Günümüz dünyasında artan sorunlara paralel olarak günümüz liderlerinden beklentilerde artmaktadır. Ayakta kalabilmek, varlığını sürdürebilmek için sürekli bir yenilenmek, uyarlanmak gerekmektedir. Hızlı değişen çağa ayak uydurmak gelişmeleri, değişimleri iyi okuyabilme ve bunların negatif etkilerine karşı hazırlıklı olabilme, çözümler, çareler üretebilmek gerekmektedir.

Eskinin kuralları, sınırları ortadan birer birer kalkarken beraberinde yeni rakipler yeni sorunları da getirmektedir. Haliyle bu hızlı kontrolü oldukça zor geçiş dönemlerine uyumlu donanımlı liderlere yüksek düzeyde ihtiyaç duyulmaktadır.

İletişim materyallerindeki hızlı bir değişim beraberinde bir çok sorunu da gündeminize getirmiştir. Kitlelerin bilgiye ulaşma oranında artış olmakla birlikte, bilgideki bilgi kirliliği de aynı oranda artmıştır. Bu bilgi kirliliğinin getirdiği sorunlar toplumumuzun huzurunu yüksek düzeyde etkileyen sorunlar haline gelebilmektedir.

Ülkemiz gibi genç nüfusun artığı toplumlarda gençlerin beklentilerine daha doğrusu farklılaşan beklentilerine hitap etme mecburiyeti de ortaya çıkmıştır. Gençlerinin bir çoğu geçim aracı olacak bir iş algısından ziyade içerisinde kontrol sahibi olabilecekleri katılımlarının, sorgulamalarının değerlendirildiği ortamlar arzulamakta bu yönde bir yaşam tarzını benimsemektedirler.

Sahici, daha sempatik, ilgili, dinleyen bir yönetici lider profili arzulanmakla birlikte ilham kaynağı, vizyon ve misyonu geniş, anlamsız  alakasız söylemlerden uzak bir lider profili de cazip olmakla birlikte çekim alanı da oluşturmaktadır.

Günümüz iktidarının topluma inme noktasında başarılı olduğu genel olarak kabul gören bir gerçektir. Toplumu analiz etmede ki başarı. Güncellenen, yenilenen meseleleri toplumun istekleri ile birlikte, küresel dünyanın gerçekleri arasındaki tercih zorunluluğunun getirdiği bir ortamda, doğru harmanlama çabaları da görmemezlikten  gelinemez. Sonuç itibarı ile 14 yıl boyunca toplumun algısını ilgisini yönetebilme başarısı olduğu gayet açık bir şekilde görülebilmektedir.

Günümüz muhalefeti açısından aynı şeyleri söyleyebilmemiz olanaklı görülmemektedir. Muhalefetin emniyet sigortası olma vazifesinin olduğunu düşünürsek  çağın getirdiklerine paralel bir donanım ve teçhizatlanmaya sahip olmadıkları ya da olamadıkları aşikar. Aslında önlerinde analiz edebilecekleri bir rol modelleri de mevcut iken neden başarısız olmaktadırlar ayrı bir soru.

Özetle halka inemeyen bir liderlik anlayışının başarılı olma ihtimali çok düşüktür. Halka inecek, onun ihtiyaçlarını analiz edecek, günümüz meseleleri ile halkın huzuru arasındaki bağlantıları, geçiş aşamalarını doğru yönetecek bir anlayışın başarılı olma oranı da daha yüksektir.

Temennimiz odur ki memleket meselelerinin hem iktidar liderleri hem de muhalefet liderleri tarafında ayağı yere sağlam basan projeler ile işlenmesi irdelenmesidir. Güçlü bir Türkiye için güçlü ve donanımlı bir iktidar kadar güçlü ve donanımlı bir muhalefete de ihtiyaç vardır. Daha güçlü bir Türkiye için esenlikle kalın.