Hayvan öldürmekle insan öldürmek arasında sadece bir adım kaldığını ifade eden İDOHA Başkanı Nilay Parlar Ateş, “Bütün katillerin ve toplum düşmanlarının mazisinde hayvanlara yapılan işkence vardır. Caniler katiller öldürmeyi hayvanları öldürerek öğrenmişlerdir. Bu gerçekler ışığında TBMM’ den somut bir talebimiz var. Hayvana işkence yapan, vahşet uygulayan, onun yaşam hakkını gasp eden kişiler hapisle cezalandırılsın. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kabahatler kapsamından çıkıp, Türk Ceza Kanunu kapsamına alınsın. Bu köpeği bu hale getirenler ve onun gibiler, mutlaka adalet önüne çıkartılmalı, yargılanmalı ve ceza almalıdır. Adalet, mazlumun hakkını koruduğu sürece adalettir. Biz katiller serbest kalmamalı diyoruz. Biz, hayvanlarımız için de yaşam hakkı istiyoruz. Biz hayvanlarımız için de adalet istiyoruz” diye konuştu.

GERÇEKLER ORTAYA ÇIKSIN İSTİYORUZ

Olayın detayıyla araştırılarak gerçek suçluların bulunmasını istediklerini belirten Ateş, “Medyada yer alan bir kısım resmi açıklamalardan, iş makinesi kazası olarak değerlendirme yapıldığını görüyoruz. Oysa Veteriner Hekim Tarkan Özçetin tarafından yapılan değerlendirmeyi de yok saymamak gerek. Sayın Özçetin, ‘Akıl almaz yalanlarla olayın üstü kapatılmaya çalışılıyor. İnanılır gibi değil. Bakın adı geçen iş makinası bir kepçe. Ortalama 10-15 ton ağırlığında. Hayatını kaybeden çocuk el kadar, 1-2 kilo var yok. Bu dev iş makinası minnacık köpeğin bacaklarının üstünden tek tek geçiyor, olmadı dönüyor bir de ip kadar kuyruğundan geçiyor ve öldürmüyor. Allah aşkına böyle bir şey olabilir mi? Hangi akıl mantık buna inanır. İş makinası olmadı, çim makinası olur mu? Hayır o da olmaz, olamaz. Bakın hiçbir makina yaşayan, hareketli bir köpeğin 4 bacağını 1 kuyruğunu aynı anda ayrı ayrı kesemez... Makinalar olmadı, Suriyeli çocuk olsun o zaman. O da yalan. Görüntüler 6-7 ay öncesinden Ürdün'de çekilmiş. Olayla hiç alakası yok. Suçu makinalara, bizden olmayanlara atarak hiçbir yere varamayız. Kendimizi kandırmanın hiç bir anlamı yok. Önce gerçekleri kabul edeceğiz, içimizdeki suçluları bulacağız. Sonra asıl problemin çözümü için aklımızı kullanacağız, birlik olacağız. En önemlisi unutmayacağız... Adalet şart; yapılanların cezasız kalmaması için hapis de dahil tüm yaptırımlar acilen yasalaştırılmalıdır’ demiş. Dolayısıyla aynı doğrultuda düşünüyoruz. Daha önce de Cat Hospital’ın sahip çıktığı, Umut ismi verilen ve yine bacakları kesilen kedi için de tren kazası denmişti. Gerçekler ortaya çıksın istiyoruz. Kaza da olabilir belki, ama toplum vicdanını rahatlatmak için değil, gerçekleri net şekilde tespit ederek, araştırma yapılmasını istiyoruz. Adalet şart, eğitim şart. Hayvanlara, çocuklara, kadınlara yapılan şiddetin artık kelimelerle anlatılabilecek yanı kalmadı” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim