tatbik etme gayretidir.
Samimiyet…
İnsanlara bir gülümsenin sıcaklığını bir selamın huzurunu bir günaydının, teşekkürün kibarlığını bir özür dilemenin asilliğini göstermektir.
Samimiyet…
Eşlerin birbirini sevip sayması dünya ve ahiret hayatlarının ihyası için birbirlerine yardımcı olmasıdır. Güzel ahlaklı nesilleri yetiştiren bir yuvanın var olması adına maddi ve manevi her türlü fedakârlığı göstermektir. Evlatlarımızı kulakla değil gözle terbiye edebilmektir.
Samimiyet…
Bir evladın anne babasını şefkat kanatlarının altına alırken “Bunlar benim cennet anahtarım.” İnanmışlığını sergilemektir. Bir zamanlar benim güçsüzlüğümde onlar beni sarıp sarmalar korurlardı, şimdi sıra bende onlara “of” bile dememeliyim şuurunda olmaktır.
Samimiyet…
Bildiklerimiz ile amel etmektir. Harama haram, helale helal diyebilmektir. Amel etmediği bilgiyi söylemeye hayâ etmektir. Gücün ve menfaatin değil, hakikatin ve doğrunun yanında olabilmektir.
Samimiyet…
