BİR MANİPÜLASYON SÖZ KONUSU

Türkiye’nin dış güçler tarafından ekonomik yaptırımlara maruz bırakılmak istendiğini ifade eden Başkan Ahmet Güleç, “Ülkemizde doların bu kadar yükselmesinde mali bir sebep veya ekonomik bir kriz yok. Daha önce ülkemizin yükselişe geçtiği zamanlarda, bazı güçlerin elinde olan yurtdışındaki kredi derecelendirme kuruluşları tarafından ülkemizi kredi derecelerini düşürdüğünü ve bu şekilde ülke ekonomisine zarar vermeye çalıştıklarına şahit olduk. Şuan döviz kurlarında ki yükselişle ilgili durumda da bir manipülasyon söz konusu. Ülkemiz dünyada söz sahibi olmaya başladığından beri dış güçler tarafından ekonomik yaptırımlara maruz bırakılmak isteniyor. Daha öncesinde gelişmiş ülkeler sömürge ülkelerini silah zoruyla kontrol altına almaya çalışırdı. Şimdi ki düzende ise dediklerini yaptıramadıkları ülkelere ekonomik baskı kurmaya çalışıyorlar. Türkiye’de artık eski Türkiye değil. Gün geçtikçe güçlenen ve dünyada söz sahibi olan bir ülke konumuna gelen Türkiye üzerinde de oyunlar oynanmaya çalışılıyor. Bunun en başında da ekonomik yaptırımlar var. Dış güçler ülkemizde doların kuruyla oynayarak ekonomiyi zor duruma sokmak istiyoruz. Hiçbir zaman Türkiye’yi dövizle terbiye edemezler. Bizler dolardaki bu dalgalanmanın geçici olduğuna inanıyoruz. Bu dolardaki dalgalanma sadece bizim ülkemizde de yok. Ama en fazla etkilenen bizim ülkemiz. Bundan daha fazla etkilenmenin bir sebebi de ülkemizin bir seçim sürecine girmesidir. Bu seçim sonuçlandıktan sonra doların normale dönmesi daha da hızlanacaktır” diye konuştu.

BU YANLIŞ BİR DURUM

Güleç, “Bizler döviz alacağı olmayanın döviz almaması gerektiğini söylüyorduk. Bizler dünyanın birçok ülkesini geziyoruz. İnsanlar ülkemizdeki gibi rahat bir şekilde döviz alamıyor. Ceplerinde dövizle gezemiyor. Ama bizim ülkemizde her köşe başında döviz işi yapılıyor. Her vatandaş cebinde dolarla geziyor. Bu yanlış bir durum” dedi.

HAMMADDE ZAMLANMAYA DEVAM EDİYOR

Hammadde fiyatlarıyla ilgili durumun hala devam ettiğini belirten Güleç, “Bununla ilgili sıkıntımızı da her seferinde gündeme getiriyoruz. Dolar düşüş seviyesinde olduğu zaman bile hammadde üreticileri zamlarına devam ettiler. Bu da istihdam dostu, ihracat yapan mobilya sektörünü sıkıntıya sokuyor. Hep şunu söylüyoruz; zam yapmak çözüm değil, mesele kendi işlerine bakarak daha inovasyona ve daha verimliliğin üzerine odaklansın. Yoksa zamlar ile dünya pastasındaki rekabetten pay alamıyoruz. Buna çok dikkat etmeleri gerektiğini söylüyoruz. Tedarikçilerimize diyoruz ki, aman yapmayın, üreticiye diyoruz ki biz taleplerimizi iletiyoruz. Mobilyacılarımıza söylüyoruz, katma değerimizi yükseltmemiz gerekiyor. Bu zamlardan etkilenmemenin tek yolu daha katma değerli ürünler yapmaktır. Daha verimli bir üretim alt yapısını kurup, daha karlı satmamız gerekiyor. Bu şekilde zamların karşısında sektörümüz daha dinamik olmuş olur” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim