Mustafa Kemal Atatürk´ün Başöğretmenliğe kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından itibaren ülkemizde Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.
1981 yılı kimine göre Mustafa Kemal Atatürk´ün 100.doğum yılı münasebetiyle, kimisine göre ise 12 Eylül 1980 darbesinde tutuklanıp işkence gören ve sayıları bir hayli fazla olan öğretmenlerimize şirinlik olsun diye…
Bu yıl 36.sını kutlayacağımız Öğretmenler Günü şimdiden kutlu olsun…
Vatanını milletini seven…
Ülkesi için güzel bir şeyler yapma çabasında olan…
Ülkesinin derdiyle dertlenen…
Sevinciyle neşelenen…
Siyasi görüşü ne olursa olsun düşmanın karşısında ülkesinin yanında yer alan…
Helal ekmek peşinde olan tüm eğiticilerimizin Öğretmenler Günü kutlu olsun.
24 Kasım´da hemen hemen herkesin aklına ilk gelen kişi ilkokul öğretmenidir.
Ailemizin o yaşta gözü arkada kalmadan emanet ettiği değerli kişiler...
Şimdilerde yaşadığımız pazartesi sendromundan o zamanlarda haberimiz bile yoktu.
Cuma günleri burukluk yaşadığımız günlerdi…
Pazar günlerinin yarın okula gidilecek olmasının verdiği tatlı heyecanın sebebi belki de öğretmenlerimizdi…
Tabi ki de bir ayrım söz konusu olamaz ilkokulda da lisede de üniversitede de kısaca hayatımızın her alanındaki öğretmenlerimiz çok kıymetlidir.
Fakat vatan hainleri hariç!
Üniversitelerde eğitimi bırakıp da ses kaydı yapan…
Sınava gireceklere soruları önceden veren…
Hoca dedikleri şarlatana tapan hainleri bir kenara bırakıyorum…
Terör bildirilerine gözü kapalı destek veren…
DHKP-C´li sözde aydın dedikleri teröristlerin günü kutlu olmasın!
Bugünü üzüntü ve burukluk içinde geçiren öğretmenlerimiz de var maalesef.
Sayıları 100binleri bulan fakat KPSS denen illet yüzünden atanamayan öğretmenlerimiz ve öğretmen adaylarımız.
Atanamayıp da kendisine özel sektörde iş bulan öğretmenlerimiz bir nebze olsun şanslılar.
Ya ücretli öğretmenliğe ne demeli?
Aynı şartlarda çalıştırılıp aynı ders saatine giren fakat diğer öğretmen arkadaşının aldığı ücretin yarısını alan, yetmezmiş gibi hafta sonu sigortası işlemeyen, yazın işsiz kalıp ek bir iş arayan öğretmenlerimizin gel de gününü kutla!
Rahmetli Kemal Sunal´ın filmine konu ettiği Sendikalı, Harranlı muhabbetinden bir farkı yok.
Üzülerek soruyorum, eğer eğitim ve öğretmenler söylendiği kadar önemli olsaydı, öğrenciler öğretmensiz, öğretmenler de işsiz kalırlar mıydı?
Bunun örneklerini ülkemizin her köşesinde görmek mümkün. 50 kişilik sınıflar, aynı anda ders gören 1.2.3.4. sınıflar…
Herhangi bir branş öğretmeni aynı anda İngilizce, Beden Eğitimi, Müzik, Resim vb. dersine girebiliyor.
Peki bu derslerin eğitimini almış öğretmen arkadaşlarımız atanmak için neyi bekliyorlar?
Bence Milli Eğitim Bakanı da KPSS ile atansın…
Başöğretmen M.Kemal Atatürk´ün ´´Öğretmenler! Yeni Nesil Sizin Eseriniz Olacaktır.´´ sözü bir milletin geleceği için eğitimin ne kadar önemli olduğunu açıkça göstermektedir.
Yine Hz.Ali´nin ‘´Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.´´ sözü öğretmenlik mesleğinin ne denli değerli ve mühim olduğunu gösterir.
Ben de bu vesileyle tüm öğreticilerimizin, eğiticilerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü´nü kutluyor hepsine teker teker teşekkür ediyorum…