Milletlerin birbirleriyle kültürel ve sosyal alanlarda bir takım karşılıklı bir takım etkileşimlerinin olabildiği gibi, bilim evrensel ya da hukuk gibi daha spespik konularda da benzer etkileşimlerin ve alışverişlerinin olması kaçınılmazdır. Hatta normaldir ve gereklidir de.

Şöyle bir soru soralım:
Neden bazı milletler hukukta, bilimde, ekonomide, teknolojide ve siyasette daha ileri düzeydelerken, öteki toplumlara adeta öncülük yaparlarken, bazıları onları izlemek ve taklit etmek zorunda kalıyorlar?
Daha da ilginç olanı, bütün bu alanlarda geri kalmış, ilmen ve fennen, madden ve manen kendi kendilerine yetmeyen, bilimsel, sosyal ve hukuksal çalışmalarda ve bu alanlardaki üretim konularında ve nal toplayan milletler, yaşamın hemen her alanında öykündükleri toplumları kıyasıya eleştiriyorlar, yerden yere vuruyorlar.

Geçenlerde sosyal meydana benzerlerine sıkça karşılaştığımız bir öneri paylaşıldı. Bunlardan biri de 21.07.2014 tarihli olanı:
" İsrail´in Gazze´deki katliamlarının ardından sosyal medyada Coca Cola ve İsrail ürünlerini satın almama çağrısı yapılıyor.
Twitter´da "Gazze için Coca-Cola içmeyin", "Savaşa ortak olmayacağız, Coca-Cola içmeyeceğiz", "Zalim İsrail ve işbirlikçi sermaye çevresini boykot ediyor ürünlerini satmıyoruz" gibi mesajlar paylaşılıyor."

Bir fikri, düşünceyi ve uygulanan politikaları protesto etmek, bazı milletlerin veya toplumların mallarına boykot uygulamak her insanın en doğal hakkıdır. Bunlara kimsenin bir itirazı olamaz.
Burada kimseyi eleştirmek de değil maksadımız.
Yapmaya çalıştığımız şey, insanlarımızı düşünmeye ve fikir cimnastiği yapmaya çağırmaktır. Çünkü düşünmeden, araştırmadan ve kafa yormadan hiç bir konuda başarılı olunamaz. Başaranların hapsi düşündüler, akıllarını kullandılar ve işlettiler, gece gündüz çalıştılar ve başarıyı hak ettiler. Demek ki, hiç bir başarı tesadüf eseri olmadığı gibi hiç bir başarı da çalışmaksızın elde edilmemiştir.
Yanlış fikirleri, politikaları ve uygulamaları hep birlikte protesto edelim, zalimlerin mallarını almayarak boytkot edelim. Bunlar güzel şeyler.
Tekrar boykot çağrısına dönelim. Dikkatinizi bir noktaya çekmek istiyorum:
Kim, kimi ve kimin ürünlerini boykot ediyor? Bu boykot veya protesto çağrılarını yapanlar, bunları hangi araçlarla duyurmaktadırlar?
Boykot çağrılarını yapanlar, Müslümanlar. Müslümanlar bu çağrılarını yaparlarken dünyanın pek çok yerinde yaygın şekilde kullanılmakta olan internet, facebook, You Tube, whatsapp, Twitter, elektronik posta, telefon, bilgisayar. Televizyon ve benzeri sosyal medya araçlarını; gazete, dergi, kitap gibi basın yayın organlarını kullanmaktadırlar çoğunlukla.
İyi güzel de saydığımız bu iletişim ve haberleşme araçlarının mucitlerinin pek çoğu ve mevcut sahiplerinin tamamına yakını Yahudiler değiller mi?
Yahudiler tarafından icat edilerek tüm insanlığın hizmetine sunulan kitle iletişim ve haberleşme araçlarını kullanarak Yahudiler tarafından üretilip satılmakta olan bazı ürünleri boykot etmek suretiyle İsrail hükümetinin uyguladığı baskıcı ve terörist politikalar önlemeye çalışılmaktadır.
Yapılan boykot çağrılarını ve protesto eylemlerini yanlış ya da gereksiz bulduğumu söylemiyorum. Sadece bir şeylere dikkat çekmek istiyorum:
Müslümanlar daha fazla çalışarak halen insanlar tarafından kullanılmakta olan çeşitli araç ve vasıtaların daha güzellerini ve çok daha gerekli ya da yararlı olanlarını yapamazlar mı?

Müslümanlar, diğer insanlardan daha az zeki insanlar mı?
Yapabilirlerse neden yapmıyorlar?

ÖZSÖZ:
"TÜRK: İsviçre medeni kanununa göre evlenen, Alman ceza mahkemeleri usulü yasasınca yargılanan, İtalyan ceza yasasına göre cezalandırılan, Fransız idare hukukuna göre idare edilen ve İslam hukukuna göre gömülen kişidir." (Uğur Mumcu)