Ailelerin hastalığın tespiti aşamasında önemli rol oynadığını belirten Beytekin, erken teşhisin de önemini vurguladı.

Bebeklerde kalp hastalığının nedeninin tespit edilemediğini belirten Beytekin, "Hamilelik döneminde kullanılan bazı ilaçlar, alkol, uyuşturucu, röntgen ışınına maruz kalma, akraba evliliği, annenin şeker hastası (diabetik) olması bebekte kalp hastalığı oluşma riskini artırmaktadır" dedi.

Uz.Dr.Hüseyin Beytekin, "Bebeklerin hızlı nefes alıp vermesi, ağız ve parmak uçlarının sürekli mor olması, yaşıtlarına göre kilo alımlarının daha az olması, siyanotik kalp hastalıklarının bazılarında huzursuzluk ve ağlama sonrasında kendinden geçme hali dediğimiz bebeğin veya çocuğun halsizleşmesi gibi bulgular anne ve babayı uyarması açısından önemli noktalardır. Bu bulgulardan en önemlikleri hızlı nefes alıp verme, ağız ve parmak uçlarının sürekli mor olmasıdır. Huzursuzluk ve ağlama nöbetleri sonrası kendinden geçme katılma nöbetleriyle karıştırılmamalıdır. Katılma nöbetleri olan çocuklar ağladıklarında dudakları morarır. Siyanotik doğumsal kalp hastalıklarında ise çocukların elleri ve dudakları sürekli mordur" dedi.

Kalp rahatsızlığı olan bazı bebeklerin büyüme ve gelişimlerinde bazı aksaklıklar gözlendiğini belirten Beytekin, "Yaşıtlarına göre iyi kilo almayan bu bebekler beslenirken, erken yorulur ve yeterli besini alamazlar. Bazı bebeklerde ise beyin gelişimi etkilenmekte ve zeka seviyesi yaşıtlarına göre düşüklük göstermektedir. Anneler bebeklerini çok iyi gözlemlesinler. Bebekleri hızlı nefes alıp veriyorsa, beslenme sırasında nefes nefese kalıp yeterli miktarda ememiyorsa, tırnaklarında ve ağız çevresinde morarma oluyorsa bir Çocuk Hekimine veya Çocuk Kardiyoloji uzmanına acilen başvurmasını öneririm. Çünkü ciddi kalp hastalıklarında erken tanı ve tedavi hastanın hayatta kalma oranını artırmaktadır. Ayrıca erken teşhisin hastaya yapılacak ameliyat tipinin belirlenmesinde önemli faktör olduğunu eklemek isterim. Bu hastalara erken dönemde teşhis konulursa hastaların kalbi normal sağlıklı kişilerdeki gibi anatomik yapıya dönüştürülebilmektedir. Bu da hastaların ilerde karşılaşacak sorunları en aza indirmektedir" diye konuştu.

Editör: TE Bilişim