Süt ve süt ürünlerine yeni yıl itibarıyla ortalama yüzde 25 zam geldi. Yaşanan fiyat yükselişlerini değerlendiren süt ürünleri üreticileri, artan maliyetler nedeniyle fiyat artışının kaçınılmaz olduğunu söylerken, satışlarda zamların ardından düşüş yaşandığına dikkat çekti.

2020 yılında tüm dünya pandemi ile mücadele etmeye çalışırken, ekonomik dengelerde de bozulma yaşandı. Türkiye'nin de içinde olduğu bazı ülkelerde bozulan ekonomik dengeler, artan talep ve yükselen maliyetler nedeniyle birçok ürünün fiyatında yükselişler yaşandı. Sebze-meyveden ayçiçek yağına kadar neredeyse her ürüne zam geldi. Son zamlar ise süt ve süt ürünlerinde yaşandı. Kaşar peynirinden yoğurtlara, beyazpeynirden ambalajlı sütlere, tereyağdan kremalara yüzde 20 ile 30 arasında zam geldi.

TÜİK'in verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 14.6 olurken, gıda ürünlerindeki artış yüzde 20'yi aştı. En fazla artış ise yüzde 674 ile hazır sütlü tatlılarda oldu. Biz de süt ve süt ürünlerinde yaşanan fiyat yükselişinin sebeplerini araştırdık. Sektör temsilcileri çiğ süt fiyatlarında yaşanan artışın ardından zammın kaçınılmaz olduğunu söylerken, enerji maliyetlerinde yaşanan yükseliş ve ambalaj fiyatlarındaki artışın da zamlarda etkili olduğunu söyledi. Süt ve süt ürünlerine yapılan zamlar daha yeni yeni raf fiyatlarına yansırken, süt ürünleri üreticileri fiyat yükselişlerinin ardından satışlarda bir miktar düşüş yaşandığını dile getirdi.

'FIRSATÇILAR DA ORTAYA ÇIKTI'

Bazı ürünlerde ise yaşanan fiyat yükselişleri yüzde 25'i aştı. Bir kilogramlık tereyağın fiyatı 60 TL'yken 80 TL seviyesini aştı. 500 gramlık kaşarpeynirinin fiyatı ise 24 TL seviyelerinden 35 TL'ye kadar çıktı. Ortalama zamların daha üstünde olan bu zamlar ise vatandaşın tepkisini çekti. Bazı üreticiler ise söz konusu fiyat yükselişlerini fırsatçılık olarak nitelendirirken, bazı marketlerin ise fiyatları daha da yukarı çektiğine vurgu yaptı.

Editör: TE Bilişim