Demokratik Sol Parti (DSP) İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar yazılı bir açıklama yaparak, pandemi nedeniyle ambulansla İnegöl Devlet Hastanesine getirilen hastaların, denetimsiz ve kontrolsüz bir biçimde hastane de gezindiğini, kafeterya bölgesinde, bahçede ve koridorlarda rahatça dolaştığını iddia etti. 

DSP İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar açıklamada şu ifadelere yer verdi;

“Üzülerek ve hayretle pandemi sürecinde yapılan yanlışları görmekteyiz. Ambulans ile yoğun bakıma COVID-19 sebebi ile getirilen hastalar, denetimsiz ve kontrolsüz bir biçimde hastane bölgesinde gezinmekte. Kafeterya bölgesinde, bahçede ve koridorlarda rahatça dolaşmakta.  Acil servise gitmek isteyen ve kendini hasta düşünen kişiler, onu ara bunu ara diyerek 4-5 yeri aramak zorunda bırakılıyorlar. Yalvar yakar getirildikleri yoğun bakımdan elini kollunu sallayarak çıkıyorlar. Hastane koridorları bildiğiniz tehlike saçıyor. Lakin Hükümet aldığı kararlar ile hepimizi hayrete düşürüyor. STK, Kooperatif ve Siyasi Partilere kongre yapamazsınız denilmiyor. Onun yerine yapmak isterseniz yapın ama üyelerinize hazirun cetvelinden dolayı para cezası gelirse karışmayız deniliyor. Soruyorum sizlere, Pandemi ile mücadele demek sadece ceza kesmek demek mi?”

“Miting yaparken, Ayasofya’yı açarken veya kendi siyasi görüntüleri için mesafe kuralını hiçe saydıklarında virüs bulaşmıyor. Düğün yapınca, müzik çalınca, lokantada oturunca bulaşıyor. Gerçekten hayretler içerisinde izliyoruz. Pandemi süreci ilk başladığında en az 15 gün sokağa çıkma yasağı getirilsin diyen ilk kişilerden birisiyim. Benim yasaktan kastım ise makam, mevki, parti, ırk, cinsiyet, yaş, meslek vb. hiçbir şey ayırmadan getirilecek bir pandemi yasağıydı. Geldiğimiz nokta gerçekten içler acısı. Sağlık çalışanlarının emeklerine yazık. Kendilerini riske atarak virüs ile mücadele etmeye çalışıyorlar. Hükümet ve yandaşları ise bu durumu sadece siyasi ve ticari avantaja çevirme peşinde. Yasak herkese yasaktır. 21 Eylül’de bu şartlarda okulları açacaklar. Evlatlarımızı, canlarımızı, geleceğimizi riske atacaklar. Hastaları bile hastanede kontrol altında tutamayan bir yönetim zihniyetinin çocuklarımızı okullarda korumasını beklemek tam anlamı ile saflık olur. Kurallarınızı tam koyun ve bu kuralları koyarken ADİL olun. Esnafı, tüccarı, sanayiciyi zarara uğratırken kendi işlerinizi normal hayat devam ediyormuş gibi yaparsanız ne inandırıcılığınız kalır ne de tedbirlerinizin anlamı. Umarım bir an önce doğru kararlar alınarak, doğru kurallar uygulanır. Ben şahsen bu şartlar altında kendi evlatlarımı okula göndermeye korkuyorum. Siz korkmuyor musunuz?”

Editör: TE Bilişim