İnegöl’e bağlı kırsal Güneykestane, Gedikpınar ve Mezit mahallelerine yakın bir bölgede Kavak Madencilik tarafından yürütülen altın arama çalışmaları kapsamında sondajlar başlatıldı. Bu çalışmalara karşı tepkilerini göstermek için İnegöl'e bağlı Güneykestane mahallesinde bir araya gelen STK temsilcileri ve yetkililer arasında CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Yönetmen Ezel Akay, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Bursa Doğader Başkanı Murat Demir, Bozcaarmut Köyü Kültür ve Çevre Derneği Başkanı Murat Aydın, Bilecik Mimarlar Odası Başkanı Hasan Furkan Burulday, Bilecik TİP İl Başkanı Orhan Çağrı Biçen, İnegöl Doğader Temsilcisi Barış Kama ve mahalle sakinleri yer aldı.

Burada vatandaşlara seslenen Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, "Sizleri, bursa büyükşehir belediye başkanımız sayın Mustafa Bozbey adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. bugün burada, doğanın tam ortasında, yaşamın kalbinde, ortak bir sorumluluk duygusuyla bir aradayız. Burada toplanmamızın sebebi son derece açıktır. Bu topraklar, bu ormanlar, bu su ve bu hava; hepimizin ortak yaşam alanıdır, geleceğimizdir. Bizler çok iyi biliyoruz ki insan, doğadan ayrı değildir. Bu topraklarda yaşam; insanın doğayla kurduğu dengeyle mümkündür. Bu denge korunduğunda, toplum geleceğe güvenle bakar. Doğayı korumak; yalnızca ağaçları değil, birbirimizin yaşam hakkını da korumak demektir. İşte tam da bu yüzden söylüyoruz: doğayı korumak, yaşamı korumaktır. Ormanlarımız, su kaynaklarımız, tarım alanlarımız ve bu topraklarda kurulan yaşam; Bursa'nın kırmızı çizgisidir. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak; yaşamı yalnızca bugünüyle değil, yarınıyla da düşünen, insan öncelikli ve sürdürülebilir bir anlayışla hareket ediyoruz. Daha yeşil, daha sağlıklı ve daha yaşanabilir bir bursa için çalışıyor; doğayla uyumlu olmayan hiçbir yaklaşımı doğru bulmuyoruz. Buradan açıkça ifade ediyoruz: bu topraklar sahipsiz değildir. bu ormanlar yalnız değildir. Bursa, kararlılıkla geleceğine sahip çıkacaktır. Bugün ortaya konulan bu güçlü dayanışmanın; yeniden yeşil bursa yolculuğumuza güç katacağına, daha adil, daha sağlıklı ve daha yaşanabilir bir geleceğe umut olacağına yürekten inanıyorum. Bu anlamlı buluşmaya katkı sunan, doğadan yana tavır alan, yaşamı savunan tüm hemşehrilerimize teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.

Doğader İnegöl Temsilcisi Barış Kama ise, "Dünya çapında büyük bir gıda ve su krizinin eşiğindeyken, tarım arazilerimiz için yapılmış göletlerimizden kanunen yasak olmasına rağmen maalesef ki maden şirketleri su çekiyor. Altının, servetin birilerine ama siyanürünün, virüsünün, aspestin bize kaldığı yatırımları istemiyoruz. İnegöl'ümüzün kendi marka değerleri var. İnegöl siyanürle, patlatmalarla, susuzlukla, bereketsiz topraklarla ve ormansızlaştırmayla anılamaz. İnegöl ancak ve ancak bu güzel doğasıyla, ekosisteminin zenginliğiyle, tarımı ve mobilyasıyla var olabilir. Yerel yöneticilerimize ve halkımıza soruyorum. Sadece 15 kişinin istihdam edildiği maden ve zehir çukurlarını mı istiyorsunuz? Yoksa herkesin ekmek yediği yenilenebilir kendi öz değerlerimizi mi? Yüzbinlerce kişinin kazandığı tarım arazilerini mi? Yoksa birkaç zenginin servetine servet kattığı, doğayı ve ekosistemi yok eden altın madenleri mi? Başka İnegöl yok, bu sebeple herkesi şehrine, doğasına, havasına ve suyuna sahip çıkmaya davet ediyorum" diye konuştu.

Ezel Akay, "150 yıldır yakınlarım ve ailem burada, bu cennet toprakları korumalıyız. Doğayı yok eden madenler yerine alternatif kültür, sanat ve turizm adına projeler sunmalıyız." dedi.

Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, "Bu politik bir karardır, İktidar batırdığı ekonominin yükünü, ve bulunduğu çaresizliği, doğaya ve halka yüklemektedir." ifadelerini kullandı.





