Yıkımın ardından aynı evde yaşayan 6 kişilik aile sokakta kaldı. Belediye tarafından sosyal medya üzerinden “kaçak yapıları yıkıyoruz” açıklamasıyla yapılan paylaşım, mahalle sakinlerinin tepkisini çekti. Vatandaşlar, seçim döneminde büyük destek verdikleri başkanın verdikleri desteğe rağmen sözünü tutmadığını öne sürdü.
Yıkılan evin sakinleri, eşyalarını sokağa taşırken yaşananları çaresizce izledi. Aynı bölgede yüksek gerilim hattının altında çok sayıda yapı bulunmasına rağmen yalnızca kendi evlerinin yıkıldığını söyleyen aile fertleri, uygulamanın adil olmadığını dile getirdi.
20 Aralık tarihinde binanın çatısında meydana gelen bir kazada, yüksek gerilim hattına temas eden bir işçi hayatını kaybetmişti. Olayın ardından başlatılan adli süreçte yalnızca ikinci kat için yıkım kararı alındı. Ancak aileye, daha sonra tüm binanın yıkılacağı bildirildi. Ev sahibi Şeref Pabar, birinci katın 2007 yılında yapıldığını ve cezasının ödendiğini belirtti. Pabar, “Biz ikinci katı zaten boşaltıp yıkıyorduk ama bize tüm yapının yıkılacağı söylendi. 17 yıldır bu evde yaşıyoruz. Şu anda altı kişiyiz ve sokaktayız” dedi.
Mahalle sakinleri, yüksek gerilim hattı altında yaklaşık dört bin yapının bulunduğunu iddia ederek, yalnızca bu binanın yıkılmasının çelişki yarattığını savundu. “Eğer bu hattın altındaki yapılar gerçekten tehlikeliyse neden sadece bizimki yıkıldı?” sorusunu yöneltti.
Seçim döneminde mahalleye gelerek sözler verdiği ifade edilen Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a da eleştiriler yöneltildi. Ev sahibi Şeref Pabar, “Beraber çay içtik, soframıza oturdu. Kimsenin mağdur edilmeyeceğini söyledi. Ama şimdi bizim evimizi yıkan başkan oldu” dedi.
Mağdur aile, yıllardır bölgede tehlike içinde yaşadıklarını, her yıl kazaların meydana geldiğini ancak ilk defa bir evin bu şekilde yıkıldığını belirtti. Bu uygulamanın adaletsiz olduğunu savunan aile bireyleri, kimsenin bu duruma tepki göstermediğini ifade etti.
Osmangazi Belediyesi ise yalnızca yıkım gününde sosyal medya hesabından “Kaçak yapıların yıkımına devam ediyoruz” paylaşımı yaptı. Ancak yapılan paylaşımda yıkımın arka planı, hukuki süreci ya da mağduriyet hakkında herhangi bir açıklamaya yer verilmedi.