Saadet Partisi seçim


Saadet Partisi seçim Koordinasyon Merkezi açılışı, Eski Adalet Bakanı SP Genel Başkan Yardımcısı, Bursa 1. sıra Milletvekili adayı Şevket Kazan'ın katılımı ile gerçekleştirildi.

Dün saat 15.30'da Atatürk Bulvarı üzeri Belediye Ek Hizmet Binası karşısında düzenlenen Seçim koordinasyon Merkezi açılışına SP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan, SP Bursa İl Başkanı Selim Sait Terzioğlu, SP Bursa Milletvekili adayları, SP il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri, Kadın ve Gençlik Kolları ile kalabalık partililer katıldı.

Açılışın ilk konuşmasını yapan İlçe Başkanı Bahri Urgun, "SP, 40 yıllık siyasi birikime sahiptir. Ülkemiz ve milletimiz için vardır. Milletimizin inancını, tarihini ve kendisini temsil etmektedir. Milli, güçlü, yaygın ve süratli kalkınmayı hedeflemektedir. SP, önce ahlak ve maneviyatın güçlenmesi için her türlü çalışmayı yapacaktır. Sadece seçimlerde iktidarı veya muhalefeti seçmiyoruz. Ülkemizin geleceğine yön veriyoruz. Oylarımızla istikametimizi belirliyoruz. Bizim görüşümüze göre dürüstlük şarttır, çalmak haramdır. Saadet, azınlığın değil herkesin hakkıdır. İnandığımız bu zafer bizlere artık yakındır" dedi.

Bursa 3. sıra Milletvekili adayı Salih Berber, "Saadetle hizmet ayağa gelecek. İşaret fişeğini buradan yaktık. AB uyum yasaları ile canı yanan, sıkıntılık çeken, 630 TL asgari ücretle sıkıntıdan kurtulamayan vatandaşlarımız, uyum yasaları çerçevesinde çocuğunu okula gönderirken endişe duyan anneler, kurbanı dışarıdan angus olarak getiren ve mahcup olan çitçilerimiz, sıkıntılar Saadetle bitecek. Yeni anayasa yapılacak. İşin adı anayasa, işin doktoru genel başkanımız Mustafa Kamalak olacaktır. Yeni anayasayı SP'siz meclis yapmasın. Darbe yapanlar, 1960'larda ABD’nin emriyle yaptılar. İpin ucu bir türlü ABD'ye ulaşmıyor. Ben çeteye çete demem ipin ucu ABD'ye ulaşmadıkça. ABD ile hesaplaşmayı SP yapacaktır. 2023'ü beklemeyeceğiz, 13 Haziran'da hizmete başlayacağız. Adil düzen gelecek" dedi.

SP Bursa İl Başkanı Selim Sait Terzioğlu ise, "Bursa'da anket yayınlanacakmış. Bir gazete ve TV öyle dedi. Bizlere gelip 'bir anket yayınlayacağız, ücret verirseniz, yayınlarız' dediler. Asıl anket sonucunu 13 Haziran'da göreceğiz. Şu anda Bursa'da Saadetin oyu yüzde 29'dur. Erbakan hocamızın ölümünden önce vermediğiniz oyları, öldükten sonra verin. Nasıl ki, 5 milyon Erbakan hocamızın cenazesine gelip namaz kıldı. Şimdi vefa zamanı. Yüzde 50 vereceğiz, yüzde 50 alacağız" şeklinde konuştu.

SP Genel Başkan Yardımcısı, Bursa 1. sıra Milletvekili adayı eski Adalet Bakanı Şevket Kazan’da, "5 Haziran'da Genel Başkanımız Mustafa Kamalak'ın Bursa mitinginde öyle bir miting yapalım ki, Başbakanın dudağı uçuklasın" dedi.

HEDEF YÜZDE 50 OY

Seçim Koordinasyon Merkezi açılışını miting havasına dönüştüren partilileri selamlayan, “Mücahit Kazan” sloganları ile sık sık konuşması kesilen  Şevket Kazan, “Bu Koordinasyon Merkezinin açılması, diğer siyasi partilerin merkezlerinin açılışları gibi gösteriden ibaret değildir. Çünkü, Erbakan hocamızın gerek organizasyon gerek koordinasyon açısından ortaya koyduğu bir takım prensipler vardır. Bu merkez, o prensiplere göre çalışacaktır. İl Başkanımızın gösterdiği yüzde 50 oylara bu merkezden yapılacak çalışmalarla ulaşacağız. Ne derdi Erbakan hocamız; ‘5 hususu gerçekleştirmeden o işi göremezsiniz, tamamlayamazsınız.’ Önce plan yapacaksınız. Bu planı yaparken İnegöl’ün köylerinin yanında mahallelerini, mahallelerin yanında sokaklarını, sokaklarının yanında seçim sandıkları nerelerde kurulacak, bütün bunları tespit etmelisiniz. Önünüze harita koyacaksınız ve o haritadan İnegöl’ün tamamını gözleyeceksiniz. Bu bir plandır, bu planı yapacaksınız. Bu planı yaptıktan sonra, bunların gerçekleştirilmesi için kimlerin görevlendirilmesi lazım, eksiksiz, noksansız bu kişileri görevlendireceksiniz. Bu organizasyondur. Daha sonra önünüze seçim takvimini alacaksınız, bu takvime göre seçim çalışmaları yapılacak, ziyaretler yapılacak. Bütün bunların yapılması için bir takip merkezi kuracaksınız. Burada her soruya cevap verecek bir arkadaşı oturtacaksınız. Bunları yaptıksan sonra bir hedefi ortaya koyacaksınız. Zaten genel merkez o hedefi koymuş. Ne yapacak, edeceksiniz iktidar olarak parlamentoya döneceksiniz diye bütün illere söylemiş. Acaba böyle bir netice mümkün mü sorusuna inanmış kadrolar itibar etmezler. Çalışmak bizden, takdir etmek Allah’tandır. Bugüne kadar milli görüş hareketinin birinci partisi Milli Nizamı kapattılar ne oldu? Arkasından Milli Selamet çıktı. Milli Selameti kapattılar arkasından Refah Partisi, Fazilet Partisi, arkasından Saadet Partisi çıktı. Saadet diğerlerine göre biraz yavaş geliyor ama derinden geliyor ve tam geliyor. Partilerin kapatılması bir formaliteden ibaretse, açılması da bir formaliteden ibarettir. Bunu ancak inananlar yapar, iman edenler yapar. Çünkü bizim yolumuzda geri adım yoktur, bizim arabanın geri vitesi yoktur. Zaferlerimiz yerel seçimlerle başladı. Türkiye’nin büyük illerinin belediyelerini kazandığımız gibi bunlardan bir tanesi de, Erbakan hocamızın her kurtuluş gününe iştirak ettiği ve her zaman destanlar yazma konusunda gençliğe örnek gösterdiği Kahramanmaraş’ın Belediye Başkanlığıdır. Belediye Başkanlığını devralan kardeşimiz çağırmış muhasebeciyi bakalım nasıl bir belediye devraldık. Hesaplara bakmış ki, eyvah iflas etmiş bir belediye. İflas etmiş bir belediyeyi nasıl kaldırırım, benim itibarım, dahası Refah Partisinin bir manası var diyerek, yol yakınken ayrılırım demiş. Telefon etmiş Erbakan hocaya, ‘durum böyle böyle, bu yükün altından kalkamam, bu yüzden istifa etmek istiyorum’ demiş. Erbakan hocamızda, ‘Ali otur oturduğun yerde, inanç tekeden süt çıkartır, inanacaksın ve o belediyeyi ayağa kaldıracaksın’ cevabını vermiş. İnancın merkezi haline gelen bu insanın bizi ateşlemesi ile milli görüş hareketinin Türkiye’de neler yaptığı ortadadır” dedi.

“Şimdi ise milletin ahlakı erozyona uğruyor. Milletin ahlakının erozyona uğramasında gözlerini kapamış, Avrupa’dan gelen elimleri aynen uygulayan bir hükümet vardır” diyerek konuşmasına devam eden Kazan, “2002’de başörtüsü zulmü bomba gibi patladı tepelerinde. 2002’den beri ha rafa kaldıracağız diye diye bugüne kadar geldiler mi? Şimdi diyorlar ki, olmadı ama şimdi kaldıracağız. Sizin sözünüze artık kim inanır. 2023 planı yaparak karşımıza çıkıyorlar. 2023’e plan yapacağına, 2011 senesindeyiz, 2016’da yine seçim var. Bu seçime kadar yapacak mısın yapmayacak mısın onu söyle. 5 sene sonra sorduğun zaman hesabı, ‘kardeşim demedik mi 2023’e kadar’ diyecekler. Öyle yüksekten atıyor ki, şaşmamak mümkün değil” diye konuştu.

12 Haziran’da sandık başına gidecek seçmenlere uyarılarda bulunan Şevket Kazan, “12 Haziran’daki seçimde kullanacağın oyun vebali çok büyüktür. Sandık başına gittiğinizde “Allah’ım aile yuvaları dağılmasın, maneviyat kaybolmasın’ onun için oyumu falanca partiye veriyorum’ diyeceksin. İşte o parti Saadet Partisidir. Niçin oyunu Saadet Partisine vereceksin? Sebeplerden bir sebep daha. Parlamentodaki siyasi partiler arasında bu memlekete, bu millete hizmet edebilme iradesi var mı? Öyle, Cumhuriyet Halk Partisi gelir diye tehditlere kulak asmayın. Biz 1974 yılında Ecevit’li Cumhuriyet Halk Partisiyle koalisyon hükümeti kurduk mu? Bu hükümetle Kıbrıs harekâtını yaptık mı? Kapatılmış olan İmam Hatip Liselerinin kapılarını, camlarını açtık mı? Devlet Planlama Teşkilatının 5 yıllık planına ahlak ve maneviyat bu milletin esasıdır diye maddeyi getirdik koyduk mu? Bunlar Cumhuriyet Halk Partisini gösterip kendilerine iktidar yolu açmaya çalışıyorlar. Ama halkımız bunlara kanmayacak, halkın iktidarı için Saadet Partisi diyecektir” şeklinde konuştu.

Kazan, Türkiye'nin yaşanabilir bir ülke olmamasının sebeplerinin, toplumu ayakta tutan bu temel direklerin ihmal edilmesinden kaynaklandığını savunarak, şöyle konuştu: "Bunların hepsi, ekonominin tamamen rant ekonomisi olmasından kaynaklanıyor. Bu rant ekonomisi karşısında biz 'reel ekonomi' adı altında bir projeyle ortaya çıktık, yani gerçek ekonomi. Faize dayanan değil, ranta dayanan değil, üretime dayanan, alın terine dayanan bir ekonomi sistemi. Hukuk fakültesine veya iktisat fakültelerine gittiğimiz zaman iktisat derslerinin başlarında hep bu konular okutulur. Yani bir insan harcayacak, harcayacak ama ne kadar üretiyorsa o kadar harcayacak. Bu, ekonominin temelidir. İhtiyacından fazla harcamamalı, daha doğrusu gelirinden fazla harcamayacaksın. Dolayısıyla biz bugün Türkiye'de, tamamen reel ekonomi sistemini temsil ediyoruz. Türkiye'de siyasi partiler içerisinde 'reel ekonomi' diyen tek siyasi parti Saadet Partisi'dir"

Konuşmaların ardından dua edilmesi ile Saadet Partisi İnegöl Seçim Koordinasyon Merkezi açıldı.

 

Editör: TE Bilişim