Öyle benim yazdığım kadar basit, sizin okuduğunuz kadar sıradan bir bela değil bu. Her geçen gün gençlerimizi biraz daha esareti altına alan, çoğu zaman ölümlerine kadar uzanan Bonzai belası...

Evet, her gün onlarca genç gözlerimizin önünde ölüp gidiyor. Ve bizim yaptığımız tek şey bir kaç vah vahla üzüntümüzü belirtmekten ibaret.

Ahmet bey akşam yemeğinde çocuklarını masanın etrafına toplamanın gururu ve rahatlığıyla bir yandan huzurla yemeğini yiyor, diğer yandan akşam haberlerini pür dikkat izliyordu. Yarı üzgün bir ses tonuyla eşine bakarak homurdandı. “Bir genç daha bonzaiden hayatını kaybetmiş. Yazık bu gençlere” diye devam etti sözlerine masanın etrafını saran çocuklarını süzerek. Bunlar hep ailelerin suçu, sahip çıkamıyorlar oncacık sabilere. İnceden, inceye kendini övüyordu bir bakıma. Ne kadar iyi bir baba olduğunu kanıtlamak istiyordu aile fertlerine.

Evin hanımı eşinin yarım bıraktığı sohbete de-vam etmek için can atıyordu. Dedikodu yapan bir ka-dın edasında “Haklısın bey” diye söze başladı. “Herkes anne baba olamaz. Doğurup, doğurup sokaklara atıyorlar sonrası uyuşturucu bağımlısı olmuş gençler. Yazık çok yazık...”

Evet Ahmet bey, siz dünyanın en iyi ebeveynleri olabilirsiniz ama siz dünyanın en berbat, en iki yüzlü, en vicdansız insanlarısınız. Daha bu sabah işe giderken sokakta bonzai kullandıkları için yarı baygın duran iki genci lanetleyerek, sokaklarda gereksiz olduklarını haykırmadınız mı, hatta bununla da yetinmeyip yüzlerine tükürmediniz mi? Ya siz hanım- efendi. Bir kaç gün evvel çocuğunuzu parkta oynatırken bonzai kullandıktan sonra ayaklarınızın dibine düşen genci korktuğunuz için ayağınızla tekmeleyip kaçmadınız mı?

Evet haklısınız. Herkes anne baba olamaz belki, ama herkes insanda olamaz. Bu gençler her gün gözlerimizin önünde yok olup gidiyor. Doğru duydunuz. Öyle gizli kuytu köşelerde değil Gözlerimizin önündeler. Ulu orta, güpegündüz caddelerde, parklarda, sokak aralarında, bina girişlerinde kullanıyorlar bonzai denen mereti. Ve biz gördüğümüz halde kapımızı, bacamızı kapatıp onları kaderlerine teslim ediyoruz.

Lütfen bu gençlerden kaçmayın.

Yardım eli uzatın. Hiç bir şey yapamıyorsanız güvenlik güçlerine haber vererek çocukları hayata döndürün.