Hatırlar mısınız? Bir zamanlar Erkekliğin kitabı adlı bir kitap vardı.
Eee vardı ne olmuş?
E si artık yok, sil baştan yeniden yazılmaya başlandı.
Erkeklik, insanlık tarihinden bu yana hiç olmadığı kadar tehlike altında. Kıllı, sert bakışlı, her an kavga edecekmiş gibi duran kaslı, kavgaya hazır külhanbeyi yiğit erkek modelinin yerini, kibar, nazik, ağzı iyi laf yapan erkekler almaya başladı.
Eskiden erkek ve kadınların hem kıyafetlerinde, hem de toplum içindeki vazifelerinde büyük farklılıklar var iken, şimdi her iki cins de aynı işi yapıyor, benzer şekilde giyiniyorlar. Resimlerini hatırlayacağınız, palabıyıklı o babayiğit Anadolu erkekleri nereye gittiler dersiniz? Adına ister kibarlık ister metroseksüellik deyin, ortada inkar edilemeyecek bir dönüşüm var.
Zamane erkeğini gördükçe babama olan hayranlığımın nedenini daha iyi anlıyorum. Eski adamlardandı, adam gibi adamdı anlayacağınız. Kahkaha attığı görülmemişti tarihte, gözlerinin içi gülüyorsa mutluluktan güldüğünü anlardım. Sadece hafif tebessüm ediyorsa komik bulduğu bir şeye gülüyor derdim. Çoğu zaman akşam eve dönüşünü balkonda beklerdim. Evimizin köşesine döndüğü anda karanlık olan sokak bir anda aydınlanırdı asaletiyle. Öyle zamane adamları gibi yavşamazdı kadına, kıza, O’nun gözünde de, yüreğinde de tek bir kadını vardı oda Annemdi.
Babam ve babam gibi eski kuşak adamların sayısı ne yazık ki azaldı ve gün geçtikçe azalmaya devam ediyor..
Şimdi gelelim asıl konumuza.
Geçtiğimiz günlerde ŞEFKAT-DER Erkek Genel-evi açılması için bir dilekeyle TBMM’ye başvurdu. Dilekçede, genelevlerinin kadın ve insan haklarına aykırı olduğu, devletin vesikalandırdığı kadınların kölelikten kurtarılarak normal bir yaşam standartlarına kavuşturulması gerektiği vurgulandı.
Dilekçede, “Madem kadınları bu kölelikten kurtarmıyorsunuz o zaman erkekleri vesikalandırıp erkek genelevleri de açın” denildi. Dernek Başkanı Hayrettin Bulan, dilekçelerinin bir kopyasını İçişleri Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı başta olmak üzere çok sayıda bakanlığa da gönderdiklerini söyledi.
Dernek Başkanı Hayrettin Bulan bir hafta içinde 2 bin başvuru olduğunu söyledi. 2 bin başvuru sayı-sı azımsanmayacak kadar büyük bir rakam. Peki kadınları korumak adına düşünülmüş böylesi bir rezaletin gerçeklemesi biz kadınlara nasıl bır yarar sağlayabilir..Buyrun hep beraber görelim.
Kadın.. Canım seni seviyorum
Erkek.. Bende seni seviyorum ama beraber olamayız. Ben vesikalıyım...
Kadın.. Sevgimiz bunu aşacaktır, seni buralardan çekip alacağım..
Erkek.. Ben artık kirlenmiş biriyim temiz hayatını mahvedemem.
Kadın.. Hamama gidersin kırklanırsın, oradanda büyük zatlardan bir tanesine gider tövbe edersin, evleniriz.
Tövbe Ya Rabbim..
Git kardeşim işine gündeme gelmek için başka yollar dene. Biz hanımlar erkeklerimizi düzeltmeye çalışırken, kurulu düzene çomak sokmak da neyin nesi?
Anlayabildinizmi şimdi. Biz kadınlar, erkeklerle rol değiştirmek değil, başımızda erkek olsun istiyoruz.
Randevu evlerinde çalışan Hanım kardeşlerimiz için bir yardımda bulunmak istiyorsanız bunu gün geçtikçe tembelleşen, akılları sadece cinselliğe çalı-şan bazı kesimlerin üzerinden değil, mantık çerçevesinde başkalarının ahlaki değerlerini yıkmadan yapın..
Boş çeneyle değil, bol akılla bir çözüm üretmeye çalışın...