İstanbul Beyoğlu’ndaki bir kafede kahve içen Ayben Ö. fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakımda entübe edilen kadının, kahvenin su yerine endüstriyel bulaşık deterjanıyla hazırlanması sonucu zehirlendiği belirlendi.
Yapılan inceleme sonucunda, işletme sahibinin bazı su şişelerini endüstriyel deterjanla doldurduğu, çalışanların ise bu durumdan haberdar olmadığı belirlendi. Peki, tüketicilerin böyle bir tehlikeyi önceden fark edebilmesi mümkün mü? Gıda alanlarında kimyasal maddelerin bulundurulması ne tür riskler taşıyor?
Kimya Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Işın Çavdar, Türkiye Gazetesi İçerik Editörü Gülcan Ayboğan’ın sorularını yanıtladı.
"Tehlike Yazısı ve Kuru Kafa Konulmalı"
Çavdar, "Konu deterjan olduğu için hemen şunu belirtmek isterim. İster deterjan olsun, ister başka parlatıcı, temizleyici ne olursa olsun içinde kimyasal madde olan her şey sağlığa zararlıdır ve toksiktir. Buna göre bir yer belirlenmesi bir dolapta veyahut da bankonun üzerinde ayrı bir yer belirlenmesi bu da yetmez. Güvenlik açısından tehlikeli madde veya kimyasal madde diye yazması altında da hepimizin çok iyi bildiği kuru kafanın olması lazım. Çünkü bu sağlığa zararlıdır. Normalde kişi anlayamayabilir. Ya anlayamaması da kişinin yani müşterinin suçu değildir. Normalde işletmenin o önlemleri çok önceden almış olması gerekir." dedi.

"Deterjan Kabının Dışında Kullanılmamalı"
Müşterinin yapılan hatayı ilk etapta fark edemeyebileceğine dikkat çeken Çavdar, "Yani bulaşık deterjanlarında bildiğimiz bulaşık deterjanı kokusu olur ama belli bir miktarda konulduğu vakit veya üstüne üstüne kahve gibi bir şeyle karıştırıldığı için müşteri algılayamayabilir. Koyan da algılayamayabilir. Bu siparişi veren, içen veya kullanan da algılayamaz. Ama şöyle de bir şey var. Bu hepimizin yaptığı bir hata. Maalesef evlerde özellikle işletmelerde de yapılıyor. Yani bir deterjan, deterjan kabının dışına çıkıp başka bir yere konulmamalı. Çünkü toksiktir. Dediğim gibi sağlığa zararlıdır. Nereden bakarsanız bakın içinde kimyasal madde vardır." ifadelerini kullandı.
"Kahvenin Sıcak Olması Müşterinin Anlayamamasına Neden Olabilir"
Çavdar açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Ben şöyle kaba tabirle deterjanın ana bileşenlerini söyleyeyim. Lapsa kullanılır. Bu değişmez. Ha, kullanım oranları değişir. Endüstriyelde belki biraz daha fazladır ama kostik kullanılır. Akış sağlayıcı kullanılır. Bunların hepsi normalde kimyasal maddedir. Endüstriyel deterjanlarda atıyorum şimdi tamamen farazi konuşuyorum. Diyelim bir deterjanda %2 ise endüstriyelde daha çok daha iyi temizlesin, daha seri olsun diye bu yüzdeler arttırılır. Onun için endüstriyel deterjanlarda çok daha dikkatli olmak gerekir. Kullanıcının içtiği kahvede deterjan veyahut da farklı bir şey olup olmadığını anlayabilmesi pek mümkün değildir. Neden? Özellikle deterjan konusuna gelecek olursak kişi kahve sipariş etmiş. Kahve sıcak geliyor. Bütün diğer kimyasalları geçip sadece seyreltilmiş kostik üstünde bile dursak kahveyi içerken bir içi yanar. Ama bu kahvenin sıcaklığına verebilir içen kişi. Ya onun için ayırt etmeyebilir. Etmemesi de çok normaldir."





