Milli Eğitim Bakanlığımızın web. sayfasını açtığımda karşıma slaytlardan oluşan bir ekran çıktı. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 2017-2018 Eğitim Öğretim Yılında “Okullar Açıldığında” diye başlıyordu. Sonuna kadar izledim, güzel yazma ile ilgili slaytlardı. Orada bir cümle dikkatimi çekti ve yazımın başlığı bu olsun dedim “Güzel Düşün, Güzel Yaz”.
İnsani ve insan olmanın gereği “güzel düşünmek” değil mi? Hani Güzeller Güzeli´nin dediği gibi “Allah güzeldir, güzelliği sever”(Müslim, İman 147; Ebu Davud, Edeb 29; Tirmizî, Birr 61)
Düşünce güzel olunca elbette ortaya çıkan üründe güzel olur. Güzel düşünen hayatına güzellik katar. Güzelliklerin gelişmesine katkı sunar. Şairin dediği gibi “baki kalan şu gök kubbede hoş bir seda imiş” o hoş seda güzelliklerin eseridir. İnsanda geriye kalan bu hoşluk ve güzellik olmalı.

Hayata müspet (pozitif/olumlu) bir nazarla bakmak insana çok şey kazandırır. Menfi (negatif/olumsuz) bir nazarla bakmak ancak sizden alır götürür. Hayatı kendinize zindan edersiniz de kimsenin umurunda olmaz.

Güzel düşünenin yazısı da, yazgısı da güzel olur yeter ki karşılaştığı olayları güzellik nazarıyla yorumlayabilene. Şu dizedeki hakikat söz ve yaşamımıza erdem kazandırabildi mi, iş tamamdır:

Hoştur bana senden gelen,
Ya hilat-ü yahut kefen,
Ya taze gül, yahut diken..
Kahrında hoş lütfun da hoş.

Özünde güzel düşünmek varsa, güzel güzeli doğurur. Bu yazıya da, hayata da sirayet eder. Mevlana´nın dediği gibi “düşünce konuşmana, konuşman hareketine, hareketin kaderine yansır. Güzel düşün, güzel yaşa”.

Bazen birilerini eleştirirken kendi gönül penceremize bakıp gerçekten temiz/güzel bir bakış açısı ile mi bakıyoruz? Diye sormak lazım. “Genç bir çift, yeni evlerine taşınalı çok olmamıştır. Birlikte sabah kahvaltısı yaparken, komşu da çamaşırları asıyormuş. Kadın kocasına: ‘Bak, çamaşırları yeterince temiz değil, çamaşırları yıkamayı bilmiyor, belki de doğru deterjanı kullanmıyor.´ Demiş. Kocası, eşine bakmış; fakat hiçbir şey söylememiş, kahvaltısına devam etmiş. Kadın komşusunun çamaşır astığını gördüğü her sabah aynı yorumu yapmaya devam etmiş. Bir ay sonra, bir sabah, komşusunun çamaşırlarını tertermiz olduğunu gören kadın çok şaşkın bir vaziyette bak! Demiş kocasına, ‘komşumuz çamaşır yıkamayı öğrendi sonunda, merak ediyorum, kim öğretti acaba? Kocası: Ben bu sabah biraz erken kalkıp penceremizi sildim´ diye cevap vermiş.”

Rahmetin, mağfiret ve bereketin timsali olan Ramazan´a kavuştuğumuz bu günlerin, Güzel düşünme, güzel yaşama ayı olması dileklerimle “Ramazan Ayımız Mübarek Olsun”.