Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında düzenlenen programda Yeşil Vatan seferberliği çerçevesinde fidan dikim rekoru kırılacağını açıkladı. Daha sonra AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen “Medeniyetimizde Şehir ve Mekan” temalı Şehircilik Zirvesi ile Kentkırım Sergisi açılışına katıldı.
"MUHALEFETTE USULSÜZLÜKLERİN ARDI ARKASI KESİLMİYOR"
Törende açılış konuşmasını gerçekleştiren Erdoğan, sadece bina dikmenin bir şehri güzelleştiremeyeceğini belirterek, "Yöneticisi olduğu belediyeyi arpalık gören zihniyet şehirlerimizin çoraklaşmasına göz yumuyor." dedi.
Ana muhalefetin mevcut kazanımları koruyamadığını belirten Erdoğan, "Usulsüzlük yolsuzluk iddialarının ardı arkası kesilmiyor." ifadelerini kullandı.

"METROPOLLERİMİZ YENİ BİR FETRET DEVRİ YAŞIYOR"
Sadece bina dikmek ile bir kenti güzelleştiremeyiz. O binaya nefes olacak yolu parkı yapmak gerekir. Bugünkü en büyük sorun budur. Yöneticisi olduğu belediyeyi arpalık gören zihniyet şehirlerimizin çoraklaşmasına göz yumuyor.
Metropollerimiz 6-7 yıldır yeni bir fetret devri yaşıyor. Usulsüzlük yolsuzluk iddialarının ardı arkası kesilmiyor. Biz imar mantığından bahsederken ana muhalefet mevcut kazanımları koruyamıyor.
"SABIKALI BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI YENİDEN HORTLADI"
Bizim 30 sene önce tarihe gömdüğümüz sabıkalı belediyecilik anlayışı ne yazık ki yeniden hortladı. Toplanmayan çöpler, bozuk yollar, akmayan sular, elinde bidonla su bekleyen insanlar, muhalefet belediyelerinin tekrar rutini haline geldi.
Eski Türkiye güzellemesi yapa yapa yönettikleri şehirleri, 90'ların karanlık ve buhran dolu günlerine yeniden çevirdiler.
"MİLLET OLARAK GÖNÜL YIKMAYI FELAKET GÖREN ANLAYIŞIN SAHİPLERİYİZ"
İnsan şehre kimlik verdiği kadar şehir de insana bir kimlik bağışlar. Geleneksel şehir mimarimizde insanın kalbi şehrin kalbi ile şehrin kalbi de insanın kalbi ile birlikte atar diyorlar.
Kentimizi nasıl gördüğümüz kendimizi nasıl gördüğümüzün bir nevi aynasıdır. Bin yıldır yurt tuttuğumuz ve ebediyete kadar yurdumuz olacak bu topraklar bir laboratuvar gibidir. Ecdat fethettiği bir beldeyi önce şehir mimarisi açısından ele almıştır.
"KENTİMİZİ NASIL GÖRDÜĞÜMÜZ KENDİMİZİ NASIL GÖRDÜĞÜMÜZÜN AYNASIDIR"
İnsan şehre kimlik verdiği kadar şehir de insana bir kimlik bağışlar. Geleneksel şehir mimarimizde insanın kalbi şehrin kalbi ile şehrin kalbi de insanın kalbi ile birlikte atar diyorlar.
Kentimizi nasıl gördüğümüz kendimizi nasıl gördüğümüzün bir nevi aynasıdır. Bin yıldır yurt tuttuğumuz ve ebediyete kadar yurdumuz olacak bu topraklar bir laboratuvar gibidir. Ecdat fethettiği bir beldeyi önce şehir mimarisi açısından ele almıştır.

"GÖREVE GELDİĞİMİZDE İSTANBUL YENİDEN RAHAT BİR NEFES ALDI"
Mimarimizi milli üslupla buluşturmak zorundayız. Şiir musiki ve mutfakla birlikte ilk sıralarda yer aldığımız alanlardan biri de şehircilik iken bugün yeterince istifade edemiyoruz.
Çöp dağlarının cephanelik gibi patladığı şehri örnek gösterilen bir konuma getirdik. 4,5 yıl gibi sürede musluklardan temiz su akmaya başladı, haliç temizlendi, İstanbul yeniden rahat bir nefes aldı.






