Ve yine terör, yine korku ve güvensizlik pompalama yönünde çabalar. Karanlık odaklar boş durmuyor.

Biz de durmuyoruz. Mücadele ediyoruz. Bir çok örgüt azgın köpekler gibi üzerimize salınmış vaziyette. Güvenlik güçlerimiz topraklarımızın sınırlarının dışında dahi mücadelesini sürdürüyor. Şehitler veriyoruz. Hayatım boyunca, Milli mücadele döneminin en yoğun yaşandığı bir süreçten geçiyoruz.

Bu Reina saldırısı da diğerleri gibi iç savaş çıkartmak için yapılan bir tezgah. Bir taraftan HDPKK ile Türk/Kürt çatışmasını kaşırlarken, diğer taraftanda sol partiler ve örgütler eliyle Laik/Anti Laik, Alevi/Sünni çatışmasını kaşımaya devam ediyorlar.

Bir yanda FETÖ, bir yanda PKK, bir yanda DHKP-C, bir yanda DAEŞ... Cephe çok...

Halk Evi mensubu bir kaç genç İstanbul´da kahve kahve gezip iç savaş kışkırtıcılığına soyunmuşlar. Bunların bir kısmı yakalandı. Birisi Cumhuriyet gazetesinde muhabir stajyer olarak çalışan Ayşegül Başar. Yakalandı. Sorgulanmalı. Emri verenler, bu tetikçi gençleri sahaya sürenler tespit edilip kelleleri alınmalı.

Alevi/Sünni çatışması demişken CIA´nın eski yetkilisi Michael Scheuer´in 2015 yılında yaptığı o menfur açıklama tekrar gündemimize geliyor. “Biz askeri olarak bu insanları yenemeyecek kadar aciziz” diyen Scheuer en büyük umutlarının Şii-Sünni savaşı olduğunu söylüyor!

Bu gavurda ne inat varmış.. İstatistiklere baktım, geçen sene her ay en az bir tane, kimi aylar iki tane patlamalı saldırı düzenlemişler. Bir sürü insan hayatını kaybetmiş. Buna rağmen toplum olarak Kışkırmıyoruz işte.. Kışkırmayacağız.. Vazgeçin artık alçaklar !!!

Toplumun sosyal fay hatlarını tetikliyorlar. Kanmayın! Aldanmayın! Başarmalarına izin vermeyin..!

Sonra Reina saldırısı ardından dindarlara ve İslam dinine karşı nefret söylemleriyle sosyal medyada ihanet şebekeleri devreye sokuldu. Kışkırtıyorlar. Alkol içeni öldürünce İslam´a ve Müslümanlara, çay içeni öldürünce de İslam´a ve Müslümanlara saldırıyorlar. Yani nefret ettikleri hal üzere ne olursa olsun ateş ettikleri cephe aynı.

Bu Reina´daki aptal tezgah yüzünden kimse ilk indiği günden beri barış, adalet ve doğruluğu emreden İslam´ı savunmaya kalkmasın.. İslam´ın savunulmaya ihtiyacı yoktur.. Savunulmaya ihtiyacı olan bu tür saldırıları “oh oh” diye izleyerek teröre dolaylı ve bilinçsizce destek olan ham kaba softa tiplerdir.. Bunlar hurafeci din bezirganlarıdır... Kin bezirganları din bezirganlarını peçete gibi kullanmaktan asla geri durmayacaklar... Allahım şüphesiz ki sen, aklını kullanmayanların üzerine böyle pisliği boca edersin...

Meseleyi eğlence yerine gitmek ya da gidene kızmak odaklı düşünürsek meseleyi ıskalarız.. Bunlar hep senaryonun bir parçası.. Katliamlar artık din sosu ile yapılıyor.. Neden? Çünkü laik/antilaik ya da alevi/sünni çatışmasının fitilini ateşmek üzerinden bir senaryo uzun süredir piyasaya sürüldü de ondan... Bu zemini hazırladıkları en yakın yer Adana İncirlik´te bulunan, TÜRKİYE´NİN RÖGARI American üssü olan İncirlik üssü kapatılsın artık... Kakafoniye gerek yok.. Asıl meselenin özü; Ülkemize karşı düşmanlık eden tüm terör örgütlerini besleyen America bizi katletmeye devam ediyor... Nokta.