Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesindeki engelli sınıflarında eğitim alan öğrenciler, garsonlara taş çıkartıyorlar. 

I M G 20250516 W A0074

Açılışta konuşan İnegöl İlçe Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim Zengin, "İlçemizdeki Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerimizde 1716 öğrencimize eğitim verilmektedir. Ayrıca 4 özel eğitim okulumuzda görev yapan 55 öğretmenimiz ile özel bireylerimize hizmet sunmaktayız.

I M G 20250516 W A0075

Bunun yanı sıra, 561 özel öğrencimiz, 41 taşıma merkezimizden 65 araçla okullarına ulaştırılmaktadır. İnegöl Meslek Yüksekokulu ile Müdürlüğümüz arasında yapılan protokol kapsamında, özel öğrencilerimize hem eğitim hem de yemek hizmeti sunulmaktadır. Bu uygulama, Millî Eğitim Bakanlığımız tarafından “İyi Uygulama Örnekleri” arasında ilk üçe girmiştir.

I M G 20250516 W A0072

Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Engelsiz Genç Kafe, sadece bir kafe değil; sevgiyle yoğrulmuş bir eğitim ortamı, bir umut kapısı ve engellerin dayanışmayla aşılabileceğinin en somut göstergesidir. Bu projeyle; özel gereksinimli bireylerimizin hayata aktif katılımı, yeteneklerinin geliştirilmesi ve özgüvenlerinin artırılması amaçlanmaktadır. Halk Eğitimi Merkezimiz bünyesinde açılan kurslarla, özel bireylerimiz hem uygulamalı eğitim alacak hem de ürettikleri hizmetleri toplumla buluşturma imkânı bulacaklardır. Bu süreç; mesleki gelişimin yanı sıra sosyal bütünleşme açısından da önemli bir adımdır.

I M G 20250516 W A0071

Tarihimize ve inancımıza baktığımızda, engelli bireylere verilen değerin köklü bir temele dayandığını görmekteyiz. Peygamber Efendimizin, Medine dışına çıktığında görme engelli sahabi Abdullah ibn Ümmü Mektûm’u imam olarak bırakması, bir engelin toplumsal liderliğe engel olmadığını gösteren kıymetli bir örnektir.

7F87313F C0A3 4309 B6C5 05743108E56A

Osmanlı döneminde kurulan vakıflar aracılığıyla, engelli bireylerin sosyal hayata katılımı desteklenmiştir. Bugün açılışını yaptığımız bu mekân da, bu kültürel ve insani mirasın bir devamıdır.

I M G 20250516 W A0070

Projenin hayata geçmesinde emeği geçen gönlü zengin hayırseverimiz Sayın Faruk GENÇ’e ve katkı sunan tüm destekçilere en içten şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca her zaman yanımızda olan Sayın Kaymakamımıza, Belediye Başkanlarımıza ve Milletvekilimize desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Unutmayalım ki, gerçek medeniyet; toplumun tüm kesimlerinin, özellikle de özel bireylerin kendini değerli hissettiği bir yapı ile mümkündür.

I M G 20250516 W A0067

Engelsiz Genç Kafe, umutların, yeteneklerin ve kalplerin birleştiği bir yaşam alanı olacaktır. Katılımınızla bizleri onurlandırdığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, Engelsiz Genç Kafe’nin ilçemize ve tüm bireylerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.

I M G 20250516 W A0066

Engelsiz Genç kafenin yapımını üstelenen hayırsever Faruk Genç, "Engelli özel kardeşlerimizi aktif bir yaşama dâhil edebilmek için çalışıyoruz. Ne mutlu bize ki imkânlarımız ölçüsünde toplumumuza fayda sağlamaya gayret ediyoruz. En büyük zenginliğin, bir yüreğe dokunmak ve bir gülümsemeye sebep olmak olduğunu düşünüyorum. Engelsiz Genç Kafe'nin hayırlı olmasını diliyorum." dedi. 

I M G 20250516 W A0068

Hayırsever Murat Gültekin ise," Tabii, İnegöl’ün birçok meşhur değeri var: köftesi, mobilyası, Oylat’ı… Ancak bunun yanında birazdan sayacağım şeylerle anlayacaksınız ki, aynı zamanda burası bir engelsiz yaşam şehridir. İlçe Millî Eğitim Müdürümüz bu konularla ilgili bilgi verdi. Ama bu işin bir de hikâyesi var. 1995 yılında Hikmet Başkanım ile beraber başladık biz bu hikâyeye. O zaman oğlum doğduğunda bir evlat sahibi olduk ve ondan sonraki süreçte “İnegöl ile ilgili ne yapabiliriz?” diye hep beraber, şehir olarak düşünmeye başladık. O dönemdeki belediye başkanımız ve milletvekilimiz Sayın Burhan Orhan Bey’in katkılarıyla, Türkiye’de ilklerden biri olan özel idare destekli özel eğitim merkezi açıldı. Daha sonra, 2000 yılına geldiğimizde, AK Parti hükümetleriyle beraber çok önemli bir gelişme yaşandı. Ben Bağ-Kur’lu bir iş insanı olarak söylemek isterim ki, o dönemde sadece Emekli Sandığı’na bağlı engelliler ücretsiz faydalanabiliyordu; SSK ve Bağ-Kur’lular bu imkândan yararlanamıyordu. Bu durumu, dönemin milletvekili Sedat Bey’e bir toplantıda açtık. Aynı dönemde Sayın Faruk Çelik’in Çalışma Bakanı olması dolayısıyla, Sedat Bey’in verdiği bir önergeyle, Türkiye genelinde yeniden yapılanma çerçevesinde SSK ve Bağ-Kur’lular da bugünkü yapılan tüm etkinliklerden ücretsiz olarak yararlanmaya başladılar. Bu, ülkemiz için gerçekten unutulmaz bir nimettir. Belki bu konuşmam siyasi olarak görülebilir; fakat ben bir engelli babası olarak ne tür zorluklar yaşandığını çok iyi biliyorum. Alçıyla Ankara’ya giden biri olarak, ücret karşılığında yaşananları, evini satanı, arabasını satanı, ekonomik olarak yetişemeyen aileleri gördüm. Devletimizin büyüklüğü sayesinde bu ailelerin nasıl nefes aldığını hepimiz biliyoruz." dedi. 

İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da," Toplumda hep beraber yaşıyoruz, birlikte yaşıyoruz. Çok kısa bir hadiseden bahsetmek istiyorum müsaadeniz olursa, biraz vaktinizi almış olacağım. İlk göreve başladığımda bir hanımefendi gelmişti bana tekerlekli sandalyesi olan ve ilk geldiğinde makama almıştık. O gün anladım ki, onun yukarıya çıkabileceği bir şey yok, ulaşım imkanı yok. Bunu dedik bir not alalım. Sonra sağ olsun o kardeşimiz bize küçük bir hediye getirmiş, “Hediyemi açmayacak mısınız?” dedi. Açalım dedim, baktım ki içinden böyle bir taşların üstüne kaplumbağa var. Sonra bana dedi ki; “Sayın Başkanım biz İnegöl’de bu haldeyiz” dedi. Ne demek istiyorsunuz dedim, biraz daha açık konuşur musunuz? “Sayın Başkanım kaldırımdaki geçişlerinizi, eğimlerinizi buna göre yapmanızı istiyoruz” dedi. Bunun haricinde dedi sizden bir ricamız da bu kaldırımların baş taraflarına otomobilleri, araçları insanlar lütfen koymasınlar dedi. Çünkü biz geliyoruz orada tıkanıyoruz dedi. Bir de söylemek istediğim ikinci bir şey var dedi. Bu da benim dedi arkamdan itelim, çekelim, beni götürelim yok dedi. Ben kendi başıma el gücümle, kendi kol kuvvetimle itmeye çalışıyorum dedi. Bende tabi açıkçası yani bu söylemler noktasında çok mutlu oldum. Yani bir eleştiri olarak da bunu aldım, bu noktada eksiklerimiz varsa bunları mutlaka gidereceğiz dedim. Hatta ekibimle bunu paylaştım, arkadaşlar bakın bir engellimizin bana aktardıkları bunlar, hissiyatları bunlar. Biz bir şehir kurarken tüm mühendisliklerimizi, tüm matematiksel hesaplarımızı, uygulamalarımızı buna göre yapmalıyız. Ve biz 155 yıllık bir kuruluşuz. Yani çok köklü bir tarihi olan 1870 yılında kurulmuş olan bir belediyeyiz ve bu hizmetleri biz yapacaksak elimizden çıkan hizmetler en iyi şekilde olmalı. Tabi ben kendini eleştiren bir yapıdayım ve kendini iyileştirmeyi seven bir yapıdayım. Aslında yapılan uygulamalarda pek çok hatalar olduğunu, özel sektörde de hatalar yapılabildiğini, kamu tarafında, belediyeler tarafında bizlerinde eksikliklerimizin olduğunu bizde görebiliyoruz ama her geçen gün de daha iyisini yapmak için çabalıyoruz. Bu hatadan uzaklaşmaya çalışıyoruz." dedi. 

AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman," Hepimiz Birer Engelli Adayıyız. Ayrıntılı bir şekilde anlattılar; gerçekten, hepimiz birer engelli adayıyız. Bu nedenle engellilerin dertlerini, ihtiyaçlarını bilmemiz ve anlamamız gerekiyor. Dün, Meclis'te konuşurken bir milletvekilimiz, 2000’li yıllardan önce bürokraside engellilerle ilgili meselelerde az çok tecrübesi olan biri olarak eski bir anısını anlattı. O dönemlerde bu konularla ilgili yurt dışından gelen heyetler olurdu ve Türkiye'de paneller düzenlenirdi. Yabancı bir heyet bu organizasyonlar hakkında bize şöyle demiş: “Türkiye’de engelli yok ki, siz niye bu kadar panel düzenliyorsunuz? Biz sokaklarda hiç engelli görmedik. Dolaştık, gezdik ama ortalıkta engelli yok.” Bu sözlerle aslında biraz da ironi yapmışlar. Çünkü o zaman da elbette engellilerimiz vardı; ancak maalesef aileler, tüm mağduriyetleri ve sıkıntıları kendi içlerinde, evlerinde çözmek zorunda kalıyorlardı. Engelliler kamusal alanda görünemiyordu. Dolayısıyla o dönem hem yerel yönetimlerimiz hem de hükümetimiz bu konuda eğitim açısından, destekleme açısından çok ciddi katkılar sağlayamıyordu. Ancak uzun zamandır gözlemliyorum; Murat kardeşimiz de olayın evveliyatını anlattı. Gerçekten bir Osmanlı ilçesi olan İnegöl, kendi yürüyüşünü farklı bir noktaya taşıyabiliyor. Murat kardeşimiz, evladıyla ilgili bir mesele üzerinden sürece katkı sağlamaya başlamış. O dönemin belediye başkanları, milletvekilleri, yöneticileri, kaymakamları her biri bu meseleye vakıf olmuş. Sayın Cumhurbaşkanımızın da engelliler, yaşlılar ve çocuklarla ilgili çıkardığı kanunlar, yönetmelikler, teşvikler ve destekler ile; hükümetimizin de önemli katkıları sayesinde, belki de 20–25 yıllık bir süreçte, hayat gerçekten engellilerimiz ve aileleri için daha kolay hale gelmeye başlamıştır. Tabii ki bu yeterli mi? Hayır, elbette çok daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Sadece hükümetlerin ya da yerel yönetimlerin yapacaklarıyla sınırlı kalamayız. Murat kardeşim bahsetti; İnegöl’ün köftesi meşhur, Oylat’ı meşhur… Ama İnegöl’ün bir de hayırseverleri meşhur! Allah herkesten razı olsun. Gerçekten, ekonomisi güçlü bir şehiriz." dedi. İnegöl kaymakamı Eren Arslan," Bizim için, toplumumuz için ve devletimiz için çok kıymetli olan özel bireylerimiz içi yaptığımız bir güzelliğin, hayrın açılışında bir aradayız. Eminim ki sizde benim kadar bu anlamda mutlusunuz ve güzel duygularla burada bulunuyorsunuz. Ben bir kere baştan sayın vekilimizin dediği gibi ilçemize, ülkemize taş üstüne taş koyan, hayır yapan hayırseverlerimizin hepsinden Allah razı olsun diyorum. Tabi burada bu tesisin hayata geçmesinde emeği olan Faruk Genç abimize, Murat Gültekin beyefendiye, Murat Gültekin beyefendi zaten bu konuda her anlamda özel ve engelli bireylerimizin sorunları, sıkıntıları ve çözüm noktasında bizim bire bir çalıştığımız gönüllü, görevli, çok güzel işler yapıyorlar. Hocalarımıza çok teşekkür ediyorum, ben burayı defalarca ziyaret ettim. Özel bireylerimize olan ilgileri, alakaları, onları sosyal hayata katma noktasındaki gayretlerini gördüm. Yine dünya üzerinde istatistiksel rakamlara göre 1 milyarın üstünde insan engelli, yani söyleyip geçtiğimizde çok üzerinde durmamız gereken bir rakam. Dünya nüfusunun yüzde 15’i, ülkemizde yaklaşık tam hesaplanıyor mu bilemiyorum ama bazen o rakamlar şaşıyor, yüzde 6 ile 8-9 arasında bir nüfusun engelli olduğu. Ve sayın vekilimiz söyledi, hepimiz birer engelli adayıyız, şuradan çıktıktan sonra başımıza bir kaza, bir hastalık gelip de belli sıkıntıları yaşamayacağımızın garantisi yok." ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından kurdele kesilerek açılışı kafe gezilerek incelendi. Engelli öğrenciler, yaptıkları bir birinden lezzetli ikramları davetlilere servis ettiler. Açılışa katılan Uludağ Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrencileri de, engelli öğrenciler ve katılanlarla ilgilendiler.

Kaynak: Yavuz Yılmaz