Corona virüsün hayatımıza girmesinden sonra hareketlerimiz, çalışma ve eğlence biçimlerimiz kısacası tüm yaşamımız değişti. Dünyada artık her alanda büyük dönüşümler olurken bu durumdan en çok etkilerden biride hiç şüphesiz eğitim sektörü oldu. Uzaktan eğitim son 20 yıldır zaten eğitim sistemi içinde yavaş yavaş entegre olmuştu fakat hiçbir zaman esas eğitim şekli olmamıştı. E-Learning yani uzaktan eğitim sistemi Corona virüsten öncede kısmen de olsa kullanılıyordu.

Yeni dönem doğal olarak biz öğretmenlerde duygu, düşünce, davranış değişikliklerine neden oldu.

Online eğitim sistemine inanan ya da inanmayan öğretmenlerimiz var. Bu süreci nasıl yöneteceğini bilen ve bilmeyen öğretmenlerimiz var. En önemlisi bu tür bir eğitim sisteminde öğretmenlerimizin performansı ve motivasyonu çok önemli. Bütün yeniliklerde ve dönüşümlerde mutlaka bir direnç olur bu çok normal fakat gösterdiğimiz direnç bizi bulunduğumuz noktadan daha iyi bir noktaya götürmeyecekse direnç yerine alternatif yollar aramak ve bunları uygulamak daha mantıklı bir yol olacaktır. Yıllardır eleştirdiğimiz eğitim sisteminin bu süreçte iyi olduğunu, efektif olduğunu, modern olduğunu düşünen sanırım kimse yoktur. O yüzden aslında online eğitim bir fırsata dönüştürülebilir.

Eğitim sisteminin problemlerini hep öğrenci üzerinden baz alırız. Oysa ki çocukları x, y ve z kuşağı gibi kategorilere ayırıp yeni dönem çocukların Z kuşağı (analitik ve hızlı düşünen)çocuklar olduğunu belirtip sonrada 80 yıllık eğitim sisteminin öğretme metotlarını kullanmak ne kadar adil olur değil mi? Ben bu değişim ve dönüşümü sonuna kadar destekleyen bir öğretmen olarak yapmamız gerekenleri şu şekilde belirtmek istiyorum.

Öncelikle ilk yapılması geren optimist olmak. Yapılan bir çok araştırma otimist düşünen kişilerin hayatta daha başarılı ve mutlu olduğunu kanıtladı. Yapılan en büyük çalışma NBA deki basketbol koçlarıyla ilgili koçları optimist olduğu bilinen takımların hem daha fazla şampiyon oldukları hem de daha fazla maç kazandıklarını gösterdi. Yani bardağın dolu tarafını görebilen koçlar aynı maç aynı idman aynı performans olmasına rağmen maçı kazanabiliyor. Bir başka örnekte ise; öğrencilerinin özel sınıftaki üstün zekalı öğrenciler olduğuna inanan bir öğretmenin uyguladığı öğretme şekilleriyle vasat öğrencileri okulun en iyileri arasına getirmesi de bu duruma bir örnek olarak gösterilebilir. Ya da tıpta bilinen plasebo etkisi denilen durum yani hastaya bonibon şekerinin ilaç olarak verilerek ağrıların geçtiğini düşünmesi de yine optimist düşünceyle insan zihninin neler başarabileceğinin kanıtı.

Diğer bir önemli uygulama ise; çözüm odaklı olmak. Online eğitime geçiyoruz sınıfta çocukları yerinde zor tutuyordum ben onları şimdi nasıl ekran başında tutacağım şeklinde sorun odaklı olduğumuz zaman zaten yarışı baştan kaybettik demektir. Biz öğretmenler olarak çocuklara zaten sürekli çözüm odaklı olmaları gerektiğini anlatırken şimdi bizim yeni bir dönemde çözüm odaklı değil de sorun odaklı olmamız hiçte doğru bir davranış olmaz. Oturup kendimizi gözden geçirip eksiklerimizi geliştirmemiz gereken durumları tespit etmemiz ve beklide ilk başta eğitim sistemimizde bir dezavantajmış gibi gözüken online eğitimi modern ve uygar bir eğitim sistemine dönüştürebiliriz. Her zaman armut piş ağzıma düş olmayabilir, bazen de o değişim ve dönüşümün içinde bizimde olmamız gerebilir oturup pesimist olmak yerine kalkıp harekete geçmemiz çok daha yerinde bir davranış olacaktır.

Üçüncüsü ve en önemlisi ise; öğretmenin öğretme davranışını değiştirmesi gerektiği gibi bir gerçeklik. Sadece optimist ya da sadece çözüm odaklı olmak yetmiyor bunları da bir şekilde eyleme dönüştürmemiz gerekiyor. Yani eski öğretme davranışımızı yıllar boyu bizde kalıplaşmış olan ya da bize öğretilmiş olan öğretme davranışını değiştirmemiz gerekiyor.Online eğitim öğretmenin bir çok başka avantajını kullanamadığı ve beklide daha önce fark etmediği bambaşka öğretmen kabiliyetlerini geliştirmesi gerektiği yepyeni bir yolculuk aslında. Yapamasak dahi barısızlık karşısında yıkılmamak ve tekrar etmek, davranış değişikliğinin devamının gelebilmesi için tekrar sayımızı mümkün olduğunca yüksek tutup bunu sürdürülebilir bir şekilde devam ettirmek çok önemli. Biz kısa süreliğine online eğitime geçiyoruz diye düşünürsek muhtemelen öğretme davranışımızı değiştirmek için yeterli olmayacaktır. Çünkü bunun kısa süre devam edeceğine inanmak bizim bu anlamda bir davranış değişikliği geliştirmemizi motive etmeyeceği gibi bizi demoralize eder. O yüzden davranış değişikliğine gidecek şekilde zihni örgütlemek çok önemli.

Evet söylemesi kolay yapması zor 3 önemli unsurdan bahsettik. Yeni bir dönemde herhangi bir yolculukta olduğunuz noktadan başka bir noktaya gitmek istediğimiz zaman bunu bir piramide benzetmemiz lazım ve bu piramidin en altında duran şey bu üç kural; optimist olmak, çözüm odaklı olmak ve davranış değişikliğinde sürdürülebilir olmak çok önemli. Yeniden donatılmış yepyeni doğmuş bir eğitim sisteminin ve insanlığa yakışır bir eğitim sistemi olma fırsatı var. Dönüşüm her zaman zordur, sancılıdır yeniyi kabul etmek zordur bununla ilgili sıkıntılar yaşıyor olabiliriz. Ancak bu çağın insanının, bu çağın çocuklarının bunu yapabilecek olan öğretmenlerle birlikte eskiye oranla çok daha güzel ve çok daha hızlı yol kat ettiğini hep birlikte göreceğiz.

Kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonunda ki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı hem de gelecek treni görür.