MHP'li İsmail Özdemir teklifle ilgili"Sokak röportajlarının yalnızca yetkilendirilmiş kişiler tarafından gerçekleştirilmesi ve kurallara aykırı davrananların cezai yaptırımla karşılaşması amaçlanmaktadır" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde sokak röportajlarına ilişkin "Eline bir mikrofon bir de kamera alanın kendini gazeteci ve muhabir olarak gördüğü bir ülkede yaşıyoruz. Geçtiğimiz günlerde şahit olduğumuz üzere, bu şahıslar özellikle sokak röportajı adı altında sokaklarda adeta terör estirmektedir" ifadelerini kullanmıştı. 

Sokak röportajlarında provokatif sorularla halkın galeyana getirildiğini ve tahrik edildiğini söyleyen Erdoğan, “Nasıl bir cübbe giyen hakim-savcı-avukat olmuyorsa, nasıl bir üniforma giyen polis-asker kabul edilmiyorsa, nasıl her steteskop takana doktor demiyorsak; eline mikrofon ve kamera alıp sokağa çıkan herkes gazeteci değildir, basın mensubu değildir” diye konuşmuştu.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin de geçtiğimiz aylarda yayıncıları “sokak söyleşileri” üzerinden uyarmıştı: "Zaman zaman gerek ulusal televizyonlarda tespit ettiğimiz gerekse bazı sosyal medya mecralarında yayınlanan ‘Sokak Röportajları’ veya ‘Vatandaşın Görüşü’ gibi çeşitli adlarla sunulan halk mülakatları, kamuoyunu manipüle edici yönüyle evrensel basın meslek ilkeleri ile basın etik değerlerine aykırılık teşkil edecek boyutlara ulaşmıştır" Milliyetçi Hareket Partisi Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, konuyla ilgili Meclis'e kanun teklifi verdiklerini şu cümlelerle duyurdu:

Son yıllarda artan şekilde, “sokak röportajı” adı altında yapılan bazı faaliyetler, gerçekte önceden hazırlanmış senaryolarla ve mizansenlerle organize edilmektedir.

Bu minvalde gerçekleştirilen içeriklerin amacı doğru bilgiyi almak yada yaymak değil; toplumda huzursuzluk yaratmak, halkı kin ve nefrete yönlendirmek, kamu düzenini bozmak ve dezenformasyon oluşturmaktır. Bu tür röportajların bilhassa sosyal medya üzerinden yürütülen türleri, herhangi bir basın kuruluşuna bağlı olmayan veya basın kartı bulunmayan kişiler tarafından gerçekleştirilmektedir.

Oysa basın faaliyeti belirli etik kurallara, meslek ilkelerine ve kurumsal denetime tabidir. Yetkisiz kişilerce yapılan bu tür faaliyetlerin, basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

Kaynak: Türkiye Gazetesi