“Değişim kaçın“Değişim kaçınılmazdır, değişmek zorundayız” İnegöl Genç İşadamları Derneği (İGİAD) tarafından, geçtiğimiz Cumartesi günü üyelerine yönelik 'Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun Mevcut İş Hayatına Ve Şirketlere Getirdiği Yenilikler' konulu eğitim semineri düzenlendi. 13 Ocak 2011 tarihinde TBMM genel kurulunda kabul edilen, 14 Şubat 2011 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan ve 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan Yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) ile ilgili İGİAD üyelerine yönelik düzenlenen, Eğitim Seminerinin sonucunda katılanlara sertifikaları verildi. Geçtiğimiz Cumartesi günü saat 14.00'de İTSO çok amaçlı salonunda TOSYÖV Proje Koordinatörü Cüneyt Örkmez ile Bilkent ve Başkent Üniversiteleri Öğretim Üyesi, Eğitmen Dr. Adalet Hazar'ın konuşmacı olduğu eğitim seminerlerine, İGİAD Başkanı Bahadır Bayraktar ile üyeler katıldı. Seminer öncesi bir konuşma yapan İGİAD Başkanı Bahadır Bayraktar, “1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan ticari, sanayi, üretim hayatımızı başından sonuna köklü değişikliklerle değiştirecek olan Yeni Türk Ticaret Kanunu ile alakalı bilgi sahibi olmak için böyle bir semineri düzenledik. Bu konuda işletmelerimizin bilgi sahibi olmalarını sağlamak, kurumsallaşmaya giden yolda işletmelerimizi yarının ticari kurallarına hazır hale getirmek istiyoruz. Bursa'da, bu coğrafyada ekonomik işbirliğinin planlandığı bir zirve yapıldı. Toplantıda, Türkiye'nin gelecekteki ekonomik hayatı masaya yatırılarak, bilgiler verildi. Üç gün boyunca siyasetin S'si konuşulmadı. Türkiye'ye yatırım yapan tüm ulusal ve uluslararası şirketleri, gelecek 20 yılda nelerin beklediği çok net bir şekilde ifade edildi. Türkiye, Asya ve Avrupa'nın ticari geçişi olarak planlanmıştır. Dünyanın Dubai'si olarak Türkiye görülüyor. Ticaret kanunuyla, ticari hayatımız şeffaflaşacak. Kurumsallaşmaya mecbur hale getiriyor. Şimdiye kadarki alışkanlıklarımızla üretim ve ticaret yapmamız bundan sonra mümkün değil" diye konuştu. TOSYÖV Proje Koordinatörü Cüneyt Örkmez, Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun, Türk İş Dünyası için yeni bir sayfa açmakta, daha şeffaf, kurumsal yönetim ilkelerine dayanan ve uluslararası standartlarda kuralları olan bir iş yaşamını öngörmekte olduğunu belirterek, "Yeni kanunun yürürlüğe girecek olması dolayısı ile ticari faaliyete bulunan herkes için öğrenilmesi gereken yeni düzenlemeler içermektedir. Bu çerçevede Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına (UFRS) uygun finansal tablo hazırlanması, Uluslararası Denetim Standartlarına uygun bağımsız denetim, kurumsal yönetimin gerekliliği olan iç kontrol ve iç denetim gibi konularda birçok uluslararası standardı benimsetmekte ve bu noktada değişimi zorunlu hale getirmektedir" dedi. Türk Ticaret Kanununu herkesin yüzeysel olarak tartıştığını kaydeden Örkmez, "Halen 'bu kanun herhalde hayata geçmez' gibi düşünenlerde var. Değişim kaçınılmazdır. Değişmek zorundayız. Çok iyi durumda da olsak bile, bir gün değişim kaçınılmaz bir gerçek olacaktır. Mevcut durumumuz aslında değişime nasıl ayak uyduracağımızla ilişkilidir" diye konuştu. Bilkent ve Başkent Üniversiteleri Öğretim Üyesi, Eğitmen Dr. Adalet Hazar ise, "2001 Şubat krizinden sonra Türkiye'de çok ciddi anlamda dönüşüm ve değişim yaşanmaya başlandı. Hukuki düzenlemeler başka bir boyut kapsamında değerlendirildi. Yeni Türk Ticaret Kanunu bu kapsamda karşımıza çıkan çok yeni düzenlemelerden bir tanesidir. Bu yasa kapsamında faaliyetlerimizi sürdürmemiz gerekiyorsa, genel kapsamda bize bu yasa hangi değişiklikleri getiriyor, bunu bilmemiz gerekiyor. Yasa nereye kadar ertelenebilir. En geç 1 Ocak 2013 tarihine kadar ertelenebilir. 6 ay zaten göz açıp kapayıncaya kadar geçecek bir süredir. O zaman biz de proaktif oluruz. Bu yeni yasa AB normlarına uygun olarak düzenlenmiştir. Yıllardır Türkiye'nin bir Avrupa birliği sevdası var. Her alanda gelişmiş ülkelerin düzenlemelerini kendi ekonomimize adapte etmeye çalışıyoruz. Yeni TTK'da bunun bir parçasıdır. Aslında yeni TTK başka bir olayın uzantısıdır. Özellikle Türkiye'de çok sayıda küçük işletme var. Küçük işletmelerin de şu anda uygulamakta olduğu bir muhasebe sistemi var. Buna da değişiklik geliyor. Adına KOBİTFRS denilecek. Yani KOBİ'lerin yeni muhasebe uygulamaları denilecek. Bu uygulamada aynı zamanda yürürlüğe girecek. Yeni muhasebe sistemi Avrupa'da küçük işletmelerin uygulamakta olduğu sistemle hemen hemen benzer durumdadır. Yeni TTK'nın ortaya çıkışının temel gerekçesi, bizim muhasebe uygulamalarımızın, yeni muhasebe uygulamaları ile hayata geçirilmesini kolaylaştırılan hukuki düzenlemedir. Türkiye'de tasarrufun yetersiz olduğu biliyoruz. Kazancından fazla harcaması gerekiyorsa borçlanacaktır. Türkiye olarak bizde bunu yapıyoruz. Siz birisine borç verirken neyi düşünürsünüz. Verdiğiniz borcun zamanında anaparasını garanti altına almaya çalışırsınız. Gelişmiş ülkelerde tasarruf fazlası var. Bizde de borçlanma eylemi var. Bizde zaman içerisinde kendimizi belli gerekçelerle onlara uyum sağlama yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye konuştu.