Saadet Partisi İlçe Başkanı Hasan Eroğlu ve yönetim kurulu üyeleri geçtiğimiz gün İnegöl Ziraat Odası’nı ziyaret etti. Saadet Partisi’ni oda başkanı Sezai ÇELİK’in karşıladığı ziyarette kırsal mahallelere ilişkin konular görüşüldü. Saadet Partisi İlçe Başkanı Hasan Eroğlu şu şekilde konuştu: İNEGÖL SANAYİ ŞEHRİ ANCAK AYNI ZAMANDA BİR TARIM ŞEHRİ “Sayın başkanım, kabullerinizden dolayı öncelikle teşekkür ederim. İnegöl’ümüz bir mobilya şehri ancak ondan önce İnegöl’ümüz aynı zamanda bir tarım şehri. 116 mahallemizin 92 tanesi kırsal mahalle. Çiftçilerimizin de ülkemizde hak ve menfaatlerini koruyan, bunu görev addeden tek kuruluş sizsiniz. Bu sebeple Ziraat Odası olarak bizim nezdimizde öneminiz büyük. Fark ederseniz herhangi bir konu olsun olmasın rutin olarak sizleri her zaman ziyaret ediyoruz. Bu ziyaretlerimizle sizinle çiftçilerimizin sorunlarını ve çözümleri istişare ediyoruz. Bunları kamuoyuyla paylaşarak sürekli çiftçilerimizin sorunlarını gündemde tutmak istiyoruz. Kabullerinizden dolayı siz değerli başkanımıza teşekkür ediyorum.” İnegöl Ziraat Odası Başkanı Sezai ÇELİK şu şekilde konuştu: PANDEMİ SÜRECİNDE ÜYE SAYIMIZ ARTTI: “Saadet Partisi ilçe başkanı sayın Hasan Eroğlu beye ve diğer yönetim kurulu üyelerine ziyaretten dolayı teşekkür ederim. Sizin de ifade ettiğiniz gibi Ziraat Odası bugün çiftçinin hakkını, menfaatlerini savunan en önemli muhataplardan biri. Bugün İnegöl’de 17.000 civarı üyemiz var. Pandemi süreci vatandaşımıza toprağın, çiftçinin önemini hissettirmiş olacak ki pandemi döneminde üye sayımızda bir artış oldu. ZİRAAT ODASININ DA İÇİNDE BULUNACAĞI BİR TARIMSAL YÖNETİM YERLEŞKESİ GEREKLİ: İnegöl’de bu kadar büyük potansiyel olmasına rağmen bizler işte bulunduğumuz bu alanda çiftçilerimizin işlerini halletmeye çalışıyoruz. İnegöl’de çiftçimizin bir işi olduğunda ya Ziraat Odasına ya da İlçe Tarım Müdürlüğü’ne gidiyor. İnegöl’ün iki ayrı ucu sayılır. Çoğu zaman yaşlı olan üyelerimizi biz odamızın aracıyla bizzat İlçe Tarım Müdürlüğüne götürerek yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ancak bu durum artık İnegöl’e yakışmıyor bizce. İnegöl’de içinde bizim odamızın da bulunduğu bir tarımsal yönetim yerleşkesi lazım. Oluşturulacak bu yerleşke içinde İlçe Tarım Müdürlüğü’müzle birlikte Ziraat Odamız, gerekirse belediyemizin ilgili birimleri de bulunsun. Hatta bir tarım sanayi sitesi ile birlikte bu proje daha da değer kazanır. Böylece çiftçimiz bu yerleşkeye geldiğinde hem idari olarak işini hızlıca görür, hem de zirai olarak tüm ekipmanlarını, ilacını, gübresini ve diğer tüm ihtiyaçlarını kolay bir şekilde temin edebilir. SU STRATEJİK BİR MESELEDİR. FABRİKALARA SATILMASI UZUN VADEDE ZARAR GETİRECEK: Biraz önce muhabbet ederken sularla ilgili konudan bahsettiniz. Bununla ilgili de bir şeyler söylemek isterim. Bundan takriben iki yıl önce Ankara’da Ziraat odası temsilcilerinin de katıldığı büyük bir toplantı yapıldı. Bölgesel anlamda bana da söz hakkı verdiler. O gün orada da bu su meselesini dile getirdim. Su artık stratejik bir meseledir. Uzun vadede doğal kaynaklarımızın fabrikalara satılması zarar getirecektir dedim. Şimdi geldiğimiz durumda meralarda su sıkıntımız var, yaban hayvanları özellikle yaz aylarında su sıkıntısı çekiyor. Bu sebeple suyla ilgili mesele sadece çiftçilerin konusu değil, tüm vatandaşlarımızı ilgilendiren, gelecek nesillerimizi etkileyecek olan bir konu. Bununla ilgili ivedili olarak tedbir almak gerekli. KIRSALA DÖNÜŞ PROJELERİNİN ARKASI DOLDURULMUYOR Bugün kırsala dönüş diye proje yapılıyor. Ancak bunun arka planı doldurulmuyor. Mesela kırsala dön diyoruz ancak köylünün elinden baltalık dediğimiz ağaç kesim hakkını alıyoruz. Şimdi orman köylüsüne 300 bin liraya mal ettirdikleri üretimi ihaleyle beş katı fiyatına satıyor orman işletmesi. Bu durum da ister istemez orman köylüsü kavramını da bitiriyor. Yine biraz önce değindik mesela Fevziye mahallesinin suyunu alıp fabrikalara satıyorsun, sonra gelip yine aynı mahallede vatandaşın çeşmesine sayaç takıyorsun. Şimdi de büyükşehir yasasıyla birlikte mahallelerdeki hayvancılık faaliyetlerinde kısıtlamaya gidiliyor. Buna çözüm olarak çiftçiye git mahalle dışında bir yerde dört dönüm yer bul, yüzde onuna yapılaşmanı yap deniliyor. Ancak git dediği yerde altyapı yok, su yok, elektrik yok. Elektrik çektireceksin elektrik dağıtım şirketi diyor ki ben senin kapına kadar getirmem. Çiftçimiz gidip kendi parasıyla proje çizdiriyor, direğini dikiyor kabloyu çekiyor, elektrik dağıtım şirketi gelip sayacı açıyor ancak. Bu kadar zahmeti çiftçimiz hak etmiyor. HOBİ BAHÇELERİ İLE İLGİLİ SIKINTI DEVAM EDİYOR Özellikle pandemi süreciyle vatandaşımızda kırsala ilgi arttı. Ancak üzülerek ifade ediyorum ki bu hobi bahçesi tarzı yapılaşmalar köy ruhuna uygun olarak yapılmıyor. Özellikle alkol, eğlence, gürültü sebebiyle ciddi huzursuzluk var. Biz elbette vatandaşımızın toprağa ilgi duymasını, topraktan mahsulünü üretip almasını isteriz ancak burada konu o değil. Kullanım amacı farklı. Ne demek istediğim anlaşılmıştır diye düşünüyorum. Bu sebeple özellikle bu tarz yerleri olan vatandaşlarımızdan da rica ediyorum, lütfen kırsal alanlarımızı amacına uygun olarak kullanalım. Ben tekraren bu konuları dile getirmemizde vesile olduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum.”