AK Parti ilçe yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Ağaç İşleri Bölümünde faaliyet gösteren Özbay Sandalye firmasını ziyaret eden AK Parti Bursa Milletvekili Adayları Osman Mesten ve İsmail Özkan, seçim için destek istediler.

DEVLETİMİZİN GELECEĞİ SÖZ KONUSU

Ziyarette konuşan AK Parti Bursa Milletvekili Adayı Osman Mesten, “Memleket olarak, birlik ve beraberlik içerisinde Ramazan’ı geçirdik, bayramı yaşadık. Huzur ve sükun, diğer çevremizdeki komşulara baktığımızda oldukça iyi durumdayız. Bunun kıymetini bilmek lazım. Bayramı bugün geçirdik ama inşallah 3 gün sonra millet olarak daha büyük bayram yaşamak istiyoruz. Önümüzde 24 Haziran seçimleri var. Bu seçimler bugüne kadar geçirmiş olduğumuz seçimlerin tamamından daha değerli. Herhangi bir seçim değil. Bu seçimlerde kimin milletvekili olduğunun da önemi yok. Ben milletvekili arkadaşınızım, bunu açıkça söyleyebiliyorum. Kimin milletvekili olduğunun hiç önemi yok. Milletimizin, devletimizin geleceği söz konusu. Eğer bu seçimleri düzgün atlatamazsak, eğer biz bu seçimlerden sonra güçlü Türkiye’yi, yeni Türkiye’yi kuramayacak olursak, biraz önce bahsettiğim gibi çevremizdeki ülkelerdeki kan ve gözyaşının ülkemize gelmemesi için çok uğraşırız. İşin içinden çıkma ihtimalimiz çok zayıflar” dedi.

KÖPRÜDEN ÖNCE SON ÇIKIŞ

Mestan, “Memleketimiz 15 Temmuz darbesini gördü ama yaklaşık 6-7 yıldır çok ciddi badireler atlatıyor. Başımızda Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan olduğu için, güçlü bir lider olduğu için bunu halk ciddi şekilde hissetmiyor. Hissettirmeden devam etmeye çalışıyoruz. Ama öyle bir noktaya geldik ki artık yol ayrımındayız. Köprüden önce son çıkış diye bir tabir vardır. Biz bu köprüyü ya aştık ya da cephede kaldık anlamına geliyor. Bugün Suriye’de iç savaş var. Bundan 15 yıl önce Suriye dediğimiz yer başlarında zalim bir Esad yönetimi olsa da, ona başkaldırı olmadığı süre içerisinde güzelce yaşıyorlardı. Ama bugün Suriye’nin hiçbir yeri güvenli değil. Milyonlarca insan Türkiye’ye ve dünyanın değişik yerlerine gitmek zorunda kaldılar. Artık bir vatanımız var bile diyemiyorlar. İslam dünyasında aşağı yukarı her yeri bu durumda. Asıl hedefte Türkiye var. Türkiye’yi de dünyada hakim olan bu zulüm sisteminin efendileri tarafından, şu halde bile yaşamamıza izin vermeyecekler. Ülkemizi bölmek istiyorlar. 40 yıldır biz terör belası ile uğraşıyoruz. Çok ciddi kayıplar verdik. 50 bine yakın insanımızı kaybettik. Milyarlarca dolar bu mücadeleye para ayırdık ama hiçbir mesafe kat edemedik. 2 yıldır ciddi mesafe kat ettik. Çünkü artık Türkiye güçlenmenin eşiğinde. Güçlenmesi için yeni Türkiye’nin kurulması gerekiyor, Türkiye’ni hızlı karar alması gerekiyor. Eğer Türkiye bunu yapabilirse bir üst lige çıkacaktır. Geçen yıl alınan referandum kararı ile yürürlüğe koymak istiyoruz. Türkiye’yi kendi toprakları içerisinde boğmak ve bölmek istiyorlar. Onlarda kendilerine göre aşama kat etmişler. Bugün tek bir gücümüz var oda birleşmek, bir araya gelmek, Tayyip Erdoğan’ın arkasında sım sıkı durmak. Bizim karşımızda ki gurup ne diyor; içlerinden hiçbir tanesinin, millet ittifakı olarak ismini koydukları, benim zillet ittifakı dediğim ittifakın amacı ne? Demokrasi ülkemizde yaşanıyor, oyumuzu veriyoruz. Bizi kimin idare edeceğine karar veriyoruz. 16 yıldır Recep Tayyip Erdoğan idare etmiş” diye konuştu.

VESAYET ODAKLARI İLE İKTİDARA GELDİLER

CHP’nin tek parti dönemlerinde de, daha sonraki dönemlerde de normal şekilde iktidara gelemediğini ifade eden Mesten, “Çıksın bir lider desin ki; Tayyip Erdoğan ülkeyi buraya kadar getirdi, ben daha yukarı çıkaracağım, barış getireceğim, terörü yok edeceğim, çok daha iyi olacak desin. Oturalım bizde karar verelim. Peki böyle bir proje getiren var mı? Biz bugüne kadar görmedik. Bu ülkede daha öncede hükümet oldular. Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkede iktidar oldu ki, bu ülkenin kurucusu olduğunu iddia ediyorlar, kadro olarak öyle. Tek parti dönemlerinde de, daha sonraki dönemlerde de ki normal şekilde iktidara gelebilmiş değiller. Darbeler sonrası vesayet odakları ile iktidara geldiler. Ne yapmışlar bu ülkeye de bundan sonra ne yapacaklar. Bugün bir araya gelen partilere bakın ne diyorlar; Tayyip Erdoğan’ı gönderelim. Sonra ne yapacaksınız deyince; sonrasına bakarız diyorlar. Normal şartlar da bir çay bahçesinde oturup çay içemeyecek insanlar sadece Tayyip Erdoğan düşmanlığı karşısında birleşmişler. Tayyip Erdoğan’ı hedef almışlar, ona atış yapıyorlar. Sizin muhalefet olarak buna hakkınız var ama milletin karşısına çıktığınız zaman bir proje çıkarmak durumundasınız. Eğer sadece Tayyip Erdoğan’a atıyorsanız o zaman biz Tayyip Erdoğan’a gelen diğer oklara da bakarız. Başka kimler Tayyip Erdoğan’a ok atıyor; ;İsrail, İngiltere, ABD, Almaya. Bütün dünyayı sömürenler Tayyip Erdoğan’ın gitmesi için uğraşıyorlar. Burada bir gariplik yok mu? Onlar bunu isteyebilirler, bugün ortaya koyulan projeler ile 16 yılda getirmiş olduğu seviye ile yarın uygulayacağı projeler ile Türkiye güçlü bir ülke olacak, dünya da söz sahibi olacak, onların çıkarlarına çomak sokacak. O ülkeler elbette bunu istemez. Peki, muhalefet neden bunu istemiyor. Tayyip Erdoğan sizin istemediğiniz kötü bir şey mi yapıyor? Birkaç tanesini anlatayım. CHP’nin adayı diyor ki ben Tayyip Erdoğan’ın projelerini durduracağım. Hangisi peki bunlar; yerli araba projesi. Ben buna karşıyım diyor. Bizim ülke olarak bunu yapıyor olmamızın kime ne zararı var? Arabayı yaparken yanlışlar olabilir, mühendisler teknik hatalar yapabilir, de ki bize projenin şu kısmına karşıyım. Ama aynı gün gidip Alman arabasını ziyaret ediyorsunuz ve diyorsunuz ki bakın Almanlar bu işi ne güzel yapıyor. Peki, siz Cumhurbaşkanı adayı olarak bu milletim küçük bir millet olduğunu mu düşünüyorsunuz. Bizim millet olarak bu işlere aklımızın ermeyeceğini mi söylüyorsunuz. Aslında tam da bu. Almanya’dan bizim neyimiz eksik? Neyimiz eksik ki biz arabayı yapamayalım, ilacı, silahı yapamayalım. Biz onlardan daha avantajlıyız. Almanya 2. Dünya savaşından sonra yerle bir edildi. Bugün onların geldiği nokta nerede, bizim geldiğimiz nokta nerede. Tayyip Erdoğan 3. Havalimanı yapıyor Almanya rahatsız oluyor. Olur, çünkü onların menfaatine uymuyor. Oraya giden dövizler, oraya giden paralar buraya gelecek memleketimiz Dünyanın merkezi haline gelecek bu yüzden rahatsız Almanya. CHP bundan niye rahatsız” dedi.

KANDİL’İ DE ALACAĞIZ

“40 yıldır PKK ile mücadele ediyoruz” diyerek konuşmasını sürdüren Mesten, “Bu mücadelede az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik birde bakmışız ki bir arpa boyu yol almışız. Ama iki yıldan beri şuanda Afrin’de harekat yaptık aldık, El-Bab’ta yaptık Aldık, şuanda Münbiç’teyiz, yarın inşallah Kandil’i de alacağız. Bu noktaya geldik. Yol oraya gidiyor ama bu operasyonları yapan ekibin başında olan generalin apoletlerini sökeceğim diyorlar. Bu generalimizin apoletlerinden rahatsız olan kim olabilir? Olsa olsa PKK olur, dış güçler olabilir. Peki sen niye rahatsız oluyorsun. Çünkü o da istiyor ki Türkiye dış güçlerin gölgesi altında, onların istediği kadar gelişelim istiyorlar. Farkında olarak veya olmayarak dünyayı sömüren güçlerin sözcülüğünü yapıyorlar. Siyaset hiçbir zaman olmadığı kadar net iki kaba bürünmüş durumda. Bir kap diyor ki biz Türkiye’yi 2023-2053 ve 2071’e hazırlıyoruz. Ben şuanda bütün bu vesayet sistemine rağmen dünyanın en büyük projelerinin 6 tanesini Türkiye olarak yapıyorum. Devam edecek olursam Türkiye’yi dünyanın en zengin ülkesi haline getireceğiz. Bu zor şartlara rağmen dünyanın 20 büyük ekonomisinden biriyiz. Biz ilk 10’a gireceğiz, en güçlü ülkelerinden olacağız. Hayalden bahsetmiyoruz ki. Biz zaten böyleydik. Bizim dedelerimiz haritaya baktığında Edirne’den Kars’a kadar bir harita görmüyorlardı. 280 bin km değildi onların haritası. Bundan 100 sene önce baktıklarında; Asya’yı Osmani diyordu, Afirka’yi Osmani diyordu. Ufkumuz o kadar geniş ti ki dünyaya buradan bir güç devşirebiliyorduk” dedi.

Editör: TE Bilişim