Ülkemiz genelinde yapılacak olan 30 Mart Mahalli idareler seçimleri için süreç sona doğru yaklaşırken, siyasi partiler de İnegöl’de çalışmalarına bütün hızıyla devam etmektedirler. İnegöl’e ve İnegöl halkına daha iyi hizmet verebil-me adına bu yarışta yer alan siyası parti temsilcilerine üstlenmiş oldukları bu siyasi sorumluluktan dolayı teşekkür ediyorum. Demokrasilerin vazgeçilmez unsu-ru olan seçme ve seçilme hakkının tüm toplum tara- fından bilinçli bir şekilde uygulanması, toplumun hu-zur ve barış içinde yaşamasının sağlanması yanın-da, ülkenin ve rejimin bekası için de son derece önemlidir. Bu seçimin, bundan önce yapılan seçimlerden farklı yanı, yerel idareler reformu olarak ilan edilen Büyükşehir Belediye Kanunu ile, ilçe belediyelerinin özerkliğine son verilmiş olmasıdır. Bu seçimin diğer bir özelliği ise, Büyükşehir sorumluluk alanının il sınırlarının tamamını kapsamasıdır. Yönetim anlayışını değiştiren bu seçim, yerelden Merkezi Bölgesele geçiştir. Artık yerel yönetimler değil, bölgesel yönetimler olacaktır. İnegöl’de yerelde seçimi kazanan siyasi parti adayı, aynı zamanda hem İnegöl’ün Belediye Başkanı, hem de Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi olacaktır. Bazı çevrelerce yerel idareler reformu olarak ka- bul gören bu yasa, bana göre yerelden yönetim orga- nının merkeze kayması, dolayısı ile merkezi idareler reformu diye tabir edilmesi daha doğru olur. Burada dikkat çekmek istediğim husus, il sınırını kapsayan sorumluluğu ile geniş bir nüfusu ilgilendiren bu yasanın toplum düzeyinde yeterince bilinmediği ve vatandaşa Büyükşehirli olmanın getiri ve götürüsünün ye- terince izah edilmediğidir. Bu anlamda toplumu bilgilendirme görev ve sorumluluğu, siyasi partilerimize düşmektedir. Büyükşehir yasası ülkemizde, yerel yönetim siste-minde bir reform girişimi olarak ortaya çıkmış olmakla beraber, geçmişten günümüze değin devam eden yerel yönetimler de bu hali ile bir kopmaya veya koparılmaya neden olmuştur. Bunun diğer adı, geçmişi ortadan kaldırmaktır. Zira bu kapsamda ülke genelin-de bin 680 Belediye ve 16 bin 82 köy kapatılmıştır. Köylerin %47’si ve Belediyelerin %54’ü mahalleye dönüştürülmüştür. Bu belediyelerinin hiçbir kritere bağlanmaksızın ortadan kaldırılması, yerel yönetim anlamında hizmetin yerinden verilmesi ilkesine aykırıdır. Belde Belediyeleri, halkın en yakın birimi olarak, demokrasiye katılımının gerçekleştiği, yönetim sürecine katıldığı organlardır. Bunları kaldırarak yerelleşmenin sağlandığı iddiaları doğru değildir. Diğer bir ifadeyle bu yasa, yerelleşmeyi kaldırıp bölgeselleşmeyi getirmiştir. Bu yasa, vatandaşa en yakın idari birimden hizmet alma ilkesi ile de çelişirken, hizmetlerin gerçekleştirilmesi noktasında da büyük problemler yaşata- caktır. Bu yasa ile ilçe belediyelerinin yetkilerine de sınırlandırma getirilmiştir. Bir Nisan 2014 tarihi itibariyle altyapı hizmetleri gibi vatandaşların günlük yaşamlarını doğrudan etkileyen çalışmalar, Büyükşehir belediyesine devredilecektir. Burada dikkat çeken diğer bir husus da, ilçe bele-diyelerine İller Bankasından gelen kişi başı ödeneğin, %40’ının da Büyükşehir’e aktarılmasıdır. Değişe- cek olanlar sadece bunlarla da sınırlı değildir. İnegöl Sular İdaresi Büyükşehir’e bağlanacaktır, İnegöl’ün, Meydan, Bulvar ve Ana caddeleri Büyükşehir sorum-luluğunda olacaktır. Tarım ve Su havzaların Korunması, Zabıta Hizmetleri, Terminal işletmeciliği, Kapalı ve açık otoparklar, Toplu Taşımacılık, Su ve Kanalizasyon işleri , Mezarlıklar ve Defin işlemleri, Toptancı hali ve mezbaha , Sıhhi ve gayrisıhhi müessese ruhsat işlemleri, İlçe Belediyelerin imar denetimi ve plan yapma yetkileri de büyükşehir sorumluluğunda olacaktır. İnegöl’ün imar hizmetleri, Büyükşehir Belediyesi İmar yönetmeliğine adapte edilecektir. Aynı yasa kapsamında, ilçeye bağlı köylerin mahalleye dönüştürülmesi itibariyle, köy sakinleri artık Büyükşehir vatandaşı sayılacakları için, onlar da yeni bir vergi sistemine dahil olacaklardır. Bu kapsamda Büyükşehirli Köylülerimiz, evi, tarlası, arsa ve arazileri için, Büyükşehir tarifesi üzerinden emlak vergisi ödeyecektir. Ayrıca ilçe halkı gibi bu köylülerimiz de taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı, çevre temizlik vergisi, içme ve kullanma suyu parası, ilan ve reklam vergisi, haberleşme vergisi, yangın ve sigorta vergisi, işgaliye harcı, tatil günleri çalışma ruhsatı harcı, kaynak suları harcı, hayvan kesim muayene ve denetim harcı, bina inşaat harcı, ölçü ve tartı aletleri muayene harcı, parselasyon, ifraz, tevhit har-cı, işyeri açma izin harcı ve benzeri birçok ek vergi ile tanışacaklardır. İl olabilme adına verilen mücadelelerin yeterli olmayışı neticesi, gelinen son nokta Büyükşehir’e merkez ilçe olmakmış... Şimdi hep birlikte göreceğiz, başımız göğemi erecektir yoksa yüzü