Düşme potasına yaklaşan İnegölspor, son iki maçını kazanarak bir anda düşme potasından uzaklaştıktan sonra 38 puanla Pazar günü evinde ağırladığı 45 puanla 7. sıradaki Sarıyer´i ikinci yarıdaki etkili oyunu ve 90+4´te bulduğu golle dize getirirken, bu uzatmaların son saniyelerinde bulduğu golle kazandığı maçın coşkusunu taraftarlarıyla paylaştı. Aldığı bu galibiyetle kalan üç maçını formalite haline getirdi.
İlk yarısı tamamen konuk takımın baskısı ve hakimiyeti altında geçen maçın ikinci yarısında Hakkı İsmet-Ömürcan değişikliği ile bir anda İnegölspor´un lehine dönen ve İnegölspor´un ilk yarıdaki etkisiz oyunundan uzaklaşarak rakibine yüklenmesiyle maçın seyri bir anda değişti. Bu etkili oyununun semeresini kazandığı bir penaltı ile görmeye başlayan temsilcimiz, penaltıdan Emre ile eşitliği bulduktan sonra galibiyet için gelen ve galibiyetten başka neticenin kendilerine yaramadığını bilen Bahri Kaya takımını ileriye çekerek her hattı ile galibiyeti kovalarken bulduğu mutlak golleri kaçırdıktan sonra uzatmada tüm oyuncuları ile İnegölspor sahasına yüklenmesinden istifade eden İnegölspor, müdafaadan kaptığı bir topu Sarıyer sahasına attıktan sonra bu kontratak sonucunda bulduğu son saniye golü ile sonucu ilan ediyordu.
Futbolun adaleti yoktur.
Hakem son düdüğünü çalmadan maç bitmez.
Böyle uzatma golleri de futbola bir başka heyecan getiriyor. Futbolun bu kadar zevkli ve ilgi çekici olmasının nedeni bu olsa gerek.
Rakip Sarıyer, Boğazın en güzel yerinde bulunan çok şirin bir ilçe, Takımı Sarıyer ise yıllarca Süper Ligde oynamış, geçmişi futbol hatıraları ile dolu tecrübeli ve mütevazi kadroya sahip bir takım. Yıllarca İnegölspor´la aynı grupta mücadele ediyor. Hiçbir olumsuzluk yaşamadan mücadele ettiğimiz bir takım. Bu sezon bir hayli güzel bir kadro oluşturduklarını gördük. Play-of hedeflerinden bir hayli uzaklaştılar. Yine de 45 puanla matematiksel olarak play-of şansları vardı. Bu nedenle ilk yarıyı çok hızlı oynadılar. Ancak ikinci yarıda yoruldular, hızları kesildi. Buna İnegölspor´un da ikinci yarıda coşması, gerçek kimliğini ortaya koyması ile sonuç değişti. Maç berabere bitse her iki takım için bu sonuç yaramayacaktı. Bu nedenle maç berabere bitmedi. Bahri hoca zaman çalmaya çalışan kalecisi Gökhan´ı neredeyse sahaya girip dövecekti. Takımını sürekli atak oynattı. Tek hedefi galibiyetti. Takımı ikinci yarı yorulunca ve mutlak pozisyonları da atamayınca başaramadı.
İnegölspor´a gelince teknik heyet maça kalede Şener, geride Lider-Bilal-Ali-Recep, ortada Hakkı İsmet-Oğuz-H.Mustafa-Emrah, ileride Raif ve Emre tertibi ile başladığı maçın ilk yarısında son derece etkisiz kalan ekibimiz ikinci yarıda Hakkı´nın yerine Ömürcan´ı alınca, Ömürcan sağ kanattan fırtına gibi esmeye, pozisyonlar üretmeye başladı. Orta sahamızdaki tecrübeli ayaklarımız Oğuz ve H.Mustafa´da maça ağırlıklarını koyunca galibiyet geldi.
Maça çok tutuk ve isteksiz başlayan ekibimiz tribünlerin tepkisinde mi? Devre arasında teknik heyetin tepkisinden mi, ikinci yarıda ilk yarının tam tersi bir istek ve hırsla oynamaya başlayınca tribünler hareketlendi, müthiş bir destek geldi. Oyuncularımızda bu havaya uyunca gol pozisyonları gelmeye başladı ve sonuç güzel oldu.
Kalede Şener iyi oynadı, mutlak goller çıkardı. Takımını ateşleyen oyuncuların başında geldi. Geride Lider-Bilal-Ali-Recep ilk yarıda çok zorlandılar ancak ikinci yarıda orta sahamız oynamaya başlayınca rahatlayıp rakip kaleyi dahi zorladılar. Orta sahamızda dört tecrübeli kendilerini kanıtlamış oyuncular var. Bu sezon adeta uyudular. Son birkaç maçta kış uykusundan uyandılar ve  bu uyanışları üç maçtır neticelere yansıyor. Bu sezon niçin veya neden oynamadılar, bu yönetimin sorunu hesabı onlar soracak, faturayı onlar kesecek. Ama öncelikle bu transferleri yapanlardan bu konuda bir açıklama istenmelidir.
Forvetimizde Emre Okur ilk yılında bekleneni veremedi ancak attığı gollerle takıma faydalı olduğu kanaatindeyim. Gelecek sezon daha iyi olabilir. Raif yıllardır İnegölspor´da oynuyor. Bu sezonda geldiği tarihten bu yana gayretli çalışıyor. Her maçta çok şey yapmak istiyor ancak gücü, kapasitesi ve ağırlığı buna müsaade etmiyor. Kısacası sınırlı bir şekilde faydalı oluyor. Rakip müdafaaları zorlamaya çalışıyor. Kulübedeki oyunculara gelince, Ergün hocamız artık bu son üç maçta hepsine yeteri kadar şans vermeli. Son durumlarını görmeli. Sezon sonunda yapılacak değerlendirmelere ışık tutar. Çok umutlu ve hedefe uygun transferler yapıldığını düşünüyorduk. Ancak bu transferler herkesi yanılttı. Bu kadar tecrübeli ve kendilerini ispatlamış oyuncuların bu sezon gösterdikleri performans şaşırtıyor. Alınan neticeler, oynanan etkisiz oyun, toplanan puanlar bu transferlerin karşılığı olmamalıydı. Umarım bu sezondan gerekli dersler çıkarılır.
Sonuç olarak; İnegölspor Sarıyer´i ikinci yarıdaki etkili oyunu ile uzatmaların son saniyelerinde yenmeyi başardı. İlk yarıda konuk ekip biraz dikkatli olsaydı farkı arttırabilirdi. İkinci yarıda yoruldu. İnegölspor bu maçtan aldığı 3 puanla puanını 41 yaptı. Kalan üç maçı formalite olacak. Bu sezon bu kadar tecrübeli bir kadronun İnegölspor´u düşmenin eşiğine getireceği hiç kimsenin aklına gelmezdi. Ancak bunu bizlere yaşattılar. Bu başarısızlıklarda teknik heyetlerin payı bence büyüktür. Bundan sonraki sezonlarda iyi bir kadro yaparken, bu kadroyu idare edecek ve maçlara çıkaracak kaliteli teknik heyetleri de bulmak gerekiyor. Dünyada futbol antrenörünün en bol olduğu yer Türkiye. Nereye baksan boşta onlarca yüzlerce teknik direktör var. İstediğiniz gibi seçebilirsiniz. Ancak seçerken çok çok dikkat edip, ince eleyip sık dokuyacaksınız. Bunu yapmazsanız sonra sezon içerisinde değiştirmek zorunda kalabilirsiniz.
Bir atasözü vardır “Dere geçerken at değiştirmek”  bazen tutmayabilir. Bu sezon hayırlısıyla bitsin. Bu duygu ve düşüncelerle Sarıyer´i geçen başta teknik heyetimizi ve oyuncularımızı kutluyorum. Eyüp deplasmanında başarılar diliyorum.